Herkes kendini ifade etme derdinde

Tüzel ya da özel kişi olsun, herkesin kendini ifade etme gayesi var. Kaygı boyutunda da olsa ihtiyaç da olsa bu istek söz konusu… Bu konuyu biraz eşelediğimiz zaman iletişime olan ihtiyacın kaçınılmazlığı ile karşılaşıyoruz. Üstelik işin içine insanoğlunun ön yargılarına sıkı sıkı tutunup üzerine dijital ortamın dahi yetersiz gelebileceği uzunlukta senaryolar yazma yetisi de girince…

 

Aslında herkes kendinden bir süreliğine çıkıp, karşıdaki kişiyi anlamaya çalışsa belki bu kadar kaosa da gerek kalmayacak. İşime yaramayan bilgiyi taşımanın manası yok, diyenlerdenim ama görüyorum ki insanların hangi bilgiye ihtiyacı olup olmadığına karar vermesi de öyle basit bir konu değil. İnsanlar karşınıza geçip ne olduğu hakkında fikri olmaktan öteye gitmeyen konularda size brifing vermeye çalışıyor. Siz görüyorsunuz, cahil hem de kör cahil. Keşke o da birazcık düşünebilse; acaba ben bu konuda tartışmak için yeterli bilgi düzeyine sahip miyim(?)… E, böyle durumlarda cehaleti fark edenin olgunluk göstermesi ve mevzu kısa kesmesi gerekiyor. Öyle ya herkes hazır olduğu düzeyde bilebilir, öğrenebilir. Herkes için de kendinizi paralayamazsınız.

 

Herşeyi bilebilmemize olanak yok. Dolayısı ile kendini ifade etme ihtiyacı çok normal de… Öğrenciler arasında dönen bir laf vardır ya “okumuyorsan tartışmayalım” şeklinde, bunu da hatırlamak lazım. Sağdan soldan duyduğun, geleneksel yöntemlerle edindiğin bilgiler işine çok yarayabileceği gibi başına bela da olabilir. Bilgi canlı bir organizma; yenileniyor, değişiyor, gelişiyor… Doğduğu zamana takılı kalırsak, işimiz zor demektir.

 

İşin felsefi tarafında, çok bilen hiç konuşmaz inancı vardır da konuyu o tarafa taşıyınca iletişim kurabilmek daha bir güçleşiyor. Çünkü bu felsefe doğrultusunda konuşmayanlar ile söyleyecek lafı olmayanların ayırımını yapmak basit değil. O felsefeye haiz olmak da sıradan bir durum değil.

 

Kişilerin kendini ifade etme anlatma çabası olağan. Çünkü anlattıklarınız, anlaşılanlarla sınırlı ve siz mümkün olduğunca doğruya yakın olsun istiyorsunuz. Çünkü objektif bakış açıları size hedefe götürebilecek genişlikte değil. Çünkü, çünkü, çünkü… Lakin, ne anlatacağınızı ve nasıl anlatacağınızı da bilmeniz gerekiyor. Ayrıca siz, anlattıklarınızı büyük bir cesaret örneği olarak değerlendirirken, karşı taraf için bu cahil cesareti olmaktan öteye gitmeyebilir.

Yayın Tarihi
25.06.2010
Bu makale 4761 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!