Çağdaş Bedlediyecilik

GÜNÜMÜZ TOPLUMUNDA bilhassa ülkemizde çağdaşlık kavramının boyutları ve anlamı her geçen gün bireylere göre değerlendirmeye tabi tutulmaktadır. Değişimin adı müspet veya menfi olsun kişiye göre çağdaş veya değil. Bu bir yanlış.
Çağdaşlık modern toplumun kültürel, siyasal, hukuksal ve bilimsel ve ekonomik bir çok eylemi içinde barındıran yapıya verilen bir anlamdır. Türkiye artık, her geçen gün küçülen dünyamızda 20. Yüzyıldan sıyrılarak 21. Yüzyılda teknoloji ve iletişim ağlarının devleştiği bir ortamda bilgini en önemli değer haline geldiği dikkate alındığında, ülkemizde Demokrasiden, ekonomiye, siyasetten eğitime, kültürden, dine uzanan bir dizi önlemlerle çağdaşlığı yakalama yolunda olduğu bazı otoritelerce zaman zaman söylense de ne derece inandırıcıdır. Bunun taktirini sizlere bırakıyorum.
Çağdaşlık veya çağdaş olmak denilince ilk akla gelen nedir? Şöyle bir bakalım. Çağdaşlık denilince başta katılımcılık, şeffaflık, sosyal bir anlayış geliyor.
Çağdaşlığın en önemli unsuru da yerel yönetimlerdir. Mahalli yönetimler demokratik kurumların ana unsurudur. Yerel yönetimler, halkın kendi kendini yönetmesinin söz konusu olduğu kurumlar olmasından kaynaklanır.
Halk bunu özgür iradesiyle seçtiği organlar aracılığı ile yapar. Fakat şu unutulmamalıdır ki, seçimle yapılan bu oluşumun tam anlamıyla demokrasinin nitelik kazanmasına yetmez. Gerçek halk katılımının sağlanması için toplumun içindeki türlü katmanların katılım yollarını da açmak gerekir. Katılımcılık yeni bir yerel güç haline getirilmelidir. Çağdaş belediyeciliğin en önemli iki unsuru katılımcı ve temsil niteliği olmasıdır. Çünkü belediyeler demokrasinin temel taşıdır.
Yerel yönetimde sadece belediyeler söz konusu olmalıdır. Bunun yanı sıra insanımızın, ortak ve yerel sorunlarını çözmekse her nedense yerel yönetimlerin hep dışında görülür. Halbuki il genel meclisi ilin yerel parlamentosudur.
Yerel yönetim akla gelince sadece belediye değil, Ticaret Odaları, Borsaları, Esnaf odaları ve diğer sivil toplum kuruluşları hatta profesyonel ve amatör spor kulüplerine de dahil etmek gerekir.
Yerel yönetimin hukuka uygunluk açısından demetlenmeleri şeffaf olmaları için yetmez.
Kamuoyu denetimi de söz konusu olmalıdır. Bu vesile ile de halkın bilgi ve denetimine açık olmalı, böylelikle savurganlık, adam kayırma ve yolsuzluklar ortadan kalkar, belediyeler ve onu yönetenler şaibeli hale gelmez.
Belediye başkanının aralarındaki bu anlaşmazlık ve huzursuzluk da genel başkanın kente gelmesiyle gün yüzüne çıkmaz.
Çağdaşlık istismar edilmemelidir. Bir tarafta kişisel hak ve özgürlükten bahsedeceksiniz, diğer tarafta başkalarının hak ve özgürlüklerini elinden alacaksınız. Olmaz böyle bir şey. Tek tip insan yaratmak. Kendine benzetmek için yapılan uğraş ve gayretler kişisel hak ve özgürlüklere, demokrasiye ters değil midir? Ne yazıktır ki, çağdaşlık algısı sadece tüketim kalıpları üzerinde oluşmakta. Çağdaş birey, çağdaş toplum denilince akla, sadece modern dünya ve çağdaş ülke insanlarının taklitciliği, kopyacılığı ortaya çıkmaktadır.
Gerçekte, medeni ve uygar toplumlar gibi üretmenin önünü açıp bu yolda gayret göstermeliyiz.
Onun için ne derece çağdaşız, ne derece hoşgörülüyüz ve en son genel başkanlarının gelişiyle birlikte su yüzüne çıkan aynı partiden üç belediyenin olaylara ayrı ayrı bakmalarının, huzursuzluğu ve aralarındaki sürtüşmenin çağdaşız diyenlerin katılımcılık anlayışıyla ortaya çıkmıyor mu? Kendi aralarında bile anlaşamayanların diğer sivil toplum örgütlerinin katılımına ne kadar sıcak bakarlar, varın siz anlayın.
Sağlık ve sevgi ile kalın.

Yayın Tarihi
06.04.2012
Bu makale 6592 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!