CESUR KALEM

Ayakkabı Kutusundan Baklava Kutusuna…!

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen yolsuzluk soruşturması çerçevesinde bazı CHP’li ilçe belediye başkanları ile Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ve Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman TUTDERE gözaltına alındı. 
Her ikisi de maddi menfaat sağlama ile suçlanıyor.

Gözaltına alınanlardan birisi de Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek… Böcek’e "rüşvet" soruşturması kapsamında eski gelini ile gözaltı yapıldı. Oğlu Gökhan Böcek ise firar… Tahminim odur ki, operasyonu önceden haber almış ve kayışı kırmış! Muhittin Böcek’e yapılan soruşturmayı diğerlerinden ayrı tutmak gerekir. Zira rüşvet soruşturmasını İstanbul değil, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı yürütüyor. Peki, Böcek ve yakınları neyle suçlanıyor?

Böcek, iki ayrı rüşvet soruşturması nedeni ile gözaltına alındı ve tutuklandı. Bunlardan birisi,seçim öncesi 8,5 milyonluk araç giydirme…Diğeri ise oğlu Gökhan Böcek’in eski eşi Zeynep Kerimoğlu’na boşanma karşılığı aldığı 30 milyon değerindeki ev.

Bu konunun doğruluğu MASAK raporları, banka dekontları ve HTS kayıtları da beyanlarla örtüşen şekilde dosyaya yansıdığı anlaşılıyor. Başka bir deyişle, bu paralar belediye ile iş bağlantısı olan Yusuf YADOĞLU isimli kişiden alınmış. Böcek, birinci suçlama için haberim yok, ikincisiiçin ise “borç aldım” diyor.

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in bu paralara ihtiyacı var mı? Antalya kamuoyu bilir ki, onun için bu meblağ çerez parasıdır! Aileden gelen serveti ve sonradan kazanılanları düşünecek olursak, böyle bir hatayı nasıl yaptı anlaşılır gibi değil! Bir kere Allah şaşırtmasın! Ve Allah kimseyi evladı ile sınamasın! 

Gökhan Böcek’in babasının konumunu kullanarak iş insanları ile görüşmeler yaptığı ve çıkar elde ettiği Antalya’da yaşayanlar için bilinmeyen bir denklem değil. Seçim öncesinde aday olabilmek adına CHP Genel Merkezi nezdinde yapılan girişimlerde harcanan paralar da dikkate alındığında Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturmaya konu ettiği meblağ, “devede kulak kalır.”

Muhittin Böcek ile ilgili bir iddia var ki, eğer doğruysa siyasetin ne kadar kokuştuğu ortaya çıkıyor. Gazeteci Osman Diyadin, canlı yayında dikkat çeken bir iddia ortaya attı. Diyadin, “yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklanan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in, tutuklanmadan önce AK Parti’ye geçmek istediğini, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ise bu isteği reddettiğini” söyledi.

Muhittin Böcek, yıllardır belediye başkanlığı yapmış usta bir siyasetçidir. Hiçbir dönemde iktidar ile ters düşmemeye çalışmıştır. Sosyal medyada bile iktidarı çok sert eleştirdiği görülmemiştir.Antalya’da birden semiren ve önemli işler alan “güçlü bir holdingin eski bir AKP’li üst düzey yönetici ile gizli ortaklarından olduğu” iddia edilir ve Antalya’da şehir efsaneleri olarak anlatılır. “Herkese her şey olur, Böcek aradan yırtar” denirdi, bu sefer böyle olmadı. AKP’li bir üst düzey yönetici tarafından AKP’ye pazarlanması an meselesi iken engellendi. Engel işinde Menderes Türel’in parmağı var mıdır? Bilmiyoruz! 

İktidar ya da Muhalefet belediyeleri olsun fark etmiyor. Belediye ve iştiraklerinden alınan ihalelerde iş insanlarından gönüllü veya baskı ve zorlama ile belirli bir miktar para alınması usulden olmuş!Yandaşlara ise “yürü ya kulum” denilerek kapı açılıyor. O da yapılan bu jestin altında kalmayarak üstüne düşeni yapıyor. 

