Bu Kadar Basit mi!

Tabiri yerindeyse, bir dönem ‘Leblebi gibi dağıtılan’, ancak daha sonra çeşitli sıkıntılar içerdiği, şikâyetlere neden olduğu için farklı kollarla kontrol altına alınan, yine de tüm bunlara karşın üzerindeki lakayıt egemenliği eksik olmayan EHLİYET sınavları, öncesi ve sonrasıyla tam bir komedi, alan da, veren de sistemin nasıl çalıştığına aldırış etmiyor, bir zaman sonra durum, ‘Alan da, veren de memnun’ trajedisine dönüşüyor.
Evrakları hazırlama aşamasında ve genel prosedürlerin yerine getirilmesi sırasında her şey yolunda gibi gözüküyor. Dosyasını tamamlamak için kolları sıvayan başvuru sahibi verilen yol haritasında ilerledikçe sistem tıkır tıkır çalışıyor, ehliyet almasına mani bir duruma rastlamadıkça zevkten dört köşe oluyor.
Dosyaya eklenen evrakların birer birer iliştirildiği ve verilen dersler aşamasında da her konuda yardımcı faktörler devrede olunca talep edenle yerine getiren harika bir birliktelik sergiliyor. Özellikle verilen sağlık kuruluşlarında 2 dakikada sağlık raporu alıyor ehliyet alacak kişiler. ‘Yan dön, sağa dön, oku bakayım, kaldır kolunu, indir başını’ derken o malum 2 dakika doluyor ve imzalanan ve kaşelenen bir belge ile ehliyet taliplisinin hipermetrop mu, miyop mu, kör mü, sağır mı olduğu tam belirlenemeden o 2 dakikalık süreç sona eriyor.
Evraklar dosyada tamamlandıktan sonra direksiyon imtihanlarında her şey yine malum şekilde işlemeye başlıyor. Çok risk arz eden deneyim mağdurları bir dosya daha eskitmeye sevk edilirken, adamı, arkadaşı, dostu ve parası olanlar dosyalarını çarçabuk işleme sokarak amaçlarına ulaşıyorlar ve trafik canavarı olma yolunda yaşamla ölüme bileniyorlar.
Yurt genelinde denetim ağları oluşturan İçişleri Bakanlığı bu konudaki yaptırımlarını hayata geçirirken maalesef tam anlamıyla bu olumsuzlukların önüne geçemiyor. İnsanlar ehliyet almalı, hatta bana göre her insan almalı, ama engeli varsa o direksiyona oturmamalı, becerisi yoksa onlara birer belge vererek yollara salmamalı.
Kendi hayatının yanında sebep olacağı nice canlar, hayatlar adına her şekilde bu denetim mekanizması hayata geçirilmeli ve yollar, caddeler, otobanlar bu canavarlardan kurtarılmalı. 2 dakikada verilen sağlık raporları ile, hemşehri, dost, akraba ve arkadaş teraneleriyle olmazlığa çevrilen kader ruletiyle insanlarla yaşam karşılaştırılmamalı. Her insan öncelikli olarak kendi hayatından, sonra da başkalarının yaşamından sorumlu olmalı ve Ehliyete yeniden ve köklü bir çeki düzen getirilmeli.
Sevgi, saygı ve dostlukla…