75. Yıl Cumhuriyet Lisesindeki Genç Yazarlar

Gazetemizin Sanat Sahifesinde okumuşsunuzdur. İlköğretim ve Lise öğrencilerinin yürek sesi oluruz sayfalarımızda. Onların bakışlarını, düşüncelerini ve ufkunu satırlara nasıl aktardığına, topluma verdikleri mesajlara ve küçücük kalplerindeki yaşam aşklarına açarız sahifelerimizi sonuna kadar ve şöyle deriz; ‘Sizler bu toplumun sesi olacaksınız ve bizler sizlerle hep gurur duyacağız'…
75. Yıl Cumhuriyet Lisesi Edebiyat Öğretmeni Zekeriya Ekinci hem edebiyata, hem gazeteciliğe ve dolayısı ile sanata eğimli, çok sevdiğim bir dostum. Her hafta heyecanla gazetenin kapısını çalışını ve personelimizle ayaküstü yaptığı hararetli konuşmalarını dinlerim odamdan ve kalkarak yanlarına gelirim o sohbete katılmak için. Büyük bir titizlikle ve incelikle, hataya meydan vermeden hangi yazının nerede olması gerektiğini, hangi öğrencinin şiirinin veya öyküsünün aşama kaydettiğini, zaman kavramı kollamadan onlara yazması gerektiğini anlatır aynı heyecanla. Yapmak istediklerini, kültür sanat aktivitelerini ve gündemde neler olduğunu sıralayıverir.
Onun bu heyecanını çok iyi bildiğim için sırtını sıvazlayarak; ‘Zekeriyacım, ilk günkü heyecanın hala duruyor. Bu sanat aşkı sende inanılmaz bir tutku' diyerek onu espriyle karışık ödüllendiririm ve bu ince espriye gülüşürüz hep birlikte. Dün 75. Yıl Cumhuriyet Lisesi'nin konuğuyduk. Sayfalarımızı onlara açmanın ödülünü aldık, onlarla tek yürek olmanın onurunu duyduk.
Sanat Editörüm Selahattin Yetgin ile birlikte okula gittiğimiz andan itibaren dünkü o dondurucu soğuğa karşın ısınıverdik. Okul Müdürü Bekir Motor ve Edebiyat Öğretmeni Zekeriya Ekinci karşıladı bizi. Onun güler yüzüyle ve kararlılık yansıyan tavırlarıyla odasına geçtik. Okul öğrencileri ve Edebiyat öğretmenleri ile geniş soluklu bir sohbete koyulduk. Öğrencilerin odaya gelişlerine dek sanat konuştuk, onların edebiyat uğraşını dile getirdik.
Mevlana'nın veciz bir sözüyle teşekkürüne yanıt verdim Okul Müdürü Bekir Motor'a. ‘Şöyle diyordu Mevlana; ‘Biriktirerek değil, paylaşarak zengin olabilirsiniz'. O veciz sözün güne yakışan anlamıydı aslında buluşmamızın nedeni. Liseli genç çocuklarımızın sayfalarımızdaki varlığı ve onlara sunduğumuz imkân sanata ve kültüre koyduğumuz katkıydı ve bizler bunu onlarla paylaşarak gönlümüzü besliyorduk.
Okul Müdürü'nün bize sunduğu güne özgü plaketi alırken gözlerim dolu dolu oldu. Onların bu jesti ekibim adına beni hayli mutlu etti ve öğrencilere hitaben yaptığım konuşmada da duygu dolu anlar yaşadım. Onlara özetle; ‘Sizler bu toplumun sesi, kulağı ve gözü olacaksınız. Cesur, kararlı ve atak tavrınızla sağlam bir toplumun temelleri olacaksınız. Yazmak sizi hedefinize götüren, okumak da bu yaşamı anlamaya yeten etkenlerdir. Asla vazgeçmeyin ve müdürünüzün ve hocanızın size sunduğu bu olanakları iyi kullanın. Bizler gazete olarak her zaman sizlerin yanında olacağız ve yaptıklarınızı gururla takip edeceğiz' dedim.

Zekeriya hocamın sanatsal etkinliklerini her zaman takdirle karşılıyorum. Sinema Kulübü kurduğunu ve ödüllü sinema aktiviteleri düzenlediğini biliyorum. Okul yöneticileriyle öğrencilerini kaynaştıran bu aktiviteler bana göre birey ve toplum olma yönünde önemli şeyler. O heyecanı dilerim her okulun yönetimi ve öğretmenleri içerisinde hisseder ve bizler de onların bu kutsal emeklerine desteğimizi her zaman devam ettiririz. Nice yetenekli öğrencinin eserlerini okudukça, onların kültürel aşamalarını izledikçe gururum yüzlere binlere katlanıyor. Ne mutlu bu uğurda yürek teri akıtanlara, ne mutlu bu kutsal göreve ışık tutanlara…
Sevgi, saygı ve dostlukla.