Bozuk Yoğurt Rezaleti!..

Bakkalların yerini marketler ve süper marketler alınca doğal olarak da alternatiflerimizin adresi çoğaldı. Eskiden, “Yaz Tahtaya, Al Gelecek Aya” yapar, aybaşına kadar alışverişlerimizi deftere yazdırırdık. 1 Kg şeker, yarım kg pirinç, tuz, 1 paket çay, ekmek, peynir, zeytin devri kapanmadı elbet, ancak şimdi her adım başı sözünü ettiğimiz marketler ve biz biri olmazsa diğeri, hangisi kaliteli, hangi market ürünlerinde kampanya uyguluyorsa, indirim var ise onu tercih ediyor, onun reyonlarında dolaşıyoruz.
Yahudilerin akıllıca işlerinden biri bu tür marketleri hayatımıza sokmak. İhtiyaçlarımızdan öte, gereksinimlerimizden apayrı, ihtiyacımız olmayan şeyleri de dolduruyoruz sepetimize. Hele ki aç isek, yemek yememişsek o büyük alışveriş tezgâhlarında, binbir çeşit ürünle bizlere, nefsimize gülümseyen, “Al beni, beni de koy sepete” dercesine bizleri tahrik eden o devasa albenilerle yaşantımıza farklı çeşniler, sözüm ona mutluluklar katıyoruz.
Yaşamın getirilerine göğüs germek hepimizin ortak kaygısı. Onunla bir bütün oluşturabilmek ve bize biçilen ömür elbisesiyle bu ışıklarla örülü gezegende yürüyebilmek maharet ister elbet. Alternatifler deryasında gezerken farklı deneyimler de ediniyoruz. Fiyat karşılaştırması yaparak, kaliteli ürünler konusunda seçiçi davranarak, yediğimiz, damağımızda tat ve lezzet bırakan ürünlere “Kalite onayı”mızı basarak iyi ve bilinçli tüketici olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz.
Geçtiğimiz günlerde büromuzun ihtiyaçları için elemanlarımdan birini dışarıya göndermiştim. Ekmek, yağ, yoğurt vs. Biraz sonra elemanım döndüğünde mutfaktan çığlık attığını duydum, “Ne oldu kızım” dememe kalmadı, “Ekrem bey yoğurt bozuk. Gideyim bunu değiştireyim” diyerek çıkıp gitti. Az sonra büroya tekrar geldiğinde market elemanlarıyla münakaşa ettiğini, kendisinden fiş istediklerini, ama küçük şeyler olduğu için fişini yolda attığını ifade ettiğini, ancak market elemanlarının “Fiş olmadan ürünü değiştirmeyiz” diyerek onu kibarca reddettiklerini ifade etti.
Sonuç itibariyle 3 litrelik yoğurdu onlara karşılıksız hibe ettiğini ve oradan hışımla geri döndüğünü söyleyince o marketi isminin bizde saklı kalması şartıyla protesto ettik. Büromuzun çok yakınında, eski bir marketin yerine kurulan bu marketin artık kapısından bile girmeyeceğimizi kendimize ezberlettik, hatta ilke edindik.
Bu ve bunun gibi marketler konusunda zabıta ekiplerinin ürün kontrolü yapmasını rica ediyor, barkot uygulaması ile çalışan bu marketlerin tüketicilerin şikâyetleri konusunda daha duyarlı ve daha bilinçli şekilde davranmalarını bekliyoruz.


SOKAK KÖPEKLERİ ÇOĞALDI!


Bizler yazmaktan bıktık, yetkililer konu hakkındaki sıkıntıları çözme konusunda hiçbir olumlu adım atmadılar ve hep konuyu kulak arkası ettiler. Nerede yaşarsanız yaşayın, hangi semtte olursanız olun bakın çevrenize bana hak vereceksiniz. Günde kaç kedi ve köpekle karşılaşıyorsunuz ve kaçımız bu tehlikenin farkında, soruyorum!.
Çevremizdeki başıboş köpekler neden kontrol altında tutulmaz, neden onlar bir merkezde toplanmaz!. Sağda, solda pinekleyen, kulağındaki numaraya ve kısırlaştırılmasına karşın her an birilerinin kolundan bacağından ısıracak gibi davranan ve çevrenin kirletilmesine neden olan bu hayvanların toplatılarak sorunun çözülmesini bekliyorum.
Bu ve benzeri görüntüler bir turizm şehrine hiç, ama hiç yakışmıyor.


Sevgi, sağlık ve dostlukla…

Yayın Tarihi
30.08.2012
Bu makale 10381 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!