On kuruşluk fark

Rabbim verdiğini helalinden bahşeylesin. Yarım asrı devreleyen hayat aracımız, yüzyıllık kocamışların kültür bohçalarından alabildiğini de dağarcığında istifleyerek inişe geçmiştir çoktan. İnşallah bundan sonra, tekerimize taş denkleşmez. Halisane temennimiz kendimizin yanında eş, dost, akraba kısacası tüm insanlık içindir.

 Harislik hataya çanak tutarken, kanaatkârlık sevgiye kanat çırpar. “Yarın endişesiyle yarımlaşanlardan” uzaklaşmanın faydasını tekrara gerek yok sanırım. Bu nedenle;“Zulüm ile abad olanın, ahiri berbâd olur” ya da “Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste”, denmiştir. Vereselerine katkılı miras derleyenler, ebediyete seyahatten önce, kesinkes eriyişlerini tadacaklardır. Mal mülk gailesiyle, üsten sıkıp alttan yalayanlarla; öksüz, yetim, kardeş, bacı ayırmadan mala konan dirsekçilerin birikimlerine hamal ettikleri bedenleri, mizanda yakalarına yapışacaktır mutlaka. Sefiller ise debelenmelerini kârsınacaklar sadece.

Bu bağlamda; Şehirli Karatavuk, kasabadan ziyaretine gelen amcakızı Çilli Pilice, kentin süslü caddelerini gezdirir. Temaşa esnasında camekânda iri beyaz yumurtalar görürler. Evsahibesi gubararak, taşralı konuğuna döner:“Bak emmim kerimesi, bunlar benim çıkarttıklarım, her biri 150 kuruştan kapışılıyor işte!” diye şişer.

 Sokaklar, meydanlar, parklar derken, panayıra isabetleşirler. Tezgâhtaki selelerde daha büyükçe, sarımtırak follar arz-ı endamdadır. Misafir Çilliferik; “aha şuncağızlar da bana aittir, malımı kabuğundan tanırım,160 papel bedelli hem de!” kinayesiyle gaga altı gülümser.

Karacakız, taşın kendisine atıldığını hissedince; “Şekerim, Ablan kurban olsun ama benim Gülibik tafralaşıyor. Bir keresinde, “Horozcuğum biz de marketlik ürüne çabalayalım mı?” diye çıtlatacaktım ki, “on kuruşluk fark için bir yerlerini yırtmaya değmez” diyerek, lafımı ağzıma koydu cevabıyla gıdaklar.

Biri öbürü

 

Biri yanar biri boşa yakınır

Gül bülbüle kalmaz bağbana kalmaz

Birbirinden ömür boyu sakınır

Koyun kurda kalmaz çobana kalmaz

 

Birisi ustadır birisi yamak

Birisinde diş var birinde damak

Birisi ciğer yer biri madımak

Bu düzen tavana tabana kalmaz

 

Birisi iş yapar birisi tatil

Birisi ter döker birisi hatıl

Birisi toprağa salarken şitil

Bu tarla Koç ile Saban’a kalmaz

 

Birisi kovalar birisi kaçar

Birisi pür neşe birisi naçar

Birisi Mevla’ya elini açar

Bu ören yerliye yabana kalmaz

 

Birisi yutkunur birisi yutar

Birisi dumana ekmeği tutar

Dedesi toparlar torunu satar

Çalıntı ortada babana kalmaz

 

Birisi su içer biri zemzemi

Biri cami sevmez birisi cemi

Birisi hastadan saklar merhemi

Bu acı doktora çıbana kalmaz

 

Birisi şiir der birisi nesir

Birisi Özcan’ı eyledi esir

O biri kendinde aramaz kusur

Beylik aşiretle Oba’na kalmaz

Yayın Tarihi
12.09.2011
Bu makale 9555 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Behçet Bey dostluk adınadır selamımız.Allah sizden ve emsallerinizden razı olsun.Zira sizi Hakk yolunda gördüm ve öyle tanıdım Rabbim müdavimine birlikte erdirir inşallah

yusuf Özcan 18.09.2011

Mrb Üstadım, Yorum yazmıyorum diye güzelin de güzeli yazılarını okumuyorum sanma..Hele şiirlerine bayılıyorum. Ne gariptir ki seni Yozgat' ta olduğundan daha çok seviyorum. Sen sevmeyen ölsün !! Kalemine . kelamına kuvvet..

Behçet Yayıkçı 16.09.2011

Agziniza saglik, halkin arzusunu cok güzel ifade ettmi$siniz. Allah devamini getirsin aslan yigenim.

Fikret Deniz 13.09.2011

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!