Seçim Bildirgeleri Allah'a emanet!

12 Haziran’a sayılı günler kala Türkiye hummalı bir şekilde seçimlere hazırlanıyor. Bu hummalı çalışmalardan hem siyasiler, hem vatandaşlar, hem de bu işten kazanç sağlayanlar sebepleniyor.
Fakat seçimlere sayılı günler kala seçim bildirgelerinin düzenli dağıtılmadığı, bu bildirgelerin gelişigüzel kutulara atıldığı, adrese sağlıklı olarak teslim edilmediğini gözlemledim. Bu konudaki şikayetler oldukça arttı ve gazetemizi arayarak konunun önemine dikkat çeken vatandaşların haklı istekleriyle köşeme taşındı.
Muratpaşa Mahalle Muhtarı İsmail Tacir ve bir grup muhtar seçim bildirgelerinin gelişigüzel atıldığını, bu bildirgelerin çok önemli bir bölümünün insanların eline geçmediğinden dertliler. Mahalle Muhtarı İsmail Tacir; “Yüksek Seçim Kurulu aylar öncesinden bu bildirgeleri dağıtmaya başladı. Bu dağıtım kolu da büyük bir oranda kuryeler ve PTT vasıtasıyla oluyor. Bilinmeyen adresler, adreslerdeki taşınmalar ve bir imza karşılığı verilmeyen bildiriler ya çöpe gidiyor, ya da posta kutularından kendilerini alacak bir el bekliyorlar.
Postacılar da bu meşakkatli iş yüzünden hayli dertliler. Seçim bildirgelerini genellikle adrese teslim ettiklerini, ancak çoğu kişinin ya adresinden taşındığını, ya evde olmadığını, ya da kimse tarafından tanınmadığını itiraf ediyorlar.
Oy vermek bir vatandaşlık görevi. Bu görevimizi yerine getirirken ‘Armut piş, ağzıma düş’ felsefesi güdüyoruz nedense. Partiler bu konuda yol gösterici çalışmalarla vatandaşlara hizmet veriyorlar, kendilerine yardımcı olarak oy verme günü sıkıntı çekilmenin önüne geçiyorlar. Sizlere önerim, henüz vakit varken oy pusulalarınıza sahip çıkın, almadıysanız hala mutlaka seçim bildirgenizin peşine düşün.

LOKANTALARA DAHA SIK DENETİM ŞART

Son yıllarda ‘Ev Yemekleri’ yapan işyerlerinin artmasıyla birlikte bu furyadan çok kişi faydalanmaya başladı. Küçük bir sermaye yatırarak bu işe emek veren, bu işten kazanç elde etmeye çalışan kişiler mesleklerini ifa ederek günlük yaşamını sürdürüyorlar.
Kentin çeşitli noktalarında bu işle ilgili lokantalar, yani ev yemekleri yapan yerler bulunuyor. Ayakkabıcılar Çarşısı’nda, İki Kapılı Han’da ve bu bölgenin çevresinde oldukça leziz, kaliteli ve kalitesinin yanında hesaplı ve bütçeye uygun servisle her iki taraf da memnun bir şekilde günü geçiriyor.
Ancak bu işyerlerinin denetimleri konusunda ara ara şikâyetler alıyoruz. Kalitesiz malzeme kullanımından tutun da sağlıksız koşullarda yapılan yemekler, açılan servisler bu şikâyetlerin en önemlileri. Normal lokantalarla boy ölçüşmesi mümkün olmayan, ancak belirli standartları yerine getirme konusunda yükümlülüğü bulunan bu işyerlerinin yanında büyük lokantaların da aynı sorunlarla iç içe olduğunu gözlemleyebilirsiniz. Kirli bardaklar, hijyen bir şekilde temizlenmeyen masalar, ekmek sepetlerinin açıkta olması, yemek camekanlarının da sağlık koşullarına aykırı olması gibi sebepler yüzünden bu şikayetler.
İnsan sağlığını birinci hedef olarak görüyorum. Bu doğrultuda sağlığımızla ilgili tüm yerlerde ilgililerin ve yetkililerin hassas olmasını rica ediyorum. Antalya bir turizm kenti ve bu tür görüntüler yabancıların da gözünden kaçmıyor ve bu gibi yerleri resimleyerek kötü propagandamızı ülkelerinde malzeme olarak kullanıyorlar. Bunun önlenmesi için vatandaşlık bilincimizi eylemle pekiştirerek, bu tür yerleri sözlü uyararak, sonrasında da yetkililere şikayet ederek sorunları kökünden çözmeliyiz. Bu hepimizin görevi.

Sevgi, sağlık ve mutlulukla…