Kent Dedektifleri!

Geçtiğimiz hafta ortasında, ‘Hanutçuluk Etiket Denetleme Ekibi’ benimle görüşmek istediğini söyleyerek randevu istedi. Hemen uygun bir saat vererek onlarla görüşmeyi kabul ettim. Minik bir hoşbeşten sonra ziyaretlerinin asıl nedenlerini açıkladılar bana. Oldukça donanımlı ve ne istediklerini bilen bu ekiple mükemmel bir sohbete koyulduk.
Kent içerisindeki seyyarından tutun da, animasyoncular, boyacılar, simitçiler, parfümcüler, halkın güvenliğini tehlikeye atacak tüm olumsuzlukların adeta gözlemcileri, dedektifleri ve kent içerisindeki olumsuzlukları gözlemleyiciler olarak nitelendirdim ben onları o keyifli sohbetimizde. İnanılmaz gerçeklerle yüz yüze geldim, o gerçekleri dinledikçe hayretler içerisinde kaldım.
Bir anlamda onlara ‘Kent Dedektifleri’ ismini koydum. Görevleri itibariyle ve kent içerisindeki olumsuzlukları gözledikleri ve çözüm formülleri ürettikleri için onların bu isme layık olduklarını düşünüyorum. Sohbetimiz esnasında kendilerinin bir kuruma bağlı olduklarını, o kurumdan aldıkları yetkiler çerçevesinde hareket ettiklerini ve özellikle basından görevleri gereği çok sık yardım isteyebileceklerini anlattılar.
ŞU MALUM BOYACI
O sohbetimiz esnasında birkaç hafta önce köşemde değindiğim, ancak ne hikmetse yetkililerin bir türlü bu konuda çözüm üretemedikleri ‘Dayısının kim olduğunu merak ettiğim’ malum boyacı konusunda da yaptırım uyguladıklarını, ancak bu konuda yetkililerin elini taşın altına sokmadıklarını söylediler. Turistlerin şikayet mercii bulamadıkları, bu boyacının orada ailesiyle birlikte kamp kurduğunu ve zorla ayakkabı boyayarak, zorla turistin parasını gasp ederek eylemine devam ettiğini, bu olumsuzluğa çok kişinin şahit olduğu halde kimsenin bir şey yapamadığını üzülerek tekrar yazıyorum. Bu boyacının dayısı kim ise en azından bir açıklama istiyorum, olmazsa konuyu gazetemizin manşetine taşıyacağımı üzerine basa basa söylüyorum. Artık yeter, gerçekten yeter. Kaldırın bu kişiyi oradan!..
ANİMASYON DİLENCİLERİ
Cumhuriyet Alanı’ndaki hareketliliğin yaz kış tarifi yok. Bu bölgeyi Antalya’ya kazandıranlardan Allah razı olsun. İnsanlar bu bölgede özgürce dolaşıyorlar, burada konuşlanan sanatçılar, amatör çalgıcılar ve onları izleyerek güneşlenen, dinlenen insanlar harika bir gün geçiriyorlar. Yazımın bu bölümünü ‘Animasyon Dilencileri’ne ayırdım. Hani şu omuzlarında maymunla, burunlarında küpeyle, giyim ve kuşamlarıyla korsanları andıran, insanlarla hatıra fotoğrafı çektirerek onlardan para isteyen dilenciler.
Onlardan gelen yoğun şikâyet nedeniyle bu dilencilerle hemen mücadeleye giriştiklerini, burada dile getiremeyeceğim kadar olumsuz davranışları olan bu kişileri Cumhuriyet Alanından uzaklaştırdıklarını söyledi dedektifler. Çok sevindirici bir haber olarak kayıtlara geçtim, benim de dikkatimi çekiyordu ve onları uzun süredir buralarda göremiyordum, ancak yat limanında dolaştıklarını biliyordum. Fakat birkaç gündür bu kişiler yine bu bölgede cirit atıyorlar ve şikâyetler de doğal olarak artacağa benzer.
AMATÖR ÇALGICILAR
Gitarını, sazını ve her türlü çalgı aletini alan koşuyor Cumhuriyet Alanı’na. Çağdaş kent anlayışına uygun bir konumda bu kişilerin amatörce de olsa sanatlarını icraya izin verdiklerini söyledi dedektifler. Ne hikmetse çok sayıda olmasa da bu bölgeye müthiş bir hareketlilik kazandırdığını söyleyebilirim bu kişilerin. Kimi sevgilisine sarılarak onları dinliyor, kimi önündeki para alanına gönlünden kopan bozuklukları atıyor, kimi de onlarla hatıra fotoğrafı çektiriyor.
Özetle Antalya sanat ve kültür şehri. Bunu sokaktaki amatör çalgıcısıyla, kültürel ve sanatsal aktiviteleriyle, kültürel animasyonlarla yerinde izlemek mümkün. Yadırgamıyoruz, aksine Antalya’nın bu konumuyla artık gurur duyuyoruz.
Sevgi, sağlık ve mutlulukla…