CESUR KALEM

Olgunluğun Kıymetli Zamanı

"Olgunluğun Kıymetli Zamanı" kitabının yaşama dair değerli mesajları.

DR. ALİ YILMAZ

Bu haftaki yazımda Mario de Andrade isimli Brezilyalı bir yazardan bahsedeceğim. Mario de Andrade yazarlığının yansıra edebiyat eleştirmeni, müzikolog, folklorcu ve Brezilyalı kültürel bir aktivistti.
Mario de Andrade,1893’te mütevazi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Erken yaşlardan itibaren sanata, özellikle de edebiyata karşı büyük bir eğilim gösterdi. Henüz 24 yaşındayken, “Her Şiirde Bir Damla Kan Vardır” başlıklı ilk kitabını yayınladı.
Mario de Andrade 1945'te, 51 yaşında,kalp krizi geçirerek Sao Paulo'da öldü. Ve ardından romanlardan, şiirlerden, incelemelerden, kısa öykülerden, kroniklerden, denemelerden geniş bir eser bıraktı.

Mario de Andrade’yi tanıtmamın nedeni, “Olgunluğun Kıymetli Zamanı” isimli kitabında ileri yaşların çok değerli olduğunu ve hayatı güzel yaşamak gerekliliği üzerinden durmasıdır. Zira çoğumuz hayatı yaşamadan geçip, gidiyoruz. Ya da farkına vardığımızda çok geç olduğunu acı bir şekilde öğreniyoruz. Yani “Atı alan Üsküdar’ı geçiyor.” Geriye “Keşke” ile başlayan cümleler dökülüyor.
Keşke hayatımızda hiç “keşkeler” olmasaydı. İnsan, geçmişe baktığında güzel ve iyi şeyler hatırlamak istiyor. Lakin zamanla anlıyor ki, önem verdiği çoğu insan bir zaman kaybından ibaretmiş.
İnsana yaşam sevinci verecek, ruhubesleyecek sanat, edebiyat, tarih ve müzik gibi aktivelerden uzak durulduğu için de sürekli gerilim ve stres içerisinde bir yaşam. Kavga, küfür, öfke toplumun her katmanında var.
Yaş kemale erince, ileri yaşların daha fazla değerli olduğunu ve hayata nasıl bakılması gerektiğini anlıyor insan. Lakin “Hemşerim biz karnımızı zor doyuruyoruz, sen ne anlatıyorsun?” diyen insanların oluşturduğu bir toplumda insanlara mutlu yaşamanın sırlarını anlatmak gerçekten de çok zor. İmkân ve fırsat meselesi. Aslında insanın zoruna giden şey, hayal kırıklıkları ya da çektiği acılar değildir. Yaşanması mümkünken yaşanamayan mutluluklardır.
Onu da elimizden aldılar!

Mario de Andrade’nin Olgunluğun Kıymetli Zamanı isimli kitabından kısa bir alıntı:
“Olgunluk dönemimde, kalan yıllarımı saydım ve yaşadığımdan çok daha az zamanım kaldığını keşfettim.
Bir şekerleme paketi kazanmış küçük bir çocuk gibi yılları büyük bir zevkle ve iştahla yedim, ama azalmaya başladıklarını hissedince, artık teker teker, tadını çıkararak yiyorum.
Artık yasaların ve yönetmeliklerin, tartışılıp durduğu ve hiçbir işe yaramayacağını bildiğim, sonsuz toplantılara ayıracak zamanım yok.
Takvim yaşlarına rağmen, hâlâ büyümeyen aptal insanlara, destek olmak için de zamanım yok.Vasatlıkla uğraşmak için de zaman ayıramam.Şişmiş egoların bulunduğu toplantılara katılmayı, hiç istemiyorum.Artık dalaverecilere ve çıkarcılara tahammül etmiyorum.
Başarılı olmuş insanların yerine geçmeye can atan, şu kıskanç insanlara hiç tahammülüm kalmadı.Üst düzey bir makam için, yapılan kavgaların çirkin sonuçlarına, tanık olmaktan nefret ediyorum.İnsanlar içeriğe değil, sadece başlıklara bakar oldular. Benim zamanım ise, başlıklarla uğraşmayacak kadar değerli artık.
Öz'ü istiyorum, ruhumun acelesi var. Pakette şimdi daha da az şeker kaldı.
İnsan onurunu ve gerçekleri savunan, sorumluluktan kaçmayan,başarılarından dolayı şişinmeyen, kendi yanlışlarına gülebilen, vaktinden önce "oldum" demeyen, insan olmayı anlamış insanlarla, yaşamak istiyorum.
Asıl olan, yaşamı değerli kılmış eylemlerinizdir.Yaşamın sert darbelerinden, yumuşak bir ruh ile çıkmayı başarabilmiş ve başkalarının yüreğine dokunabilen insanlarla, olmak istiyorum.
Evet, olgunluğun bana getireceği o doluluğu hissetmek için, acelem var.
Elimde kalan tek bir şekerlemeyi bile, yitirmek istemem.Amacım, sevdiklerim ve vicdanımla, barış içinde ve huzurla dolu olmaktır.Umarım sizin için de aynısı olur, çünkü her hâlükârda yaşlanacaksınız.
İki tane hayatımız var ve ikincisi, sadece bir tane hayatımız olduğunu, anladığımızda başlıyor.”
Hayali bile güzel.

Günün SÖZÜ: “Pes etme, soğuktan donsan da korkudan ölsen de güneş batsa ve rüzgâr sussa da teslim olma lütfen. Halen ateş vardır ruhunda, hayallerin vardır gerçekleşecek, çünkü her gün, yeni bir başlangıçtır, çünkü zamanıdır ve en uygun andır.”
Mario Benedetti