Aslında bu şahit sözünün önüne başka yaftalar da eklenebilir ama, etik kurallara saygım nedeniyle bunu yapmayacağım.
Efendim konu Olympos…
Sönmeden asırlardır yanan ateşi, tarihi Olympos kenti, Likya’nın en önemli merkezi olma vasıfları ile dünyaca ünlü Olympos üzerinde bazı tezgahlar kuruluyor, oyunlar oynanıyor… Algı yaratılarak gözümüzün içine baka baka insanlar kandırılıyor… Olympos’ta Anadolu Üniversitesi tarafından, tarihimize ışık tutan 15 yılı aşkın süredir kazı çalışmaları yapılıyor ve emsalsiz tarihi eserler çıkıyor.
Olympos ayrıca tümüyle Milli Park. Milli parklarda asla imar planı yapılamaz.
Peki tezgahın asıl sebebi ne? Bölgede bazı insanların bu plandan mutlu olmasının nedeni?
***
Sizi biraz eskilere görüreyim;
Olympos 1. Derece Arkeoljik SİT alanı. Bu bölgede bir-kaç yıl önce İmar Yasası’nda yapılan bir değişiklikle; SİT alanı olsa bile turizmcilere, çevresinde otel olmamasına rağmen personele lojman yapılmak üzere denize sıfır arsalar tahsis edildi, mahkemeler bu tahsisleri iptal etti. Çünkü 1. Derecede Arkeolojik SİT alanlarında tek çivi dahi çakılamazdı.
İkincisi ve daha önemlisi bu bölgede 4000 yatak var. Ve hepsi kaçak…
Yanlış duymadınız Olympos’ta gözünüzün gördüğü pansiyon, otel, konut, kafe, lokanta aklınıza hangi yapı geliyorsa gelsin hepsi kaçak…
Yine Olympos Milli Parkı içine giren zincirin devamı Adrasan’da uzmanların verdiği rakamlara göre İmar Affı Yasası’ndan da yararlanmak üzere sadece geçen kış 800 kaçak yapı yapıldı. Başta yerel yönetimler olmak üzere bütün bunlara herkes göz yumuyor.
Kaçak yapıların giderek artması Olympos ve Adrasan’da alt yapı olmadığı için fosseptik çukurları da dolunca deniz kirlenmeye başladı. Bu bölgede alt yapı ve kanalizasyon artık zorunlu hale geldi.
Sonuçta Kültür ve Turizm Bakanlığı çareyi; adına ‘koruma amaçlı’ dedikleri (Neyi kimden koruyorlarsa) İmar Planı yapmakta buldu. Bu plana göre; Olympos 1. Derece doğal SİT alanından çıkarılarak 3. Dereceye terfi etti.
Tek amaç vardı, bu da mevcut kaçakları Yasal hale getirmek, yapılacak imar planları ile güzelim sahilleri otellerle doldurmak, Olympost’dan sonra Adrasan ve Çıralı yok etmenin belgesinin altına imza atmaktı…
Derece farkı ne getiriyor?
Bu konuların Antalya’da bildiğim en iyi uzmanlarından Yüksek Mimar Recep Esengil ile konuştum. 1. Derece SİT ile 3. Derece SİT arasındaki farkı sordum.
Birinci derece için o da aynı şeyleri söyledi. Ancak 3. Derece SİT alanında İmar Planı yapılabilir, yapı izni verilebilir olduğunu anlattı. Bir de Ertuğrul Günay döneminde bu bölge ile ilgili çalışma yapmak üzere bir ‘’Alan Yönetimi’’ kurulması kararının bakan gidince uygulanmadığını dile getirdi.
Bakan Ne diyor?
DHA Kumluca muhabirinin haberine göre; Çevreciler kararın ardından 'Olympos imara açılıyor, doğal güzelliği bozulacak' endişesini dile getirince Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, "Olympos gibi bir değerin bozulmasına ben de izin vermem" diye açıklama yaptı. Önce sayın bakan; ‘’Sizin dürüstlüğünüze inanıyoruz. Acaba o makamda ne kadar zamanınız kaldı bilebiliyor musunuz? Sade turizmci Mehmet Ersoy olarak ne yapabileceğinizi düşünüyorsunuz? Nokta…
Bakanın bu açıklamasının ardından Bölge halkı da Olympos’u korumanın tek yolunun bu plan olduğunu düşündüklerini dile getirmişler. Kim bu halk diye merak ettim. Haberin devamında var.
Adı Koruma Amaçlı İmar Planına tam destek verdikleri söylenenlerden biri 55 yıl yurt dışında yaşadıktan sonra kızı buraya yerleştiği için 16 yıldır Olympos’a gelip gittiğini söyleyen Saadet Özdemir hanfendi. Olympos’la alakası sadece senede bir geldiği için ama açıkladıkları uzman görüşü gibi… Tahmin ediyorum seksenli yaşlarda…
ikincisi Olympos’ta altyapı sorunlarını olduğunu ve bu planın sorunları çözeceğini söyleyen 18 yıldır Olympos’ta yaşadığını anlatan Baykal Solmaz ve bu planla Olympos’un çok şey kazanacak olduğunu söyleyen emekli memur Bayram Karataş ve pansiyoncu Halil Karataş… Ve diğerleri… ‘’Bu bir plan değil, Olympos’u kurtarma projesi’’ diyenler de var…
Hepsi kurulmuş robotlar gibi bakana şahitlik yapmak adına planı övüyorlar.
Aralarında ne bir mimar var ne de bir uzman…
Son Söz; bana göre Olympos’un gerçekten kurtarılmaya ihtiyacı var. Kimlerden mi; Olympos üzerinde rant adına oynanan oyun kurucularından ve adamını bulup zamanla burada kaçak yapı yapanlardan kesinlikle ve behamehal kurtarılması lazım. Tabii ki, siyasetçileri unutmadan…
Bir de bu ülkenin Anayasa ile oluşmuş kurumlarına ve uyumaya devam eden halkına bir çift sözüm var: Artık yeter…