Cumhuriyet… Türk Milleti için kutsaldır. 7 düvele karşı koymanın kutsal bir ödülüdür Cumhuriyet… İnsanca yaşamanın, hak ve hürriyetlerin şekil bulmasıdır. Bir milletin, egemenliğini kendi elinde tuttuğu ve bunu belirli süreler için seçtiği milletvekilleri aracılığıyla kullandığı devlet biçimidir.
Sizler önce bu biçimi yok ettiniz.
Bugünlerde Cumhuriyetimizin 100. Yılını kutlamak istemiyorsunuz, bunun için taklalar atıyorsunuz, ya da attırılıyorsunuz… Filistin’i bahane ediyorsunuz… Yanlış yapıyorsunuz.
Size yarım sandıkta sorar bu millet Cumhuriyet’imizin 100. Yılı mı, tarih boyunca bizi ve Müslüman diğer ülkeleri hiçbir şekilde desteklemeyen, 30 yıl toprakları işgal altında olan kardeş Azerbaycan’a ‘’halin nedir?’’ diye sormayan, KKTC’yi bile tanımayarak Rum kesimi ile ilişkilere giren, terörist Hamas’ı kurtarıcı gören Filistin mi? diye sormaz mı?
Bugünlere nasıl geldik?
Evet önce yeni kurduğunuz ve adına dünyada olmayan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ‘’Tek adam’’ olarak;
Demokrasinin temel taşı Türkiye Büyük Millet Meclisini yok ettiniz. İyi maaş alan parlamenterlerinizi emir kulu yaptınız. Parlamentoda sağladığınız, nasıl becerdiğinizi bilemediğimiz, hakkınızda sürekli küfürler savuran muhterem zatı ortak yaptığınız kişinin gayreti ile istediğiniz yasaları çıkardınız. Yok olmadı, gücünüzü kullanarak Torba Yasa adını verdiğiniz absürt bir biçimde istediğiniz Yasa’yı yürürlüğe koydunuz. Bu Yasalarla ki; size karşı çıkanları ‘’Terörist’’ ilan ettiniz. Belki bendeniz de bu yazdıklarımla terörist olacağım razıyım…
Neden mi? Cumhuriyeti istemediğiniz için…
İstediğiniz belli, ama seslendiremiyorsunuz. Yavaş yavaş taban yaratmaya çalışıyorsunuz.
Bulmuşsunuz böyle bir sessiz ve beceriksiz muhalefeti,
Besliyorsunuz fakirleştirdiğiniz insanları… Muhtaç ettiğiniz insanları; Kömürle beslendiniz, maaşa bağladınız, evine kadar 10 lira yaptığınız 1 liralık ekmeği gönderdiniz … Onlar size kul oldular, isimlerini ümmet koydunuz. Müslümanlığı, İslam’ı kötüye kullandınız. İnsanları dininden ettiniz. Müslümanlıkta faiz haramdır ya, bunu anlatarak oy toplamak için hiçbir ekonomistin kabul etmediği, ‘’Ben ekonomistim’’ diyerek faizi indirerek ülkeyi ekonomik iflasa sürüklediniz…
Sizin için varsa yoksa, yandaşlar önemliydi…
Yandaşa iş yarattınız hastanelerde hasta garantisi, otoyollarda araç ,garantisi, havaalanlarında hitap ettiği bölgenin nüfusundan fazla yolcu garantisi vererek yeni bir sektör yarattınız. Adını koyamıyorum ama hazineyi soyup soğana çevirdiniz… Devletin yap-işlet -devret modeli Turgut Özal’la geldi. Özal kimseye garanti vermedi. Köprüyü yaptırdı, 20-30 yıl işletme hakkı verdi, aynı zamanda kira aldı, süre dolunca da yapılan iş devlete iade edildi, ya da işletme süresi uzatıldı. Siz ne yaptınız? Her yıl ödediğiniz garanti bedelleri ile hazineyi boşalttınız…
Bunca imkanlarına rağmen ülke batma noktasına geldi. Bulduğunuzu söylediğiniz doğal gaz ve petrolden ses-seda yok. Buna karşı dünyanın gözü üzerinde olan dünyanın en yüksek bor madenine sahip ülkemizin bu kaynağını da pazarlamak istiyorsunuz, trilyon doğal değerindeki bu kaynağımızı kim yabancılara verirse vatana ihanet suçunu işlemiş olacaktır.
100. yılı Filistin’e rağmen kutlamalıyız!..
Evet gelelim asıl meselemize Cumhuriyetimizin yüzüncü yılını kutlamak istemiyorsunuz. TRT’ye verdiğiniz talimatla kutlama programları kaldırıldı. İnadına Cumhuriyet Bayramının bir gün öncesine Filistin Mitingi yapıyorsunuz. Bir Devlet miting düzenlemez, mitingi halk düzenlerse anlamı vardır, sizin amacınız burada da belli; İçinize sindiremiyorsunuz. Oysa bu Cumhuriyet olmasaydı, Atatürk 7 düveli pes ettirip bu Cumhuriyeti kurmasaydı sizler o makamlarda oturamazdınız. Bağımsızlığımız, özgürlüğümüz, haklarımız özetle insanca yaşayacak bir ortamımız olmazdı.
Cumhuriyet’e neden karşısınız, anlamak mümkün değil. Bunun sebebi Osmanlı’yı yeniden istemekse, sizler Osmanlı’nın son dönemini hatırlatmama bilmem gerek var mı? Vatanı satmak dahil her türlü suçun işlendiği o dönemde bilimi, adaleti, ilmi kabul etmeyip teknoloji ile tanışmayan matbaayı Batıdan 150 yıl sonra kabul eden, İngiliz Kraliçesinin hediye etiği otomobili ‘’Şeytan icadı’’ diyerek denize atan zihniyeti bu millet kabul edemez. Bu millet Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı, Devletin milleti ile bölünmez bütünlüğüne inanmış, 100 yıl önce bunun ilk temelini atmış Ata’sının izinde yürümeye, o’nun ilke ve inkılaplarına sahip çıkmaya devam edecektir.
Bilesiniz diye yazıyorum…
Not: Antalya Valisi sayın Hulusi Şahin’in Cumhuriyet’in 100. Yıldönümü nedeniyle Antalya Programını açıkladığı basın toplantısına katıldım. Değerli Valimizin konuşmaları, demokrasiye olan inancını dile getiren sözleri nedeniyle kendisine ve . Antalya’da uygulayacakları programlara gösterdiği hassasiyet için teşekkür ediyorum.