DUAYEN

Gelenekler ve Kapital

 

Sayın Teoman Dürali 73 yaşında bir felsefeci. Dünyanın pek çok üniversitelerinde ders vermiş beş altı dil bilen çok donanımlı bir öğretim görevlisi. Perşembe akşamları TRT 2 deki sohbetlerini ilgi ile izliyoruz. Bu program felsefeden çok medeniyet tarihi üzerine de olsa zevkle dinlenilen çok faydalı sohbetler.

Geçen gün, başka bir kanalda hocayla röportaj vardı. Bu röportajda hocanın iki savı beni düşünceye sevk etti.  Tabii, hocayı eleştirmek bizim haddimiz değil. Yine de bu konuyu siz okuyucularımla paylaşmak istedim.

  • Hoca Türklerin; geleneklerini terk ettikleri için, kimliklerini kaybettiklerini iddia ediyor. Zaten bu konuda “Omurgasızlaştırılmış Türkler” adlı bir kitabı da var. Küreselleşen dünyada insanların bazı geleneklerini kaybettikleri bilinen bir olay. Ama sanırım hocanın asıl söylemek istediği Cumhuriyetle beraber değişen takvim, saat, yazı, kıyafet gibi gelenekler.  Bu husus o zamanlarda da tartışılmış, “ Örf ve adetlerimizi koruyarak sadece Batının tekniğini almanın” doğru olacağı savunulmuştu. Hâlbuki Atatürk, Türkiye’nin; İlber Ortaylı’ nın dediği gibi, sadece devlet rejimini değil medeniyetini de “Doğudan - Batıya” değiştirmek istiyordu. Bu ise; toplum bilimcilere göre, dünyanın en zor işiydi. Bu günkü sıkıntılarımızın pek çoğunun temelinde bu sorunlar yatmaktadır. Ne kuş ne deve olabildik. Beni en çok ilgilendiren husus ise Çamlıca camisinin geleneksel bir yapı olduğunu söylemesi oldu. 16. Asırda taş ile yapılmış bir yapıyı 20. Asırda betonarme olarak kopyalamak yapılabilecek en yanlış ve kötü iştir. Sanırım dünyada geleneklerine en bağlı millet Japonlardır. Kendilerine özgü mimarileri ve sanatları vardır. Gelin görün ki Japonlar, dünyada modern mimari ve sanatta en ileri ülkelerden biri. Eski eserleri kopyalamıyorlar. İnsanlık hiç geri gitmemiş hep ileri gitmiştir. Her dönemin kendine göre üslubu vardır ama hiç bir zaman taklit eserler itibar görmemiştir. Küreselleşen dünyamızda birey ve özgünlük her zamandan daha fazla öne çıkmıştır. Artık şekiller değil kompozisyonlar önem kazanmaktadır. Eskinin şeklinden değil ruhundan esinlenebilir. Bunun en güzel örneğini Le Corbusier’ nin Ronchamp Şapelinde görürüz. İstanbul’u gezip camilere hayran kalan mimar bu eserinde Mimar Sinan’dan esinlenmiştir. Bazı Postmodern yapılarda da nostalji olarak eski motifleri görüyoruz. Ama kopyalama esere; bizden başka, hiçbir yerde rastlandığını sanmıyorum. Bence asıl yozlaşma da işte bu. Bu günlerde çok söz edilen “Dinde gelenekler” sanırım ayrı bir yazı konusu olur.  Bu açıdan bakıldığında geleneklerin; toplumların ilerlemesinde, büyük bir engel olduğunu görüyoruz. Gelenekler; akla değil, duyguya ve alışkanlıklara dayalıdır. Onun için de topluma zararlı olabilir. Geleneklerin milliyetçilikle de hiçbir ilişkisi olmadığını söylemem gerekir. Bu ziyanı vermeden, insanların geleneklerini ne oranda ve nasıl kullanmaları gerektiği araştırmak da sanırım toplum bilimcilerin işidir. 
  • Hocanın önemle üstünde durduğu bir konu da “Kapitalizm”.  Bu konuda da “Yeniçağ Avrupa Medeniyetinden Çağdaş İngiliz-Yahudi Medeniyetine” adlı bir eseri var.  Vahşi kapitalizmin insanları nasıl sömürdüğü malum. Hoca; ilerlemenin teknolojisiz olmayacağını kabul ederek, İslamiyet’le teknolojiyi, kapitalizme bulaşmadan nasıl harmanlayabileceğini düşünüyormuş.  Ama şu da bir gerçek ki, kapitalizm bilimin, teknolojinin ve sanatın gelişmesinde ve ilerlemesinde en başat unsurdur. Maalesef, para olmadan bir şey olmuyor. Sosyalizm ve kominizim kapitalizmin kötülüklerinden kurtulmak için yaratılan sistemler. Ama hiç birisi istenilen verimi vermemiş. Şimdilik, “Sosyal Demokrasi ve İnsan Hakları Beyannameleri” dengeyi sağlamış gözüküyor. Kapitalizmin yok edilmesini sağlamak yerine onu kontrol altında tutmak bana daha akıllıca geliyor.

 

 

Heykel Sanatı

Okullarda sanat eğitimi için hazırladığımız dördüncü “Heykel Sanatı” videosu da tamamlandı. Heykel geleneklerimizde olmayan bir şey. Günah sayılmış ve yasaklanmış. Bunun acılarını hala çekiyoruz. Belediye başkanlarının hatta Cumhurbaşkanının ucube, ahlaksız diye yıktırdığı heykellere şahit olduk. Cahil halkın özellikle Atatürk heykellerine put diye saldırılarını hiç saymıyorum.

Bu videoların çocuklara olduğu kadar yetişkinlere de faydalı olacağını düşündüğüm için sizlerle paylaşmak istedim.

 

https://youtu.be/Uxn4ffV5qSk  

 

Yayın Tarihi
27.12.2020
Bu makale 1604 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!