Haberde “büyük ayıp” denmiş ama bu ayıbın çok ötesinde bir şey. Buna insafsızlık, vicdansızlık denilebilir. (https://www.sozcu.com.tr/2021/gundem/82-yasindaki-hasta-taburcu-edildikten-sonra-beton-zeminde-birakildi-6752466/).
Haber şu: 82 yaşındaki bir kadın Balıkesir Devlet Hastanesi’nde üç aylık tedavinin ardından taburcu olur. Ambulansla sağlık görevlileri yaşlı kadını evine getirir. Fakat sağlık görevlileri yaşlı kadını eve taşıyacakken, bahçe girişindeki beton zemine bırakıp gider. Yaşlı kadının kızı tabii ki olaya isyan eder. Ambulanstaki sağlık görevlileri hizmeti eve kadar değil, evin kapısına kadar verdiklerini söyleyip gider. Balıkesir İl Sağlık Müdürlüğü görevliler hakkında soruşturma başlatmış.
Binanın birinci katında oturan yaşlı ve hasta kadını sokak ortasında beton zemine bırakan bir zihniyetin “sağlık personeli” unvanına layık olup olmadığı sorusu gereksizdir. Olay gerçekten haberde iddia edildiği gibiyse, bu sağlık personelinin bir gün bile orada kalmayıp sözleşmesi feshedilmelidir.
Diyelim ki gerçekten personel haklı ve hizmet gerçekten “kapı önüne kadar” veriliyor. Buna rağmen nasıl olur da, insan yaşlı ve hasta kadını betona bırakıp çekip gidebilir? Kaldı ki böyle bir yasanın olduğunu düşünemiyorum. Dünyanın hiçbir yerinde ambulansın hizmeti binanın giriş kapısında sona ermez. Hasta evine kadar değil, yatağına kadar taşınır.
Belki bunun gibi olaylar defalarca yaşanıyor, ama basına yansımadığı için duyulmuyor. Gönlüm bunun bir “yalan haber” olmasından yana. Keşke! Beton zeminde yatarken fotoğrafı çekilen kadını görünce, rol yapmadığı belli, haberin ne yazık ki doğru olduğu anlaşılıyor.
Sağlık hizmetleri, adından da anlaşıldığı gibi insan sağlığını korumak için var, ama bu olayda bırakın sağlığı korumayı, yeni taburcu edilmiş yaşlı kadının daha da hastalanmasına neden olacak bir vicdansızlık örneği sunuyor. Diğer taraftan bunu yapanlar, bir yerden cesaret alıyor da olabilirler. Bunu yapanlar işlerini kaybedebileceklerini bilmiyor olamazlar. Olayda bir tuhaflık var, ama neresinde anlayamadım?
Diğer taraftan ülkemizde akla mantığa sığmayan pek çok olay oluyor. Yıllar önceydi, lig sona ermiş, Trabzonspor şampiyon olmuştu. Eline silahı alan havaya ateş ediyordu. Biri de balkona çıkmış diklemesine havaya silahını doğrultmuştu ve yukarıdaki balkondaki adam da kafasını uzatıp aşağıdaki balkona bakıyordu. Çok şükür kurşun kafasını delip geçmedi, yoksa büyük bir felaket yaşanacaktı, ama adam felaketin eşiğinden döndüğünü anlayamamıştı. Aklıma geldikçe hem gülerim, hem de tüylerim diken diken olur.
Bir zamanlar yine Fransa ile kriz yaşıyorduk. Fransız mallarını boykot etmek için bir adam Fransız marka otomobilini yakmıştı. Parasını Fransızlara ödediğini bir anda unuttu. Herhalde sonradan aklı başına gelmiştir. Böyle tuhaflıklara şahit olduğumuz bir dönemde, yaşlı kadını sokağın ortasına bırakan ambulans görevlilerine şaşırmamak lazım. Bu olay hepimiz için utanç vesilesi olmakla birlikte, tekrarı toplumun dayanışma ruhunu zedeleyebilir…