ANTALYANIN KAHYASI

Kılıçdaroğlu’nun yüzde 60 sırrı

ERDOĞAN KAHYA

Genel başkan olarak yaptığı tüm açıklamalarda seçim hedefi yüzde 30’u geçmeyen Kılıçdaroğlu’nun bir süre önce ortaya attığı “Yüzde 60’la Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanacağız” sözleri herkesi şaşırtmıştı. Yüzde 60’ın sırrı çok geçmeden ortaya çıktı. Kılıçdaroğlu, kafasında ittifakı kurmuş ve oy hesabı da yüzde 60’ı bulmuştu.

Kılıçdaroğlu grup toplantısında konuşurken, tıpkı ilk günkü gibi heyecanlıydı.

İlk sözleri “Geniş Bir İttifakı Sağlamak Zorundayız” oldu.

Her türlü fedakârlığı yapmaya hazır olduğunu söylerken, Cumhurbaşkanlığı’na aday olmayacağını ifade ediyordu.

En önemlisi ise 24 Haziran seçimlerini tarifiydi:

"24 Haziran seçimi bir parti seçimi değildir, kişisel kavga alanı değildir, kişisel koltuk arayışı seçimleri değildir. Bu seçimler, 'söz konusu vatansa gerisi teferruattır' seçimidir"

İktidarın kendisini neden hedef aldığını ve neden sevmediğini de dile getirdi Kılıçdaroğlu ve tüm siyasi partilerin liderlerine seslendi;

“Devleti kirlettiler, adaleti kirlettiler. Adaleti yok ederseniz devleti çökertirsiniz. Kirlenen devleti temizlemek için beraber mücadele etmek zorundayız. Dönem a partisi, b partisi dönemi değildir. Beraber hareket etme dönemidir. Bütün siyasi partilerin liderlerine sesleniyorum. Biz her türlü özveride bulunmaya hazırız”

Ak Parti ile MHP bir süre önce ittifakı kurdu. İttifakın Yasa’nı bile bile çıkardılar.

Bu konuda muhalefetten güçlü bir ittifak beklenmiyordu. İktidar Partisi CHP’nin HDP ile ittifak kurması gerektiğini söyleyip, tartışmayı bu mecraya çekerken, bombayı Kılıçdarooğlu patlattı ve CHP- İYİ Parti ittifakını 15 milletvekili istifa ettirerek gerçekleştirdi. Sıra Saadet Partisi’nde. Ak Parti’nin ittifak teklifini kabul etmeyen ve önce Kemal Kılıçdaroğlu, dün de Meral Akşener’le görüşen Temel Karamollaoğlu büyük bir ihtimalle bu ittifaka girecek

Şimdi ortadaki tek sorun kimin aday olacağı, partiler ayrı ayrı mı, yoksa ortak bir aday mı çıkaracaklar sorusu ve sorunu…

Dün muhalefet bu ittifak modelini tartıştı.

Birinci alternatif ve Muhtemelen partiler kendi adaylarını çıkaracak, ittifak milletvekili seçiminde yaşanacak. İlk turda Cumhurbaşkanı seçilemezse, ikinci turda ittifak içindeki en çok oy alan aday desteklenecek.

İkinci alternatif ise pek sanmıyorum ama, ortak bir aday örneğin Abdullah Gül, ya da her üç partinin benimsediği bir aday olacak, ancak CHP’nin yeni bir Ekmeleddin olayı yaşaması mümkün görünmüyor.

SP’nin Abdullah Gül ismi üzerinde ısrarlı olması halinde 2. Turda Abdullah Gül’ün Erdoğan’a karşı başarılı olabileceği bizzat CHP’liler tarafından pek olası görünmüyor. CHP’nin Genel Başkan Adayı Muharrem İnce bile şayet 2. Turda Erdoğan ile Abdullah Gül yarışırsa oyunu Erdoğan’dan yana kullanacağını söylüyor.

Sonuç olarak Kılıçdaroğlu şu ana kadar bu operasyonu çok başarılı bir biçimde götürdü. SP’nin Abdullah Gül üzerinde ısrar etmesi halinde SP’den vazgeçmesi gerekir. En doğrusu her partinin kendi adayını göstermesi ve 2. Turda en yüksek oy alan aday üzerinde fikir birliği edilmesidir. Gerçek ittifak da böyle olur…