MELTEM ESİNTİSİ

Şiirlerle Çanakkale Destanı

 

Kanla, canla yazılmış gerçek bir destandır 18 Mart. Çanakkale destanı. Eşi benzeri olmayan bu destanı, kutsal saydığımız vatanı korumak, Çanakkale’yi geçilmez kılmak için henüz daha 13 yaşında cepheye sürülen, kantarda 30 okkayı geçen, boyu 1 metre 30 santimden uzun olan, henüz daha bıyıkları bile terlememiş çocuklarımıza, okullarını, evlerini, işyerlerini bırakıp cepheye koşan, esir olmaktansa, bağımsızlığı seçen, vatan uğrunda Çanakkale’de çekinmeden can veren başta kınalı kuzularımız olmak üzere tüm yurtsever insanlarımıza adıyorum. Unutmayalım ki, “Söz konusu vatansa, geriye kalan herşey sadece ayrıntıdır.” Diyor ulusal kahramannımız Mustafa Kemal. Derin saygılarımla! Yavuz Ali Sakarya

  1. 1 okka, 1.283 kilogramdır.

 

KOL GEZEN ÖLÜM

Vurdu seferberlik davulu, kanlı savaş

Son erkek evlatlarını çağırıyordu cepheye

Kafa kağıdına baktılar yaşı onüç ise,

Kantara vurdular,30 okka çekiyorsa,

Ölçtüler boyunu posunu,

Bir metre otuz santimi geçiyorsa,

Hepsi çocuktu ama,

Biraz ele avuca gelip

Askere benziyorsa,

Vurdu seferberlik davulu, kanlı savaş,

sırf bizler özgür olalım diye

Son erkek evlatlarını çağırıyordu sefere

Yüzbinlerce ölüm,

kol geziyordu Çanakkale’de.

 

Onların ne topları vardı oynayacak, ne de topa vuracak ayakkabıları. Ne yeterince harçlıkları vardı, harcayacak. Ne ekmekleri vardı yiyecek, ne sağlam giysileri vardı giyecek. Çocuk yüzlerindeki ifadelere bakar mısınız? Birazcık olsun onların yerine kendinizi koyar mısınız?

 

YAZGI

Ne tedirgin bir ifade var yüzlerinde,

Ne korku, ne keder,

iş başa düşmüş oyun çağında,

Ya uğrunda ölmek

ya da vatanı kurtarmak kader.

 

Mustafa Kemal Atatürk, komutanıyla askeriyle tümü birden cephede can veren 57. Alay Şehitleri ile ilgili olarak savaş sonrası yaptığı bir konuşmada şunları söylemiştir :

“Onlar (57.Alay), kutsal vatan toprakları için canlarını seve seve vermişler ve Çanakkale Savaşı’nın kaderini değiştirmişlerdir. Burada geçen her saniye, kullanılan her an, ölen her asker, Türk vatanı ve Türk Ulusunun kaderini çizmiştir. Kara savaşlarına katılan ilk birlik olan 57. Alay, vatan sevgisinin ne olduğunu bütün insanlığa göstermiştir. Bu kahraman Alayı hayranlık, minnet ve rahmetle anıyorum.”

 

57. ALAY ŞEHİTLERİ

Kemaller, Mustafalar

Siperde, cephede yan yanalar

Vurulup düşüyorlar toprağa

Gözlerinde sadece

Vatanın mutlak kurtuluşuna dair

kocaman bir umut var

Korku yok yüzlerinde zerre kadar.

 

Her biri gerçek birer kahraman,

Tunç bakışlı birer Mustafa Kemal.

Kara yağız birer Mehmetçiğe dönüştüler.

57. Alay neferleri Çanakkale’de.

 

Her biri birer mavi gözlü dev

Birer sarışın kurt

Kurtulsun diye Anayurt

Çanakkale’de ayrımsız

Hepsi birer kahraman vatan evladı,

Her biri birer Mehmetçik,

Başlarında komutan Mustafa Kemal.

Yok gözlerinde korkudan eser,

Hüseyinler, Mehmetler, Avniler.

Sırayla nöbet yerinde gece gündüz

Yok gözlerinde korkudan eser

Ölüm, ancak böyle beklenir,

Tevekkülle beklemedeler.

 

Mustafa Kemal bir, Mustafa Kemal bin,

Mustafa Kemal, Çanakkale’de çeyrek milyon.

Mustafa Kemal, yurt üzre milyonlar.

 

57. Alayın tümünün yaptığı gibi,

Bir hayat böylesine güzel vatana

Böylesine genç ve güzel çağda

Böylesine güzel adanır.

Bir destan olur, bir kahraman alay,

Sonsuza kadar gururla,

Sonsuza kadar onurla anılır.

