Eskiden, çocukluğumuzda, çevremizde acı bir olay olunca bütün mahalle radyolarını kapatır özellikle müzik dinlemez, yüksek sesle konuşmaktan bile adeta kaçınırdı. Bu bir terbiye ve saygı göstergesiydi. Çünkü insanlık bunu gerektiriyordu.
Birkaç gündür Türkiye alev alev yanıyor. Onlarca can kaybı var. Ormanda yaşayan tüm canlılar cayır cayır yandı. Evler, tarlalar ne var ne yoksa hepsi kül oldu. Canlarını kurtaranlar, kaybettikleri için gözyaşı döküyor. Biz ne yapıyoruz? “Vur patlasın çal oynasın”. Erdoğan Kâhya’ nın dünkü yazısında belirttiği gibi, önce Devlet radyosunda bir kısıtlama yapmadı. Otellerde düğünler kırıla gidiyor. Seslerini biraz kıssalar belki mazur görülebilirler. Ama nerede, onlar; alay eder gibi, inadına seslerini yükseltiyorlar. Bütün bir çevre de bu şamatayı dinlemek zorunda kalıyor.
Beyler, içimiz yanıyor, bu ayıptır, günahtır. Biraz edep.