Burada kilit soru şudur: “Alınan paraların nereye gidiyor?”Yüklü miktarlarda alınan bu paralar, bir şekilde usulüne uydurularak belediyeye gelirkaydedilip, halka hizmete mi dönüştürülüyor yoksa bazı şahsi hesaplara mı aktarılıyor?

Belediye yetkililerinin ilgili inşaat yapan firmalardan inşaat ruhsatı ve iskân izinleri karşılığında projelerden taşınmaz talep ettiği, bazı iş sahiplerini taşınmaz vermeye zorladığı, bu kapsamda edinilen taşınmazlardan bir kısmının yakınlarının üzerine yaptırdığı bilinmeyen ya da yeni bir şey değil. Türkiye’de son yıllarda rutin işleme dönüştü! Hatta bazı imtiyazlı kişilere açıktan iş yaptırılarak şirketlerine ödeme bile yapılıyor.Bu işi usulüne uygun olarak en iyi şekilde yapan da iktidar ve iktidarın belediyeleridir. 

Bazı CHP’li belediyeler; kendilerine rahat verilmeyeceğini bilmeleri, “yoğurdu üfleyerek yemeleri” gerekirken aynı çarkın içerisine giriverdiler. Ne oldu? “Ayakkabı kutularının” yerini “baklava kutuları” aldı. Yanlış aday ve yanlış kararlar ile milletin umudu yine heba edildi. Dürüst sosyal belediyecilik nerede kaldı? Allah’tan Mansur Yavaş gibi bazı Başkanlar var da zevahiri kurtarıyor. İyi bir belediyecilik ile iktidara yürümek içten bile değildi.

Sonuç olarak; Yolsuzluğun ve rüşvetin üzerine elbette gidilmelidir. Suçu kim işlerse işlesin, yargı önünde hesap vermesi, hukuk devletinin gereğidir. Lakin bu “operasyon dalgaları” nedense sadece muhalif partilerine vuruyor. Geçmişte hakkında yüzlerce “yolsuzluk iddiası olanlar” hakkında da dava açılması gerekmez mi? Örneğin; Mansur Yavaş’ın delillere ve müfettiş raporlarına dayanan Melih Gökçek hakkında hazırladığı dosya neden soruşturma konusu yapılmıyor?
Adaletin terazisi herkesi eşit olarak tartmalıdır. Yargının siyasete alet edilmesi ve bundan siyasi kazanç sağlanması bir ülke için en büyük felakettir. Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan’ın dediği gibi “Ayakkabı kutusundan ayakkabı, baklava kutusundan gerçekten baklava çıktığı bir Türkiye’yi inşa etmek zorundayız."
Özellikle belirtmek isterim ki; yine "at izine it izi karıştı." Herkes aynı torbaya atılınca işin içinden çıkılmaz hale geliyor. Ve siyaseten algı operasyonları ile itibarsızlaştırılmak istenen yöneticiler ile suça bulaşmış ve yozlaşmış olanları ayırt etmek gittikçe zorlaşıyor. Kamuoyu haksızlık ve hukuksuzluklara karşı çıktığını zannederken yozlaşmış siyasetçileri de savunmak zorunda bırakılıyor ve bu millet bunu hak etmiyor. 

Peki çare nedir? 

Çare, yargının bağımsız ve tarafsız olmasıdır. Yargının görevini yerine getirirken baskılara ve müdahalelere karşı anayasanın güvencesi altında korunması ve milletin yargıya güvenmesi gerekir.  

GÜNÜN SÖZÜ: "Ey Oğul,
Unutma ki yüksekte yer tutanlar aşağıdakiler kadar emniyette değildir!''
Edebali

 

Yayın Tarihi
09.07.2025
Bu makale 684 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Çok güzel bir şekilde değerlendirme yapmışsınız. Özellikle Antalya konusunda bilmediklerimizi aktarmışsınız. Teşekkürler

Mehmet GÜL 10.07.2025

Kalemine ,yüreğine sağlık sevgili Ali. Güzel bilgiler ,değerlendirmen ve yorumun da çok doğru. Hukuk devleti olmak,hukukun herkese eşit uygulandığını görmek dileğiyle.

Adem Demir 10.07.2025

Yazara Ait Diğer Makaleler

ÇOK OKUNAN

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!