İslam Dü,nyasında Felsefi Gelişim
Türkistan coğrafyasında 8-15 yüzyıllar arasında Türk, Fars ,Arap düşünce sistemlerinin senteziyle, kendi akıllarıyla düşünen ,Tanrıyı ve varlığı akılla açıklamaya çalışan düşünürler yetişmiştir. Farabi, İbn-i Sina,Biruni,El-Hasen,İbn-i Tufeyl, El. Kindi, İbn-i Rüşt, Ömer Hayyam, Cordobalı İbn-i Meymum (1135- 1204), İbn-i Haldun gibi, aklı ve bilimi öne çıkaran bilim insanları yetişti. Aristo geleneğini devam ettiren bu felsefeye katkı sunan düşünürlerdir. Kendi aralarında düşünce farklılıkları vardır. El-Kindi, dinlerdeki gibi yoktan var etmeyi akılla izaha çalışır. Farabi ve İbn-i Sina, Evren ,Tanrısal varlığın giderek genişleme ve yayılması ile oluşur görüşünü savunurlar. Bazıları akıl ile dinin uzlaşabileceği görüşünü savunurlar.Biruni bunlardandır. Bu düşünürler ne kadar aklı öne çıkarsalar da ,Bu düşünürlerden dört yüz yıl sonra , İbn.i Haldun gibileri dini doğmaların etkilerinde akıl yürütmüşlerdir. İbn.i Haldun peygamber mucizelerine ve Vahiye inanır. O’na göre ; ‘’Tanrı Doğru yola ulaştırandır.’’(Mektubat çilt.1.sf.136.) Bu dini algı Hayyam düşüncesi ile uyuşmaz.
Ben bir günahkar kul isem, senin rızan nerede?
Gönlüm kararmış ise senin ziyan nerde?
Alışveriş olmaz mı, ibadete karşılık?
Bize cennet verirsen, lütfu atan nerde ? (Necmi Tarkan.( Rubailer.sf.46)
Öldürmekte yaşatmakta senin işin;
Bu dünyayı gönlünce düzenleyen sensin.
Ben kötüyüm diyelim, kimde kabahat?
Beni böyle yaratan sen değil misin?.
Ben kadehten çekmem artık elimi,
Tutmam senin kitabını minberini.
Sen kuru bir sofrasın, ben genç bir sapık:
Cehennemde sen mi yanarsın, Ben mi? (Mehmet Türkçetin.Rubailer Hayyam.sf.34.)
Hayyam düşünürlüğü ve filozofluğu yanında matematikçi ve astronomdur. Büyük Selçuklu Sultanı Melih Şah’ın desteğini görmüştür. İbn.i Haldun’nun Evrene bakışı Hayyam’ın bakışından çok uzaktır.
İbn.i Haldun şöyle düşünüyor . ‘’Bilesin ki, eksiği olmayan Tanrı , insanlar içinden kişiler seçmiştir. Bunları kendi seslenişleriyle diğer insanlara üstün kıldı. Bu kişileri kendisini tanıyacak özelikte yarattı. Kendisiyle kulları arasında aracı yaptı. Bu kişiler mümin kullara kazançlı olmanın yollarını öğretirler. Doğru yolu bulma tutkusunu verirler. Tanrı kullarının ateşten kurtulmalarını sağlayacak tedbirler alırlar. Onlara, kurtulabilecekleri yolu gösterirler. Tanrı’nın seçtiği bu kişilere, verdikleri arasında birtakım bilgilerde var. Bunların dilleriyle dile getirdikleri olağanüstü türden bilgiler. İnsan oğlundan saklı ‘’Bilinmeyene’ ’ilişkin ve Tanrıdan başkası için öğrenme yolu bulunmayan bilgilerdir bu bilgiler. Bu bilgileri Tanrının istediği kişiler bilirler. Bu bilgiler o kişilere Tanrı tarafından öğretilir.’’ Mektubaat.sf.234)
Bu bakış bilimsel bakış değil. Bir teolog görüşü kabul edilebilir. Kilise babalarıda Ruhul Kudüs yani teslis imani algısına bilimsel ve felsefi kılıflar için çok ter döktüler amma olmadı. Sonuçta reform ve Rönesans ve çağdaş felsefe doğdu.