 

KURTULUŞA GÖTÜREN DÜĞÜN

 

Ne kadar övünsen hakkındır,

Türkoğlu kendinle övün

Çanakkale, bir yandan kefensiz ölüm,

Çanakkale bir yandan kurtuluşa götüren düğün,

Ne kadar övünsen hakkındır,

Türkoğlu kendinle övün.

 

ANTALYALI BORAZAN MEHMET

Antalya iline bağlı

Kayıncılar köyündendir

Borazan Mehmet.

Sarı İbrahim’in oğludur.

47. Alay’ın boru eridir.

Can-ı gönülden çalar borusunu

Ve bir gün vurulur cephede

kalleş bir düşman kurşunuyla

Ağır yaralanır.

 

Alayı çekilirken geriye,

ağır yaralı olduğu için

Borazan Mehmet

Götürülmez, terkedilir geriye.

Her Türk askeri için ölmek mukadderdir.

Vatan uğrunda “Hoş geldi, safa geldi ölüm”

Ama daha yaşıyordur,

Antalyalı Borazan Mehmet.

Arkadaşlarının arasında

ölmek arzusu kaplar derinden içini

Sürünüp ilerlemeye çalışır,

kendi siperlerine doğru,

Borazan Mehmet

ancak üçüncü günün gecesi

ulaşır arkadaşlarının vatan kokan

kokusunu alabileceği mesafeye

ulaşır onlara, ama tıknefestir,

takati de son noktasına ermiştir.

Ne onda hal, ne onda gün kalmıştır.

Yaşamak umudu hepten azalmış,

Gücü bitme noktasına gelmiştir.

Bölük uzaktan iniltiler duyar,

bir ekip çıkartıp bölük komutanı

gecenin karanlığında,

incelemeye karar verir bu durumu.

O da ne bir feryat duyulur

Ansızın geceyi yırtan

Canhıraş bir ses kaplar ortalığı, duyulur

Tıpkı bir borazan gibi, uyarı dolu.

“Aman dikkat, bombalarla geliyor düşman,”

mevzilere geçilir hemen

bir ateş başlar karşılıklı,

ortalık yangın yerine döner,

keşif kolları düşmanın, anında susturulur.

Bir ateş kopar, ortalığı bir vaveyla kaplar,

Ne olduğunu anlayamaz düşman

Geldiği gibi tersyüz olur, saldırı geri teper.

Çok zayiat vermiş,

Çok cephane bırakmıştır geriye

Ertesi sabah sakinler biraz ortalık

gecenin karanlığında kim yardım etti

diye ararken gözcüler arkadaşlarını

Bulurlar cansız bedenini Borazan Mehmet’in

Bulurlar henüz daha soğumamış şehit bedenini.

O ki son nefesinde bile

Nasıl kurtarılacaktır vatan,

Göstermiştir dosta düşmana,

Mükemmel bir örnek olmuştur,

Yaşıtları olan Türk askerine,

Gurur vesilesi olmuş ailesine,

Onurlu iz koymuş Tarih sayfalarına

Borazan Mehmet olarak girmiş,

Bize vatan bırakanlardan biri olmuş,

Sonsuza dek yüreklerimize konmuştur.

 

Mustafa Kemal, Çanakkale’de şehit olan silah arkadaşlarına, memleketin asıl sahiplerine, yani Mehmetçik’lere daha sonraki yıllarda yapılan anma törenlerinde şöyle hitap etmektedir:

 

Burada yatan şehitlerimiz!

Sizleri hürmet ve şükranla anıyoruz.

Siz olmasaydınız ve siz göğüslerinizi çelik kalelere siper etmeseydiniz, Boğaz aşılır, İstanbul işgal edilir, vatan toprakları istilaya uğrardı. Bizler, bugün burada olmazdık.

 

KUTSALDIR VATAN TOPRAĞI

 

Kutsaldır vatan toprağı, Anadır, kucağında oturup, Memelerini kardeşçe emdiğimiz

Kutsaldır vatan toprağı, bir katıp toprağa, bin aldığımız, yurt sevgisi deyince dünyaca nam saldığımız

Kutsaldır vatan toprağı, vakit tamam olunca, dakika düşünmeyip uğrunda severek can verdiğimiz.

Geldiğimiz toprağa geri döndüğümüz,

  1. vatan toprağı, “ana” bildiğimiz.

 

DİLE KOLAY

 

Her üç evden biri,

Bir çocuk gönderdi,

Savaşmak üzere Çanakkale’ye,

Her ev en az bir evladını

Şehit ya da yitik cephede bıraktı.

Gerçi Çanakkale büyük başarıydı amma,

Bağımsızlık, Türk ulusu için

Kurtuluş Savaşı kadar daha ıraktı.

Çeyrek milyon insan yitirdik,

Sayması zor, ama dile kolay,

Tümüyle şehit oldu vatan uğrunda,

628 candan ibaret 57. Alay.

