Düşenin dostu olmaz denir. Öyle… Kılıçdaroğlu’na söylemedik laf bırakmıyorlar. Bence haksızlık ediyorlar. Kılıçdaroğlu dürüst, çalışkan ve fedakâr bir insan. Seçimlerde de elinden geleni yaptı. Değişim güzel ama ilk önce neyi değiştireceğiz ona bir bakmalı. Bana göre öncelik ilkelerde.
Hurşit Güneş; bir toplantıda, çok güzel bir söz etti. Anıtkabir’e gitmeyen hiçbir parti lideri; AK parti gibi ona düşman olsa dahi, gördünüz mü? Dedi ve ekledi: Çünkü Atatürk Türk halkının sevgilisidir, ona karşı olan kimseyi kabul etmez. Türk halkının iki hassasiyeti daha vardır: Din ve sol (Komünizm). İsmet Paşa “ortanın solu” lafını ortaya attığı zaman, o günlerde gelişmekte olan sol partilere bir set çekmeyi düşünmüştü. Yoksa paşa solcu falan değildi. Yine bir TV programında Murat Karayalçın ısrarla CHP’ nin solcu bir parti olduğunu tekrarladı durdu. “Altı ok” daki “devletçilik ilkesi de biraz faşizan, biraz solcu politikaları anımsatıyor. Laiklik ilkesi ise tekke ve zaviyelerin kapatılması şeyhliğin yasaklanması nedeniyle büyük bir kesimin tepkisini ve düşmanlığını çekti. Bu mücadelede bazı samimi Müslümanların da zarar gördüğünü biliyoruz. Menderes ve ondan sonra gelen tüm sağcı iktidarlar; oy uğruna, İslami cemaat’ ları besledi ve palazlandırdı. Her devrimin kendi karşıtını yaratması normaldir. Ancak bizim gibi cahil ülkelerde bu kesim çoğunlukta olunca; şimdiki durum gibi, sorun yaratmaya başlıyor. Birkaç sağcıyı ve sağ partiyi CHP nin içine almakla bu işi halledemediler, edemezler de. Bu şartlarda, başkan olarak allameyi cihan gelse de CHP seçim kazanabilir mi?
Aslında CHP solcu, din düşmanı ve devletçi bir parti mi? Yooo… Bence, sosyal demokrat, rasyonel dindar ve liberal ( Taaa.. İzmir kongresinde belirlenmiş bu)bir parti. Eğer böyleyse bu sol lafından ve devletçilikten vaz geçmesi lazım. Bir düşünür İskandinav ülkelerinin solculuğunu şöyle tarif etmişti: Kapitalistler gibi kazanıp, sosyalistler gibi paylaşmak. Bunu ilk önce partililere anlatılmalı. Biliyorum ki partide padişah gibi yaşayıp solculuk satan pek çok insan da var.
İşin en zoru da din meselesi. Ülkeyi, skolastik dindarlıktan rasyonel dindarlığa; iktidarda olmadan, nasıl çevireceksiniz? Bunu da her halde “toplum bilimciler” çözer.