DUAYEN

Geleneksel Mimari!

Deprem nedeni ile alelacele inşaatına başlanan binlerce konut inşatları hakkında hemen hemen herkes doğru-yanlış konuşup duruyor. Büyük bir çoğunluğun arzusunun ise, binaların geleneksel sitilde olması yönünde olduğunu fark ediyoruz. Buna çok meraklıyız. Öyle olmasa “yerli ve milli” sözcüğü dil pelesengimiz olur muydu? Bunlara bakınca geleneksel mimarinin; eskilerde olduğu gibi, kemer, tonoz, kubbe, cumba gibi şeylerden meydana geldiğini sanıyoruz. Hâlbuki gelenekselliğin bunlarla hiçbir ilgisi yok. Dünyada bütün milletler inşaat gerektirdiği için bunları kullanmışlar. İnsanlar yapılarının üstünü ilk önce düz taşlar, sonra tonozlar ve kubbelerle kapatmışlar. Cumbalar ise; kaç- göç nedeniyle, görünmeden giriş kapısını kontrol etmek için kullanılmış. Çok daireli bir konutta, son kata bir cumba yapıştırmanın herhalde gelenek ile hiç bir ilgisi olmasa gerekir. Bu tutkular ve bağnazlık binaları pahalılaştırdığı gibi çirkinleştirmiş de.

1922 de meydana çıkan “Evrensel mimari tarz” herkesin ilgisini çekmiş ve bütün dünyaya yayılmıştır. Bu gün de ufak tefek değişikliklerle hâlâ devam ediyor. Bu tarzın sade, fonksiyonel ve basit olması, çevreyle beraber düşünülmesi ana özelikleridir. Bu tarzı yaratan dev mimarlar şunlardır: Le Corbusier, Mies van der Rohe, Walter Gropius, Richard Neutra, Alvar Aalto, Frank Loyd Wright. Görüldüğü gibi tam bir karma takım. Alman, Amerikalı, Fransız ve Finli mimarlarla karşılaşıyoruz.

Asrın inşaat malzemesi olan beton-arme, çelik, ince metal ve membranlar inşaatçılara müthiş imkânlar yarattı. Çok geniş hacimler aşılabildiği gibi güzel formlar da yaratıldı. Hemen aklımıza gelenler şunlar: Utzon’ un Sidney opera binası, Frei Otto’ nun Münih olimpiyat stadı, Frank Gehry’ nin Bilbao Goggenheim müzesi.

Bütün dünya; fosil yakıtların azalması ve zararları nedeniyle, yenilenebilir enerjilere yöneldi. Bunların başında da rüzgâr ve güneş enerjisi geliyor. Pek çok ülke güneş enerjisini binalarda zorunlu kılmaya başladı bile. Biz ise; binlerce yeni konut inşa ettiğimiz halde, hiçbir yenilik getirmiyoruz. TOKİ cumbalı, kemerli tip projeleri yapmaya devam ediyor ve bunlarla öğünüyor. Bu kadar ilkellik görülmüş şey değil. Yakında güneş enerjili akıllı evlerin dünyayı kaplayacağına inanıyorum. Bunun ister istemez; panellerin rahat ve çok kullanılabilmesi için. yeni bir mimari tarz yaratacağı da kaçınılmazdır.

Özet olarak söyleyecek olursak, gelenekselden vaz geçip, çağdaş, modern ve evrensel olmaya çalışsak daha doğru olmaz mı?

Ramazan Bayramınız kutlu olsun.

 

Sidney Opera Binası

Bilbao Guggenheim Müzesi

Münih Olimpiyat Stadyumu

Yayın Tarihi
22.04.2023
Bu makale 590 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Yine yerinde bir tespit. Mimaride eskiyi taklit aşamadığımız bir hastalık. Mimarlık hocalarımız bu konuda bişey yapmaya neden çalışmazlar acaba

Sefa Erdal 03.05.2023

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!