Ahilik Haftası-Esnaf Bayramı

Her yıl ekim ayının ikinci pazartesi “Ahîlik Haftası ve Esnaf Bayramı” olarak kutlanıyor. Önümüzdeki 11 Ekim’de hem “Dünya Gazete Dağıtıcıları Günü” hem de “Esnaf Bayramı” ama gazete dağıtıcılarının günlerini bildiklerini sanmam hiç.

         Çıraklıktan, kalfalığa oradan da ustalığa geçiş belli bir süreçten sonra gerçekleşir. Ahilik geleneğine göre, kuşak bağlama töreni, yeni bir ekmek kapısının açılması, ahlaki değerlere bakılarak yapılır. Bu kurallar doğrultusunda yetişen esnaf ne hileyi bilir, ne de açgözlülüğü. Bugünkü usta çırak ilişkisi de aynı çizgi üzerinde yürümektedir.

Bu ölçü çerçevesinde yetişen esnaf, “ben siftah yaptım, komşudan al” diyebilme ilkesine sahip olur. Helal kazancın alın teriyle yoğrulmasından ayrı bir mutluluk duyar ve emeğinin karşılığını az veya çok aldıkça, Yaratan’a teşekkür dilinden eksik olmaz, aynı bahçede çiçekte bulunur, ayrık da…

         Müşterisini aracından indirdikten sonra, arka koltukta unutulan çantayı iade için, iki yerleşim birimi arasındaki onca kilometrelik yolu kateden, hasta yolcusunu sırtında hastaneye taşıyıp, ihtiyacı olan kanı vermek için sedyede bekleyen yaşlı amca ya da teyzenin poşetlerini evine kadar götüren taksicinin alnından değil, ellerinden öpmek yeridir. Kışın kar ayaz, yazın sıcak demeden, canını dişine takarak ekmek için didinen böyle esnaflar çoğaldıkça toplumumuza güven duygusu yerleşecek, yarınlara gülümseyerek bakanların sayısı günden güne artacaktır. Başkasını kandırdım sanan, aslında kendisini kandırır. İnsanların saflığından yaralanan sözüm ona kurnazlar ne yazık ki haksızlıklarının bir gün kendilerine yansıyacağını bilseler ne düşünürler acaba? Atalar ne güzel demiş “ takke düşer, kel görünür”.

         Ahîlik on üçüncü yüzyılın ilkyarısından günümüze dek, Türk Halkının sanat ve meslek alanında yetişmelerini, ahlaki yönden gelişmelerini sağlayan bir kuruluşun adıdır. Ahîlik kuruluşu, çağdaş tutumuyla günümüzdeki sivil toplum örgütlerine örnek olmuştur. Haksız rekabeti ortadan kaldıran, kaliteli üretimi teşvik eden, haklıyı kayıran, üyeleri arasında sosyal yardımlaşma ve dayanışmayı sağlayan, yetkin bir çırak-kalfa-usta ilişkisi kuran, sürekli insana saygı ve sevgiyi işleyen, devleti kutsal sayan çağdaş bir kuruluştur. Ahî kelimesini araştıranların bir kısmı da kelimenin Arapçadan Türkçeye geçtiğini söylemektedir. Bu görüşe göre Ahî, "erkek kardeş" anlamına gelen "ah" kelimesinin sonuna birinci tekil şahıslar için kullanılan ve sahiplik ifade eden "ye" zamirinin bitişmesinden oluşan bir kelimedir. Ahî kelimesi bu hâliyle "kardeşim" anlamındadır. Ahîlik hakkında birçok görüş vardır.

         Sözün özü, kardeş, arkadaş, yaren, dost, yiğit anlamına gelmektedir. Esnaf ve sanatkârlarımız başta olmak üzere bütün halkımızın “Ahîlik Kültür Haftası”nı kutluyor, hepinizi Ahî gibi yaşamaya çağırıyorum.

 

 

İsabet

 

Verirseniz makas verin

Terziye pense yakışmaz

Nalbanttan berber gösterin

Zorunan dense yakışmaz

 

Engin ovalara dağlı

İhtiyara körpe çağlı

Garip ameleye yağlı

Kalantor ense yakışmaz

 

Bahçıvan katırı sevmez

Tellaklar natırı sevmez

Dinsizler yatırı sevmez

İnattan dönse yakışmaz

 

Altın kaplansa nalına

Eşek eşektir biline

Baykuş gelip gül dalına

Birazcık konsa yakışmaz

 

Göz dikip çaputa çula

Kulluk ister kuldan kula

Zalimin eli yoksula

Hayırla inse yakışmaz

 

Vefasız aşk deyü deyü

Terk eyleyip gitti köyü

Sırça bardaklarda suyu

Yalvarıp sunsa yakışmaz

Yayın Tarihi
11.10.2010
Bu makale 2652 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!