‘’ Arapça felsefe yazan ilk kişi ve kendisi Arap olan ilk dikkatte değer filozof El. Kindi (öl.873) dir.Plotinos’un Enneadlar kitabını Arapçaya çevirdi. 830 yılında Hint matematik ve astronomi birikimlerini El. Harezmî çevirdi. Hint sayılarını batı ilk defa bu çevrilerden öğrendi.(B.Russel çilt.1.sf.209.)
Urfa’da Nesturiler bir felsefe okulu açmışlardı. Roma imparatoru Zenon bu okulu 481 yılında kapattı. Bunun üzerine bu okulun bilginleri İran’a gitti, çalışmalarını İran’da sürdürdüler. Aristo mantığı ve metafiziğini İran’da tanıttılar. Böylece İran’da yeni düşünürler oluştu. Fakat bu düşünürler analitik ve sistematik değil, ansiklopediktirler. Felsefenin yanı sıra Simya ve astrolojiyle ilgilendiler. Yobaz ahali onlara kuşku ile baktı. Fikirlerini özgür düşünceli hükümdarlara borçludurlar.(B.Russel.sf.211.)
B.Rusell’e göre İbn-i Sina;Galenos’a çok az şey eklemiş olmasına rağmen, felsefeden çok daha fazla tıp alanında ünlüydü.Onikinci yüzyıldan on yedinci yüzyıla kadar Avrupa’da kitapları bir tıp kılavuzu olarak kullanıldı. Azizlere yakışır bir karakteri yoktu, aslında şarap ve kadın tutkusu vardı. Sünniler için kuşkulu birisiydi. Tıbbı becerisinden dolayı hükümdarların dostluğunu kazandı. Paralı Türk askerlerinin düşmanlığı nedeniyle bazen başı belaya girdi.Kaçtı.Yakalandı.Hapislere girdi. Teologların düşmanlığı nedeniyle doğuda nerde ise bilinmeyen, amma Latince çevirileri batıda etkili olan bir ansiklopedinin yazarıydı. Psikolojisinin ampirik bir eğilimi vardır. Felsefesi Müslüman öncüllere göre Aristo’ya yakındır. Daha az Platoncudur.İbn-i Sina, Düşünce formlarda genelliği getirir. ’dedi. Örnek; Tanrı kedileri yaratmaya karar verir. Bu durum Tanrıda kedi düşüncesinin olamasını gerektirir. Bu bakımdan tikel kedilerden öncedir. Genellikler doğal nesnelerde şeylerin içindedir. Kediler yaratılınca kedilik her kedinin içindedir.Genelikler bizim düşüncemizde şeylerden sonradır. Birçok kedi gördüğümüz zaman birbirlerine benzerliklerini fark ederiz. Ve genel kedi düşüncesine ulaşırız. (B.Russel.sf.212)
B.Russel göre orta Çağda gelişen Arap felsefesi özgün bir felsefe değildir. Arap düşünürler Aristo ve Eflatun yorumcusudurlar. Teorik konularda teorik kurgusal düşünce kapasitesi gösteremediler.(Aynı eser sf.216) Bende aynı kanaati taşıyorum.
Orta çağ boyunca Tek Tanrılı dinlerde Aristo üstat kabul edilmiştir. Eflatun düşüncesi dinlerde tasavvufu oluşturmuştur. Orta çağ boyunca Demoklid okunsaydı belki insanlık 1200 yıl daha ileriye gitmiş olacaktı kim Bilir. Eflatun maddeci ve atomcu olan Demoklid ’in tüm eserlerini satın alıp yakmayı düşünmüştür.Demoklid’e göre .evrenin hiçbir amacı yoktur. Evren atomdur. Her şey atomdur. Atomlar birleştiklerinde çok değişik nitelikte varlıklar oluştururlar. Renk ve kokularıyla, fakat atomlar renksizdir..
