Kent Ormanı'ndan Antalya'yı izlemek!

Yerel seçimler sonuçlanmadan önce, Büyükşehir Belediyesi dâhil tüm belediye başkan adaylarının birbirleri ile giriştikleri yarışa şahit olmuş bir gazeteci olarak o günlerdeki düşüncelerimi burada yazmaya kalksam bugün de o düşüncelerimde çok büyük bir değişiklik olmadığını, o gün ne ise bugün de aynı olduğunu görebilirsiniz. Sonuç itibariyle şu an Belediye başkanlığı koltuğunda oturan adaylar benim favori adaylarımdı ve bugün de aynı düşüncemi koruyorum.

Hafta içinde Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü ile Kent Ormanı'ndaydık. Köşe yazarlarımı da yanıma alarak bu davete icabet ettim ve genç ve deneyimli başkanımla keyifli birkaç saat geçirdim. Aynı günün sabahı onunla sabah bir toplantıda olduğum için günlük birlikteliğimiz daha uzun sürdü ve daha fazla onunla birlikte olma imkânı bulduk.
Belediye başkanlığı dönemindeki icraatlarını soracaktık ona, bugüne dek yaptığı çalışmaları kapsayan bir açıklama sunumuna sorularla eşlik edecektik ve biz daha sorularımızı yöneltmeden tek tek bizlere hem icraatlarını, hem gündemi ve hem de yapacaklarını sıraladı. Onunla soru cevap bölümüne geçene dek bizi hayli bilgilendirdi ve bu da ortaya keyifli bir sohbet çıkardı.
Gazetemizin köşe yazarlarından bir bölümü işleri dolayısıyla aramızda yoktu, her yazar kendine has duruşu ve sorularıyla Başkanın icraatları ve gelecekteki çalışmaları hakkında notlar aldılar ve bunları köşelerine taşımak için sayfalarını doldurdular. Kent Ormanı'nın daha önceki durumunu bir kez daha dinleme fırsatı bulduk. Bu bölgenin önceki halini bilenler başkanı yeniden bu çalışmasından dolayı takdir etti ve kutladı. Başkanın yoğun temposu nedeniyle birazcık geciktiği bu buluşma öncesinde yeniden dolaşma imkânı bulduğum bu bölgenin temizliği, tabiatla barışık dokusu, mis gibi havası ve güvenli konumu bizleri bir kez daha cezp etti ve onu yürekten kutladık.
 Buradaki muhteşem dokuya hayat veren, bu bölgeyi Antalya'nın yüz akına dönüştüren ve Kepez bölgesini oksijen çadırına dönüştüren Başkan Tütüncü'nün bu bölgeye ne kadar çok önem verdiğini gözlerinde izledik. Antalya'nın bunaltan trafiği, eksoz ve gaz kirliliğiyle boğuşan insanın sinir ve stresini de düşünerek; ‘Burada her şey doğal. Sabah yürüyüşünü bu bölgede yaptığınız an bana hak vereceksiniz. Giyin eşofmanlarınızı, atlayın araçlarınıza ve buraya gelin. Aracınızı park ederek mis gibi çam ağaçlarının oksijen salgıladığı, kuşların ve böceklerin bu yürüyüşte sizlere eşlik ettiğine şahit oldukça buraya sizler de benim gibi aşık olacaksınız ve bana hak vereceksiniz' der demez kararımı verdim ve birkaç dostumu da yanıma alarak bu bölgede sabah sporu yapmaya karar verdim ve buradan sizlere de tüm samimiyetimle öneriyorum.
 Kepez Bölgesinin kısa zamanda kültür ve sanat merkezi olma yolunda çok önemli adımlar attığını ve öncelikli olarak Erdem Beyazıt Kültür Merkezi'ni hayata geçirdiklerini de söyleyen Tütüncü; ‘Kültür ve sanat faaliyetlerine ne kadar önem verdiğimizi artık Kepez halkı da biliyor.  Erdem Beyazıt Kültür ve Sanat Evini çok kısa sürede hayata geçirdik ve sanat bültenimizle sanatseverlere ulaşıp, bu bölgedeki tiyatro, konser, panel, sergi, söyleşilerle kapımızı tüm sanatseverlere açtık. Sanata gönül verenler Kepez'de buluşmaya devam ediyor ve bu çalışmalarımızı sizlerle ve Antalyalılarla paylaşmak bizleri ayrıca onurlandırıyor ve heyecanımıza heyecan katıyor' derken sanata ve sanatçıya verdiği önemi bir kez daha ortaya koyuyor, gelecekteki sanatsal çalışmalar konusunda da heyecanlı açıklamalarda bulunuyordu.
Antalya'da yılan hikâyesine dönüşen ‘Yüzme Havuzu' meselesine de değinen Tütüncü, Varsak Olimpik Yüzme Havuzu'nu faaliyete geçirerek her türlü spor faaliyetlerinin gerçekleştirilebileceği bir alan oluşturacaklarını, 3 bin kişilik Açık Hava Tiyatrosu, yürüyüş ve dağ bisikleti parkuru yapılarak bu bölgeyi kalkındıracaklarını,  ORÜS Alanı'nı mezbelelikten kurtaran bir belediye olduklarını, yaklaşık 200 Trilyonluk bütçe ile burayı çok amaçlı bir merkeze  dönüştüreceklerini, '29 bin metrekare alana sahip olan bu bölgede fuayeler tesis edeceklerini, burada çok amaçlı bir spor kompleksi ile ve MASAL PARKI ile minikleri de bu bölgeye çekeceklerini ve bu bölgenin kalkınmasına öncülük edeceklerini söylerken belediyecilikte ne kadar kararlı olduklarının adeta altını çiziyordu.
Tam bu esnada kendisine yönelttiğim; ‘İçinizde uhde kalan bir proje oldu mu, yapmak istediğiniz en önemli proje nedir!' soruma Tütüncü bir beyit ile karşılık verdi; ‘Tomurcuk derdinde olmayan ağaç, odundur'   ‘Geceli gündüzlü çalışmayı kendimize ilke edindik ve bu bizde bir sevda. Geldiğimiz nokta hizmet, hep hizmet, biz bunun mutluluğunu yaşıyor ve bu çalışmalarımızla bir tomurcuk olmayı dileyip, meyve veren bir ağaca dönüşmeyi diliyoruz' diyerek hem benim, hem köşe yazarlarımın takdirini aldı.
Kepez'in çehresini kısa sürede değiştiren, ‘4 saat uyku bana yetiyor' diyerek çalışan, hep çalışan bir kişiliği olduğunu vurgulayan, bu çalışmalarında kente ve halka hizmeti ilke edindiklerini ve kaynaklarını hizmete adayarak onların daha huzurlu ve refah bir toplumun bireyleri olmasına öncülük ediyoruz diyen Tütüncü Kepez'in her türlü yatırımlarıyla örnek bir belediyedir ve onu markalaştırdıklarını, bu bölgenin her türlü açlığını giderdiklerini ve kısa sürede çağdaş bir kent haline dönüştürdüklerini sözlerine ekleyerek,  ‘Bunu yaparken gecemiz gündüzümüzü feda ettik, Kepez için her şeyimiz feda olsun' diyecek kadar alçakgönüllü bir çalışma adamı. Kendisi  Kepez adına büyük bir şanstır ve  bu şansı  gerçekten çok iyi kullanıyor ve kazanan her zaman bu kentin insanı oluyor.
Sevgi, sağlık ve mutlulukla.