2019 yılından beri “Antalya Bu Gün” e; her hafta, makale yazıyorum. Yazı yazmak okumayı, araştırmayı, yorum yapmayı gerektiriyor. Benim yaşımda bir insan için bu yapılanların faydasını anlatmakla bitiremem. Bunun başka bir faydasını daha fark ettim. Ayni dijital gazetede makale yazan çok değerli yazarları tanımak ve onların bilgi ve deyimlerinden istifade etmek imkânını buldum.
Bu yazımda Sayın Fazilet Özkan Por Hanımefendinin Muhdeber Demirtaş’ın “Kadınların Özgürlüğü” resim sergisi yazısından bahsetmek istiyorum. Fazilet Hanım o güzel üslubu ile sanatı ne güzel anlatmış. Renoir ve Picasso’ dan verdiği örneklerle; sanatın şahı olan, müzik ile yaptığı kıyaslamalarla dansını bitiriyor yazar.
Öğretmenim ellerine, yüreğine sağlık.
Her Gün Yeni Bir Şey Öğreniyoruz!
Dün akşam Flash TV deki bir tartışmada şunu öğrendim: Artık devletlerde ihtilali askerler falan yapmıyormuş. Bunun modası çoktan geçmiş. Şimdi halkın, toplum örgütlerinin yaptığı “modern ihtilaller” varmış. Bunlar demokrasi, insan hakları gibi kavramları da şemsiye gibi kullanıyorlarmış. Bunların liderleri topluluklara konuşmalar yaparak düşüncelerini faşistçe dikte ediyorlarmış. “Gezi” de işte böyle bir girişimmiş. Devletin buna karşı yargı ile tedbir alması da çok normalmiş. Ortada pek çok da örnekler var. İsterseniz bir göz atalım:
- Sudan (2019): 30 yıl boyunca iktidarda kalan Ömer el Beşir, uzun süreli protestolar ve halk ayaklanmaları sonucunda görevden alındı. Bu protestoların temel sebepleri arasında ekonomik sıkıntılar, yolsuzluk ve siyasi baskılar yer alıyordu.
- Cezayir (2019): 20 yıldan fazla bir süre iktidarda kalan Abdülaziz Buteflika, kitlesel protestoların ardından istifa etmek zorunda kaldı. Halk, Buteflika'nın beşinci kez aday olmasına ve yönetimdeki yolsuzluk iddialarına karşı çıkıyordu.
- Kırgızistan (2020): Seçim sonuçlarına yönelik hile iddiaları ve yolsuzluk suçlamaları nedeniyle halk ayaklanmaları yaşandı. Bu protestolar sonucunda iktidar değişikliği gerçekleşti.
- Suriye (2024): 2011 yılında başlayan halk ayaklanması ve ardından gelen iç savaşın sonucunda, 2024 yılında 61 yıldır hüküm süren Baas rejimi sona erdi. Bu süreçte, rejimin baskıcı politikaları ve halkın demokrasi talepleri belirleyici oldu.
Bu olayların ortak sebepleri arasında ekonomik zorluklar, yolsuzluk, siyasi baskılar ve halkın demokrasi talepleri bulunmaktadır. Her bir durumda, uzun süreli iktidarların halkın beklentilerini karşılayamaması ve otoriter yönetim tarzları, kitlesel protestolara ve sonunda iktidar değişikliklerine yol açmıştır. (Sonuç hariç, bize ne kadar benziyor değil mi?)
Bir de Avrupa ülkelerine bakalım. Fransa’da, Almanya’da İngiltere’de her gün onlarca halk direnişleri oluyor. Halk, devlete istediğini söylüyor. Aşırı disiplinsizlik yapılmadıkça polis müdahale etmiyor. Bu ülkelerde defalarca hükümetler değişti, yenileri kuruldu. Kimse ihtilal oldu, olacak demedi.
Yönetimden halkın bir şeyler istemesi onun en tabii yasal hakkıdır. Kelli felli yorumcularımız bunu ne zaman öğrenecekler? Biliyorsunuz teflon tavaya bir şey yapışmaz. AKP’ de üstüne yapışmayan bütün suçları muhalefete atmakta büyük bir maharet gösteriyor.