Burası Kalekapısı, bu utanç bize yeter mi?

Antalya'da özellikle kıyı bandını takip eden güzergâhlarda, falez kıyılarında ve Büyükşehir ve alt kademe belediyelerinin büyük bir çaba göstererek düzenlediği yürüyüş alanlarında renkli görüntüler yaşanmaya başladı. Günün erken saatlerinde yürüyüş yapan, ‘sağlıklı yaşam için spor yapalım' felsefesinden yola çıkarak bu güzergâhlarda uzun süre yol yürüyen, spor yapan insanlar bu olumlu görüntüleri sergilerken bunları yok eden bazı olumsuz görüntülerin de şikâyetçisi oluveriyor insanlar bir anda.
Ben de her sabah Lara bölgesinde bulunan evimden erken saatlerde çıkar, uzun süre yürüyüş   yaparım. Yazları deniz, kışları da yürüyüş ideal sağlık için birebir bir spor benim için. Benim de dikkatimi çeken olumsuz görüntüleri sizlerle paylaşmak istedim bu haftaki yazımda.
Eski Lara yolunun bir bölümü ile, Gençlik Parkı civarı maalesef mezbelelik bir halde. Belediyenin büyük emekler vererek insanların kullanımına açtığı bu bölgede çöken yollar yağan yağmurlarla birlikte adeta dere yatağına dönüşmüş. Bordür taşlarının her biri bir yöne dağılmış, ayrı bir yerlere fırlayarak yol kenarından geçen araçlar için de büyük tehlike oluşturmakta. Çevrenin büyük bölümünde çöp bidonları olmasına karşın bu bölge yine insanlarımız tarafından darmadağın bir halde ve bakımsızlık bu bölgenin en büyük ayıbı.
Bu bölgede dikkatimi çeken bir başka konu Büyükşehir'e ait güvenlik kulübesindeki görevlilerin neyi beklediklerini çok merak ediyorum. Günün büyük bir bölümünde burada görev yapan güvenlikçilerin ne yaptığının yanıtını doğrusu bekliyorum.
Öte yandan şelalelerin denize döküldüğü bu bölgeye her gün yüzlerce turistin uğradığını ve bu çirkin görüntülerle karşılaşmaları gerçekten hoş değil. Bu görüntülerin Antalya gibi dünyanın gözbebeği bir ile yakışmadığını da sanırım söylemeliyim.
NE OLACAK BU HALİN HALİ!?
‘Türkiye'nin sebze ambarı' olarak adlandırılan ve Türkiye'nin sebze ve meyve ihtiyacının % 70'inin karşılandığı Antalya Hali'nin hali gerçekten içler acısı.
Hal esnafı uzun süredir bakımsız kalan bu bölgeden son derece şikâyetçi. Adeta kaderine terk edilen bu bölgenin esnafı köstebek yuvasına dönüşmüş yolları, başıboş gezen köpekleri ve güvenlikten eser kalmayan işyerlerini anlata anlata bitiremiyorlar artık. Ne zaman bu bölgeye gitsem kendi gözlerimle onların bu şikâyetlerine şahit oluyor, yetkililerin buradan dikkatini çekmeyi vatandaşlık görevim olarak görüyorum. İlgililerin bu bölgeye üvey evlat muamelesi yapmalarına artık bir son vermelerini bekliyorum.
KALEKAPISINI HAVADAN GÖRDÜNÜZ MÜ?


Hep merak etmişimdir. Kale kapı bölgesini oluşturan yerleşim birimlerinin aşağıdan güzergâhının aksine yukarıdan izlenişi nasıl diye? Bu bölgenin günden güne gelişen ve değişen yüzünü sürekli izleyen biri olarak dün balkonda hava alırken ufkumun alabildiği kadar derinden baktım Kale kapısına. Gördüklerim beni bir kez daha utandırdı, bu bölgede konuşlanan işyerlerinin üzerindeki olumsuz manzaralar karşısında hemen bunları resimlettim. Yazı İşleri Müdürüm Kubilay'a aynen şöyle dedim; ‘Hemen manşete çekin bu olumsuzluğu'. Kubilay ise; ‘Olur mu patron. Bu tam senlik bir konu' deyince bunu hem sizlerle, hem de konuyla ilgilenmesini istediğim yetkililerle paylaşmak istedim.
Resimlerde de göreceksiniz ki bu bölgenin üstü tam bir mezbelelik. Birkaç kareye sığdıramayacağımız bu olumsuzlukları size anlatmaya da pek gerek görmüyorum. Uzun uzadıya sizlerin vaktini alacak da değilim, ancak vaktiniz olursa, bu olumsuz görüntüleri izlemeye zamanınız olursa çıkın 3-5 katlı bir binanın üzerine izleyin ve doğruyu kendi gözlerinizle görün, bu olumsuzluğa birebir şahit olun.
Klima motorlarının, çanak antenlerin, ıvır zıvırların yığıldığı işyerlerinin üst katlarının birçoğunda da jeneratörler konuşlanmış. Bunlar yetmiyormuşçasına insanlar kullanmadığı ne varsa, atmaya kıyamadığı ne bulunuyorsa buralara yığmışlar ve bu kötü görüntülerin asla farkında olmadan yığmaya devam ediyorlar.

 

Yerleşim alanlarının üzerinde atıl bir durumda bulunan bu öteberinin çirkinliğe dönüştüğünü biliyoruz. Ancak bu çirkinliklerin yok edilmesinden önce vatandaş, sonra bu bölgede görev yapan belediyeler sorumlu. Bir bildiri hazırlayarak tüm işyerlerine uyarı mahiyetinde ve işyerlerinin üstlerinin temizlenmesi konusunda mini bir zaman verilebilir. Düzenlenmesi yolunda bu sistem işe yaramaz ise cezai müeyyide uygulanarak bu olumsuzluğa son verilebilir.
Sevgi, sağlık ve mutlulukla…

Yayın Tarihi
17.12.2010
Bu makale 4781 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Kayıtlı Yorumlar
Sayın Ekrem Şen; Cımhuriyet Meydanına ne kadar turist iniyor yılda. Hepsi bu meydandan Kaleiçini seyretmek için küçücük köşeden aşağıya bakıyorlar. Hiç oradan aşağıdaki mezbereliğe sayın yetkililer baktılar mı? Kaleiçinin döküntü çatılı binaları üzerlerine naylon çekilmiş bahçeleri çöp içinde turisti yüzyıllık tarihi ile utanarak karşılıyor. Bu ayıp hepimizin ayıbı. Gazeteciler cemiyeti olarak bari çöp temizleme kampanyası yapalım isterseniz.

Turgay ALP 17.12.2010

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!