Şahadetiyle Doğdu Başkomiser Fethi Bey

         “Fethi Bey geliyor!” dediler, kıpırdandılar, sonra oturdukları yerde doğruldular, ben de onlara uymak zorunda kaldım. Herkesin gözünde hüzünle neşenin, ölümle dirilişin meddücezirleri vardı; hani suların ya da ekinlerin dalgalanması, yani gülerken ağlamak işte…

         Sivas Emniyet Müdürlüğü, Özel Hareket Şubesi’ne bir tarihte konuk olmuştum. Bir yuva huzuru hissedilen bu büyük aile, birbirlerine katkıda ve hürmette yarışıyorlardı âdeta. Pazar günü olduğundan hizmet binasının yanındaki parkta çocukların sesi kuş cıvıltılarına karışıyor, piknik yapan polis aileleri ikramlarına hüzün katıyorlardı. O ara yenice konuşan, kelimeleri tam telaffuz edemeyişiyle kendinde ayrı bir sevimlilik yaratan Fethi Bey sendeleyerek çıkageldi. Yürümesi bile dengede değildi henüz. Şaşkınlığımı fark eden polis memuru Süleyman Koç, çakmaklaşan bakışlarındaki ıslaklığı saklarken şöyle dedi: “Baş komiserimizin şehit olduğu günde doğmuştu bu küçük Fethi, bugün onun doğum günü.” Avucuna alarak öpüp kokladığı o sıcak ellerde, Baş komiserine Anadolu denen büyükçe bir yürek gönderiyordu dualarıyla. 

         Ve ben, ciğerparesi biricik yavrusunu omuzlarında şehitliğe uğurlarken, şapkasını çıkarıp “Vatan sağ olsun” diye bağrına bastıran içi yufka, dışı taş babaları, ağıt yakan, dövünen, gözyaşlarını içine akıtan anaları çok seviyor, saygı duyuyorum. 

         Yukarda anlattığım konuyla örtüşen ve epeyce önce ziyaretlerine gittiğim bir okulda polis ablalar, ağabeyler, heyecanla derslerini takip eden öğrenciler, benim yaralı yüreğimi taa Sivas’a dek götürdüler. Eğitimli atların uysallığı, sevgi dolu ehil öğretici polisler, minicik kalplerin üstüne kanat geren güvercinler, kısacası “Antalya Atlı Birlik Okulu”.

         Atlı Birlik Okul’unda yerli-yabancı tüm çocukların yaşadığı coşku, güven, atların üstündeki vakur duruşları, sabırlı ve merhametli polis öğretmenlerinin telkinleriyle bütünleşip, geleceğe emin adımlarla ilerliyor olmaları sevgimi perçinledi.

         Bu bağlamda tüm ailenin  bayramını kutluyor,Rabbimden  sağlık ve esenlik diliyorum 

 

 

Bir milletiz

 

Anadolu anamdır, aziz vatanım benim

“Çanakkale Geçilmez” yazdı destanım benim

Atatürk’üm daima, Başkomutanım benim

 

Albayrağa nakşolan, hilalin halesiyim

Nerde bir Türk yaşarsa, ben onun kölesiyim

 

Maraş’ta Sütçü İmam, Erzincan’da Dedem var

Soğanlı’da Bardız’da emmim dayım edem var

Sarıkamış Dağı’nda yüz binlerce çiğdem var

 

Yurduma göz dikenin başının belasıyım

Nerde bir Türk yaşarsa ben onun kölesiyim

 

Yunus Emre, Mevlana, Hacı Bektaş Veli’yim

Uluğ Bey, İbn-i Sina, Yesevi’nin diliyim

Hazar’ı kucaklayan, Şehriyar’ın iliyim

 

Gurbetteki vatanın, candaki sılasıyım

Nerde bir Türk yaşarsa, ben onun kölesiyim

 

 

 

Devletler ayrı olsun, soyumuz birdir bizim

Oğuzlar’dan geliriz, Boy’umuz birdir bizim

Türkü, ağıt, destanlar, toyumuz birdir bizim

 

Düşmana göğüs geren, Kerkük’ün kalesiyim

Nerde bir Türk yaşarsa, ben onun kölesiyim

 

El Esker’in elinde, Karacoğlan sazıyım

Ahıska’da ağıdım, Karabağ’da sızıyım

Türkmenistan yiğidi, Özbekistan kızıyım

 

Kazak, Tatar Çeçen”in, gözünün elasıyım

Nerde bir Türk yaşarsa, ben onun kölesiyim

 

Balkanlar gardaşımdır, Kırım benim öz yârim

Taşkent, Bişkek, Buhara, benim ata diyarım

Almaata çağırsa, Bozoklar’dan duyarım

 

Karabağlı ananın, tükenmez çilesiyim

Nerde bir Türk yaşarsa, ben onun kölesiyim

 

Ankara’dan Bakü’ye, selam veren elim ben

Turfanda’da açılan, yediveren gülüm ben

Bir kıbleye yönelen, bir konuşan dilim ben

 

Camilerde ezanım, hürriyet salasıyım

Nerde bir Türk yaşarsa, ben onun kölesiyim

 

Köroğlu’yum Manas’ım, Orhun’daki taşım ben

Dedem Korkut Boy’lasın, Türkmen Bey’i başım ben

Afif olan millete, Akif ile marşım ben

 

Akdeniz’de Barboros, kaptanın âlâsıyım

Nerde bir Türk yaşarsa ben onun kölesiyim

 

Ulubatlı Hasan’ım, Osman Batur Şamil’im

Timur’un türbedarı, aksakallı kâmilim

Çarların rüyasıyım, Nuri Paşa, Cemil’im

 

Rüzgârlarla yarışan, atların yelesiyim

Nerde bir Türk yaşarsa ben onun kölesiyim

 

Bir tarlanın ekini, bir çınarın dalıyız

Kanımızın rengi var, albayrağın alıyız

Yediden yetmişine, vatana sevdalıyız

 

Yavru Vatan Özcan’ım, ben onun balasıyım

Nerde bir Türk yaşarsa, ben onun kölesiyim

 

Yayın Tarihi
09.04.2011
Bu makale 7422 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Merhum Başkomiserimizi tanımak nasip olmadı. Vatan'ın birliği ve dirliği için canlarını vermiş aziz şehitlerimizin ruhu şad olsun. Onlara gönül verenlerin gönlü yüce olsun. Her şiirinde ayrı bir güzellik var , yüreğine sağlık Baba...

Uğur 09.04.2011

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!