Unutmayın 29 Mart’ta geleceğiniz için oy vereceksiniz

İçinde yaşadığımız günlerde Nazım Hikmet’in yıllar öncesinden seslendiği gibi; “Yaşamak bir insan gibi tek ve hür ve bir toplum gibi kardeşçesine…” ortamlardayız. Ne yazık ki, Laik Türkiye Cumhuriyeti kuruluşunun üzerinden yıllar geçtikten sonra;   bu özlem; yine ve bir kez daha, özlemi oldu Atatürk gibi düşünenlerin ve onun oluşturduğu Türkiyelilerin!

Yüzyıllarca bu topraklarda, farklı ırk ve topluluklardan insanlarla birlikte, kardeşçe yaşamışız.  Üstelik yakın tarihimiz içinde,  Anadolu’yu bir sömürge gibi gören işgalci, emperyalist yedi düveli, topraklarımızdan çıkarıp ulusallığımızı, bütünlüğümüzü korumayı da bilmişiz. Çünkü biz, her birimiz ve hepimiz, Anadolu vatanda Türkiyeliyiz!

Şimdi; yeniden daha önce M.Kemal Atatürk’ün önderliğinde yaptığımız gibi çağdaş düşüncelerle; onurla, kıvançla paylaşabilmeliyiz birliktelikleri! Atatürk’ün ölümünden sonra yavaş yavaş yitikleştirilen; bağımızı, birliğimizi yeniden kurabilmeliyiz, “çağdaş uygarlıklar üstü” hedefe hep birlikte yürüyebilmeliyiz yeniden!

Yerel seçimlerden böylesine bir haykırışla çıkmalıyız ki sandıklardan;  Anadolu’yu eski istilacılara peşkeş çekmeye ve Türkiye Cumhuriyeti’ni yok etmeye çalışanlara: “Ne yapıyorsunuz, biz tüm dünya için varız. Biz insanlığın mutluluğu, bilgi çağının insanlık yararına gelişmesi için varız. Tutun elimizi, elleşelim, ellerimizi birleştirip, güçlenelim ve hep birlikte insanlığı mutlu geleceğe taşıyalım, “bizimle ve Anayoluyla uğraşmayın” diye haykırabilmeliyiz! Haykırabiliriz!..

Tüm yurttaşlarımı, emperyalizmin aşılamaya çalıştığı uydurma ayrılıkçı düşüncelerden sıyrılıp, 1920’lerde yaptığımız gibi yeniden birlikte düşünmeye ve Türkiye Cumhuriyeti’ni yeniden Atatürk’çe kurgulamaya çağırıyorum.

Tüm Türkiyelileri; düşüncelerini uluslararası yıkım çarkının oyuncağı olmaktan kurtarıp, bir kez daha tüm dünyaya örnek olacak biçimde Cumhuriyet ve bağımsızlık bilinciyle davranmaya çağırıyorum..

Haydi, yeniden hatır soralım birbirimize. Sevgiyle kucaklaşalım, çocuklarımızdan, torunlarımızdan, onların ortak geleceklerinden konuşalım. 

Gelin M.K. Atatürk’ün bir vasiyet gibi geleceğe ışık tutan sözlerini yeniden anımsayıp, devrimlerimize ve sınırlarımıza sahip çıkmak için, özgürlük, çağdaşlık, bilim ve laiklik için sandıkta birleşelim.

Herkesi 29 Mart günü sandık başında, yeniden kardeşçe ve Atatürk’çe düşüncede birleşmeye çağırıyorum..

Gelin önce yerel yönetimlerde; Haçlı İrticanın yerel iktidar uzantıları olan mafya, tarikat yönetimlerine son verelim.

Bugün tek çözüm, “Ne ABD Ne AB Tam Bağımsız Türkiye diyen parti ve adaylardır.

Tüm dünyanın hayranlıkla ve övgü ile söz ettiği Atatürk devrimlerini yeniden kurgulayıp, bağımsız, laik demokratik Türkiye’de yaşamak için, gelin bir kez daha Türkçe bir selam sunalım tüm dünyaya..

“Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan / Bu memleket bizim! /  Bilekler kan içinde, dişler kenetli ayaklar çıplak / Ve ipek bir halıya benzeyen toprak /  Bu cehennem, bu cennet bizim! / Kapansın el kapıları bir daha açılmasın /  Yok edin insanın insana kulluğunu / Bu davet bizim! / Bu hasret bizim!”

Yaşasın Atatürk devrimleri!..

Yaşasın Bağımsız, Laik Türkiye Cumhuriyeti!..

Tüm oylar laik, demokrat, ulusalcı, çağdaş ve bağımsız Türkiye için çalışacak aday ve partilere!

Geleceğiniz için, 29 Mart’ta görev başına!

NOT: Bana e-posta adreslerim onenakin@gmail.com – akinonen@hotmail.com – info@akinonen.com ve www.akinonen.com adlı sitemden ulaşabilirsiniz.