Yedi düvel Çanakkale’de,

Birlik olup üstümüze üşüştü

Top mermisi yağdı dört bir yandan

Metrekareye 6 bini geçkin mermi düştü.

Kurtuluş Kaf dağında,

  1. daha dört yıllık bir düştü.

 

Mustafa Kemal’in 3 Mayıs 1915 tarihinde saat 19:00’da komutası altındaki kuvvetlere verdiği emrin beşinci paragrafı şöyledir:

“Benimle beraber burada muharebe eden bütün askerler kesin olarak bilmelidir ki, bize verilen namus görevini eksiksiz yapmak için bir adım geri gitmek yoktur. Uyku, dinlenme aramanın, bu dinlenmeden yalnız bizim değil, bütün milletimizin sonsuza kadar yoksun kalmasına neden olacağını hepinize hatırlatırım.”

 

KUTSAL GÖREV

 

Öylesine onurlu, öylesine dürüst,

Öylesine sözlerinin eriydiler ki,

Eksik ve kusursuz yapmamak için

Vatandaşlık görevini

Bir adım bile geri gitmediler,

Uyumadılar, dinlenmediler,

Ulusu vatansız bırakmadılar

Kutsaldı görevleri,

Öldüler, görevlerini yaptılar

Adları Mehmetçik diye,

  1. bir tarih yazdılar.

Akıllarda ebedi kaldılar.

 

MERMİ YERİNE GELİNCİK

 

Metrekareye

altı bini geçkin mermi

düşen yerlerde bugün

vurulan, yaralanan

ve ölenlerin haddi hesabı yok.

 

Dökülen kanların

Toprağa düştüğü yerlerde bugün

Metrekareye binlerce gelincik düşer.

Al renkleriyle gelincikler

Al kanlarını andırır

Şehitlerin.

Şehitler sessiz, burda

şehitler saygı bekler.

 

KANATSIZ MELEKLER

 

Çanakkale kahramanları

Vatan uğrunda öldüler,

kalplere gömüldüler.

 

Düşler ülkesinin

Günahlarından arınmış,

Kanatsız meleklerine dönüştüler.

 

SEYİT ONBAŞI

 

Bu yiğit kimdir demeyin

Bunu bilmemek olmaz,

Denizdeki savaşı kazanan mermidir.

Tamı tamına 215 okkalık mermiyi

Kaldıran dev gibi bir kahraman

Rütbesi onbaşıdır, adı Seyittir.

Ya Allah deyip

girince ağır merminin altına

cephedeki çelimsiz asker gitti,

bir pehlivan çıktı meydana

kaldırdı top mermisini Seyit Onbaşı

sürdü mermiyi topun ağzına

vah ki vah, artık Allah acısın

Seyit Onbaşı’nın karşısına çıkanın haline.

 

MUSTAFA KEMAL

 

Tarihin övünerek yazdığı

komutanlar vardır.

Yendiği düşmanları bile takdirle anar.

 

Mustafa Kemal

Çanakkale’de, Gelibolu’da

Düşmanı kovmak için

Bir kartal gibi

Bir uçtan bir uca uçar

Bir kartal gibi

Bir daldan bir dala konar

Arkasında binlerce inanmış asker

Karşılıksız vatanını savunur,

Elbirliği, gönül birliği eder komutanıyla,

Düşmanı yurttan kovar.

 

“Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker,

Gökten ecdad inerek öpse o pak alnı değer.

Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?

Gömelim gel seni tarihe desem sığmazsın.” (Mehmet Akif Ersoy)

 

Yüreğinizin sesiyle dinleyin şehitleri

Kulak verin, sesleri derinlerden geliyor

Bakın yüzbinlerce şehit ağız birliği etmiş

Bizlere ne diyor:

 

Tanrı şaire ne böyle bir şiir,

bir İstiklal Marşı daha yazdırmasın. Bu şiir son olsun, bu Marş son olsun. Vatan işgal yüzü görmesin bir daha, Vatan için verdik canımızı,

Vatan şad olsun. Vatan sağ olsun.

 

BAYRAK

 

Ben uğrunda ölen şehitlere

Bizimkisi kadar şefkatle bakan,

Onları son yolculuğuna yollarken

Böylesine sarıp sarmalayan

Bir bayrak daha görmedim.

Ben böylesine anlamlı

Ben böylesine vatanını

Sımsıcak bir yorgan gibi örten

Bir bayrak daha görmedim.

Gökteki ay sönmedikçe,

Gök kubbeyi dolduran binlerce yıldız

Birbiri ardına çökmedikçe

Yaşayan bu mavi bilyede

Son Türk, son vatan evladı

Son nefesini vermedikçe,

Hep böyle ulu, hep böyle kutsal

Hep böyle saygın hep böyle

El üstünde tutulacağını biliyorum.

Temsil ettiğim ulusu aslında

Bunun için ölesiye seviyorum.

Yayın Tarihi
18.03.2021
Bu makale 3676 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!