Antalya’da güzel şeyler oluyor

Şükürler olsun Türkiye’mizde gündem günde on kez değişir. Biz de hiç sıkılmayız. İki arkadaş bir araya gelince konuşacak konumuz hep hazırdır.

İçimizi yakan Gazze ve Gazze olayı bir köşede dururken şimdi de Tevrat’tan atışmalar başladı. Sayın Recep Beyefendi, Tevrat’ın 6. emrini İngilizce, Türkçe hatta İbranice

Bizlere duyurdu. “Öldürmeyeceksin.” Kılıçdaroğlu da buna yine on emirden “çalmayacaksın, yalan söylemeyeceksin,” diye yanıt verdi. Hadi dedim, ben de 3. emri Sayın Recep Beyefendiye hediye edeyim: “Allahın adını boş yere ağzına almayacaksın.”

Gelelim Antalya’mıza.

Geçen günlerde çok güzellikler yaşadık kentimizde.

Çiçek Festivali

Büyükşehir Belediyesi ile Çiçek İhracatçıları Birliği’nin düzenledikleri festivalin hemen unutulup gitmesine gönlüm razı olmadı. Yüreklerimiz çiçek gibi açtı, havamız çiçekleşti.

Cumhuriyet’te Pelin Gel Ağan’nın haberinin unutulmayacak başlığı Çiçek Festivali’nin bize getirdiklerini ne güzel açıklıyordu. Hadi haberin başlığını bir hatırlayalım:

Kent Çiçek Gibi Güzel

Çocuk Gibi Şen Oldu

Bu başlıktan sonra festival hakkında ne desem boş olur.

Kalekapısı’ndan kortej geçerken Süleyman Evcilmen’i gördüm; kortejle koşarken elindeki çiçek buketlerini halka dağıtıyordu. “Başkan, bana yok mu?” diye bağırdım, Evcilmen eline baktı, boştu. “Bitti,” diye dudaklarını kıpırdatırken yanındaki yardımcısı hemen bir buket buldu, başkana verdi. Önce bir öpüştük, sonra buketi bana uzattı, koşup gitti.

Hoşuma gitti: ben de çiçeklenmiştim bir; başkanın etkinliğe katılması iki.

Ya Nazım Hikmet

Büyükşehir Belediyemiz bir yılda üç büyük esere imza attı.

Gördükçe içimizin sızladığı Çallı’daki Atatürk Heykelini değiştirdi. Mustafa Kemal’e ve kentimize yaraşır bir heykele bizi kavuşturdu.

Büyük insan, fedakâr Türkan Saylan’ın heykelini Atatürk parkına dikti. Gururlandık, vefaya hasretimizi giderdi.

Son olarak da Türkiye’de ilk kez çağlarca yaşayacak şairimiz Nazım Hikmet’i Karaalioğlu Parkında ölümsüzleştirdi. Sağ olsunlar.

Aynı akşam da Konyaaltı Açık Hava Tiyatrosu’nda Fazıl Say’ın Nazım Oratoryosu ile acılarımızı tazeledik, devrimin sürdüğü, bitmediği yeniden aklımıza geldi.

Sevtap Erener’i, Genco Erkal’ı, şef İbrahim Yazıcı’yı, Güvenç Dağüstün’ü, iki yüz kişilik dev orkestramızı, çocuk solistlerimizi kutlarım. Antalya sizleri çok sevdi.

Bir Not:

Türkiye ormancılar Derneği Antalya Temsilcisi, Sayın Müh.Akın Mızraklı, “Ormanların katili Orman Bakanlığı’dır” başlıklı yazıma bir açıklama göndermiş. Yerim dar olduğundan yazısını köşeme alamadım. Kendisinden özür diler, ilgisine teşekkür ederim.

“Cumhuriyet Akdeniz”den

Bir not da “Antalya Bugün” okurlarına.

Türkiye’de tanınmış aktörlerce çok önemli yeni bir oyun oynanıyor. Lütfen bu oyunu görünüz:

Adı: “Karanlığa Giden Ülke”. Hepiniz davetlisiniz.