Yerel Basın Dedikleri!

Türk Basını’nın yerel sesi olan, dününden bugününe geldiği anlamlı süreçte üstlendiği görev ile, verdiği ses ve hizmet ile, toplumun sesi kulağı ve nabzı konumundaki o kutsal süreçte kentlilik bilinci ile hizmet eden kitlelere ve o kitlelere verdiği mesajlarla meşale olan, önderlik yapan ve bu meşakkatli yolda tek amacı toplumların mutluluğuna destek olmak olan YEREL BASIN’ın temsilcileriyiz biz.
Adımız gereği kent içerisinde olup bitenleri bu kentliye aktarmak, bu kentin sorunlarını yetkililere iletmek ve bu doğrultuda meslektaşlarımız ile işbirliği içerisinde bulunarak kent yöneticilerinin sesi ve nefesi olmak, onların hizmetlerini, bu kentin sorunlarını yine bu kentte yaşayanlara aktarmak tek amacımız.
Bu kentin sesi ve nefesi olmak, bu kentin sorunlarını çözme yolunda yardımcı olmak, yetkilileri uyarmak, çok sesliliğimizi bir kulvarda birleştirerek tek yürek, tek yumruk olmak ve bu yolda ilerleyerek güçlü olmak.
Yıllardır yazılır çizilir, söylenir, ancak hayata geçebilme yolunda çok şey yapılmaz. Yerel Basının yaşama yolundaki tek kaynağı olan İlan ve Reklam pastasına bir mum yakabilmek için bu kentte yaşıyor olmak şart değil. Reklam servisleri köklü ve yaygın basını sürekli takip ederek hem reklamlarından faydalandırıyorlar, hem de haber akışını sağlıklı şekilde koordine ederek bu alışverişte pay sahibi oluyorlar.
Bizler her kurumun, her kuruluşun haberine geniş yelpazeyle yer veriyoruz ve onların kazançlarına destek oluyoruz. Bu kazancı ve iş kollarını kitlelere duyurma yönünde görevimizi yapıyoruz. Kurumlar ve kuruluşlar da zaman zaman reklamlarla bizleri takviye ederek bu alışverişteki düzeneği gerçekleştiriyorlar. Yani bir anlamda aramızdaki paslaşma her zaman seviyeli bir şekilde oluşuyor ve bu birliktelikten mutlu yüzler doğuyor.
Bu ülkenin her kasabasında, ilçesinde ve ilinde yerel basın olmuştur ve bundan sonra da olacaktır. Eski bir makinede günlük veya haftalık gazetesini basan, toparladığı haberlere yüreğini vererek, duygularını katarak okuyucularına bunu aktaran, bu görev aşkıyla gecesini gündüzüne katan ve karşılığında yeni bir gazete çıkarma şevki isteyen basın emekçilerinin bu kutsal göreve ne kadar âşık olduklarını, bu uğurda nelerden vazgeçtiklerini yazmayacağım burada.
Burada yazacağım tek şey şu. Bu kentin yaşayanlarına, bu kentin ekmeğini yiyenlerine ve bu kentin suyunu içenlerine suyum. Şöyle bakın çevrenize ve hangi yerel gazeteyi okuduğunuzu kendinize sorun. Sizlere bu hizmeti veren yerel gazetelere ne kadar katkı verdiğinizi sorgulayın. Abonelik nedir, reklam vermek nedir ve yerel basına destek nedir! Bütün bunları şöyle bir değerlendirin kendi içinizde.
Bu kutsal görevin neferleri olan bizler, her kasabada, her ilçede ve her şehirde kamu görevi yapan biz gazeteciler yerel olmaktan gurur duyuyoruz. Ulusal basınla aynı hizmeti verdiğimiz halde değer bulamamaktan tek şikâyetimiz. Hem ilanda, hem reklamda başrol istemiyoruz. Kendi tekerimizi çevirecek kadar gücümüz olsun, başka şey istemiyoruz. Ulusal gazetelerin olduğu stantlarda sizlere her sabah gülümsüyoruz, ancak bizleri görmüyorsunuz. Diğer gazetelere verdiğiniz kıymeti neden bizlere, sizin sesiniz olan o gazetelere göstermiyorsunuz!
Biz bu kentin ışığı, bu kentin yazgısıyız. Bu kenti güzelleştirmede, sorunlarını çözmede, aksaklıklarını gidermede dün olduğu gibi bugün de görevimizin başındayız ve bu kutsal görevi yerine getirdiğimiz için çok mutluyuz. Sizler de bizlere destek olun ki, bu beraberlik mutlulukla pekişsin.
Sizin sesiniz, sizin nefesiniz olmak harika bir duygu.
Bunu böyle biliniz.
Sevgi, sağlık ve mutlulukla…