Ruhta atomlardan yapılıdır. Ruh atomlarından bazıları gövdeyi terk ettiği zaman insan Uyur. Ruh atomlarının hepsi bedeni terk ederse insan ölür. Öbür dünya yoktur. Ruh atomlarının ne aklı nede duygusu vardır. Amma atomlar birleşince akıl ve duygu doğar. Dünyanın inçe atomlardan bir ruhu vardır. Ruh atomlarınının artıklarından Tanrılar oluşur. Evrendeki her şey gibi Tanrılarda zorunluluk yasasına tabidir. Tanrılarda insana benzerler. Onlar gibi maddeden oluşmuşlardır. İnsanlar gibi yer içer ve yaşarlar. Çok güçlüdürler Yunanca konuşurlar. Gökte yaşarlar insanlar gibi ölürler. Evrende kimseye ayrıcalık yoktur (.Bilim ve Gelecek sayı.56. Şükrü Günbulut .)
Türk’ün çoğunluğunun inandığı Tanrı’nın Arapça konuşması gerçeğinin derinliği var.
İbn.i Sina çağının düşünürleri Demoklid’i bilmiyorlardı. Fakat var olan şey hakkında düşünce üretebiliyorlardı.
Gelecek yazı. İbn.i Sina’nın Felsefi Fikirleri.
rKAYNAKLAR
- Vera Aleksyeuna Smirnova Doğunun Bilim Güneşi İbn-i Sina, CevirenArdıhan Korkmaz; Etkin yayınları 2016, ANKARA
- Annemarıe Schımmel çeviri. Şebnep Andaç İslamın Kısa Tarihi AlfaYayınları. Basım 2019, İstanbul.
- Ernest VonAster ‘in Ders notları Felsefe Tarihi.Derleyen .Vural Okur. Sentez yayınları, 2.baskı 2018.Bursa.
- Alfered Weber çeviri. H.VehbiEralp.Felsefe Tarihi. Sosyal Yayınlar.beşinçi basım1998, İstanbul.
Michael.H.Hart..çeviri. Mehmet Harmancı.Sabah kitaplar .İstanbul.1993.ı.basım.
- İbn.i Sina Metafizik litera yayıncılık
- İlhan Arsel Arap Milliyetçiliği ve Türkler.. Remzi Kitapevi, birinci basım 1997, İstanbul.
- Prof.dr.Zekeriya Beyaz Türkistanda Müslüman olan IlkTürk Hükümdarları, T.D.A.V.yayını İstanbul, 1988.
- Biruni çeviri; Kıvameddin Burslan Tahkiki Ma lil Hind. T.T.Kurumu, Ankara 201
- Jean -Paul Roux, Çeviri. Galip Üstün Türklerin Tarihi, Milliyet Yayınları, İstanbul, 1995.
- Gılberto Sacerdotı çeviri Zuhal Yılmaz Kurban ve Egemenlik Dost Yayınları.2007 Ankara
11-İslam Uygarlığına Tarihsel Bakış. Teori Dergisi.sayı.377.
12-C.Northcote Parkınson. Çeviren. Mehmet Harmancı. Siyasal Düşüncenin Evrimi. Remzi kitapevi. Ankara cad.İstanbul.1984.2.baskı.
13-Max Beer.Çeviri.Hüseyin Turhan. Sosyalizm ve Sosyal Mücadeleler Tarihi.Dorlion Yayınları.2017.Ankara.
14.Bertrand Russel. Çeviri. Ahmet Fethi. Batı Felsefe Tarihi.çilt.1.2.3.Alfa basım Yayım.İstanbul.2017.3.Basım.
15 Şükrü Günbulut .Bilim ve Geleçek.sayı 56.İstanbul.
16-İbn-i Haldun. Çeviri. Turan Dursun. Mukaddime cilt .1. Onur yayınları.1977.1.basım.Ankara.
17-Necmi Tarkan. Ömer Hayyam Rubaileri. Güney matbuacılık.1949.Ankara.
18-Prof.dr.Ahmet Yaşar Ocak. Bilim ve ütopya.sayı.191. 2010.İstanbul
19.Cahit Öztelli. Yunus Emre Divanı. Milliyet yayınları.1971.birinci basım. İstanbul
20.Mehmet Türk Çetin.Hayyam.Rubailer.Düş ülkesi yayınları.