BİRAZ FELSEFE
Tanrı,
Tabiat düzenini kurduktan sonra, tabiata bir şey değiştiremezdi.
Tabiat düzenini devam ettirmek hakim bir prensiptir,
Bu düzen değişmez.
Güneş doğudan doğar, batıdan batar.
Hep dört mevsim vardır.
Bu değişmez bir prensiptir..
Bu durum Tanrı bilgeliği olmalı.
Tanrı iyiliktir, herşey iyiliğe göre tanzim edilir.
Tanrı,
Terazisiz arsınsız iyiliktir.
Tanrı’yı bir kudret sonsuzluğu olarak,
Anlamakta mümkün.
Böyle anladığımız zaman Tanrı’yı
Pasif ve şartsız bir itaat gerekir.
Acaba Tanrı aşk mı?
Aşk’sa Tanrı böyle algılanıyorsa!
İNSAN,
Tanrı aşkına kendini canlı bomba yapabiliyor,
Tanrısına kendisini adıyor.
Kendi beyninde telkinle mutlak bilgi oluşmuş
Mutlak doğru, Tanrıdır.
Onun için,
Herşey Tanrı’dandır.
İyilik, kötülük, şer.
Kaç yaşında ölürse, o yaşta dirilirmiş
Öbür alemde.
Bir şeyhin şartlandırması bu.
Onun için “İşid” militanı parçalanan vücudunda
Parçalanmasını istemediği yegane uzvu
Cinsel organı.
Onu çelik korumaya alarak patlatıyor kendini.
Bu güç, yani Tanrısal güç.
İnsanın, dünyada teşkilatlanmasına
Varlığının devam etmesine,
Engel olmamalı…
Tarih boyunca da olmadı da zaten.
İnsanoğlu dünyadaki yıkımlarını
Tanrı’ya yükleyiverdi
Hep.
Büyük yıkımlarına Tanrısal mucize dedi.
Nuh Tufanı Lud kavmi,
Ebabil kuşları efsaneleri gibi.
Bunlar Tanrı tarafından insanlara ceza olarak vuku bulan hadiseler olarak telkin edildi
Hep.
Tanrı tabiat düzenini kurduktan sonra,
Onu insanlara kızarak değiştirmez.
Tanrı iyilik olduğuna göre,
Herşeyi iyiliğin en üstün görüntüsü olarak belirleyecektir.
Tanrı, yarattığı eseriyle en büyük akıldır.
Tanrı’ya yarattığı eseriyle ulaşlır.
Dekarta göre( Descartes)
Tanrı,
“Yıldızları, evreni terazi ile düzenleyen akıl ve kuvvet değildir.
Ateist olmayan batılı filozoflar Tanrı’yı, ”Terazisiz arşınsız bir iyiliktir” diye tanımlarlar.
Yaşatmak için dünyayı bağışlamıştır yaratıklarına.
Vazife ve iyilik Tanrının zatidir.
“Gözlerimi kapar, vazifemi yaparım”
Demiş Ziya Gökalp.
Asıl olan vazife ve iyiktir,
İyilikle kalın.