TMMOB Mimarlar Odası Antalya Şubesi tarafından basına yapılan açıklamada aynen şöyle bir başlık atılmış:
‘’Kentin ihtiyacı olan kamu alanlarının ranta kurban edilmesinde ısrar edildikçe, Mimarlar Odası da engellenmesi için ısrar edecektir’’
Bir yanda hükümet, bu tür aykırı (!) söylemlerde gündeme gelen STK’ları kapatmak için çaba harcarken, emrindeki hâkim ve savcılar aracılığı ile yöneticilerini görevden alırken, Mimarlar Odası Antalya Şubesinin yukarıda özetledikleri amaç doğrultusundaki çabalarını taktirle karşılıyoruz.
Efendim imar planlaması konusunda Ak Parti ile birlikte gelen bir Yasa var. 12 Eylül sonrası kentlerde imar planı yapma ve değiştirme yetkisi yerel belediyelere verildi. Özal dönemindeki bu karar Ankara’da masa başında kenti görmeden, kağıt üzerinde imar planları kararları veren Ankara dukalığına son vermişti. Çünkü imar kararını kentte yaşayanların vermesi gerekiyordu.
İşte Ak parti iktidarı öyle bir yasa çıkardı ki; Siz Ak Parti’ye yakınsanız ve yerel yönetimden istediğiniz imar kararını çıkartamıyorsanız, Ankara’ya gidip Şehircilik Bakanlığı’ndan planı çıkarıp geliyorsunuz. Yerel belediye bakanlığın bu kararına uymak zorunda kalıyor.
Kentin planlanmasında bir iki başlılık, bir çifte standart ve absürt kararların uygulanmasının zorunlu kılındığı bir süreç yaşıyoruz. Bu süreçte maalesef zaman zaman mahkeme kararları da hiçe sayılıyor.
Karayolları’na ait arazi özelleştirme kapsamına alındı
Mimarlar Odası’nın açıklamasına konu olan 2005 ve 2012 yıllarında mülkiyeti Karayolları Genel Müdürlüğüne ait Resmi Kurum Alanının Özelleştirme kapsamına alınmasına ilişkin yaşananlar yüzünden…
Hikâye uzun, kısaca özetlemek istiyorum. Mimarlar Odası yasal süresi içinde hem bu özelleştirme kararını hem de bu alanın bir kısmının ticari alana dönüştürülmesi kararlarını yargıya taşıyor. Uzun süren duruşmalar sonucu, davaya bakan Mahkemece, plan değişikliği, iptal ediliyor. Mahkemenin iptal gerekçesinde kamu alanlarının ticari alana dönüştürtülemeyeceği, bu talebin ardından da ticari alanda rant getirecek inşaatların yapılaşabileceği belirtilerek,’’ …planlama esasları, şehircilik ilkeleri ve kamu yararına uygunluk bulunmamaktadır” denilmiş ve plan 05.10.2015 tarihinde oy birliği ile iptal edilmişti, karar Davalı Başbakanlık Özelleştirme İdaresince temyiz edilmiş ve bozulması istenmiştir.
Örnek karar
Danıştay Dava Daireleri Kurulu’nca bakılan temyiz ve bozulma istemi, 01.06.2016 tarih ve K: 2016/2316 Karar Sayılı Karar ile reddedilerek, Esas yönünden oybirliği, kesinlik yönünden oy çokluğu ile onanarak kesinleştirmiştir.
İşte siyaset kurumu tam burada devreye giriyor. Bu arazi hangi yandaşa söz verilmişse, talimat da en üst makamdan geldiğine göre bu iş bitirilmelidir. Mahkeme kararına rağmen bir formül bulunmalıdır.
Formül çok basit, 10 katlı rezidans hayırlı olsun
Danıştay Dava Daireleri Kurulu kararı doğrultusunda alanın ticari amaçla kullanılmasının ve özelleştirilmesinin önü kesin olarak kapatılmış olmasına karşın, parsel İfraz edilerek Resmi Kurum Alanına halen hizmet veren Adliye Binası oturtulmuş, İptal edilen Ticari Alan 5420 ada 140 parsel olarak Maliye Hazinesi adına tapu tescili yapılarak özelleştirme kapsamı ve programına alınmış… Bu da yetmemiş yangından mal kaçırırcasına süratle bir çalışma yapılarak Bu kapsamda Özelleştirme İdaresince E:1.00; ençok:10 kat kullanım kararı getirilen yeni bir plan 17 Kasım 2023 tarihinde onanarak 11.12 2023 tarihinde askıya çıkarılmış.
Yanı başında üniversitede yurt açığı var
Mimarlar Odası açıklamasında, bu ticari alana ne yapılması gerektiği önerileri de yer alıyor:
‘’Mahkemenin kararlarında da belirtilen, plan bütünlüğü çerçevesinde resmi kurum alanı sürekliliğinin sağlanması, bunun yanında, çevredeki sokaklar dahil caddenin ortasının bile otopark olarak kullanıldığı ve yoğun bir trafik sıkışıklığının yaşandığı bölgede, birçok resmi
Kurumun da bulunması göz önünde bulundurularak, otopark sorununun çözümü ve yaşanan trafik sıkışıklığının azaltılmasına veya olumsuz ekonomik koşullar nedeni ile zor durumda olan öğrenciler için yurt yapılmasına yönelik planlanması gereken alanın, Ticari Alan olarak planlanması ısrarı kabul etmediğimizi, açıklanan nedenlerle halen askıda olan planların iptali istemiyle dava açacağımızı duyururuz’’
Son söz
Şehir planları o şehrin geleceğidir. Gelecekleri ile ilgili kararı o kentte yaşayan insanlar vermelidir. Siyaset kurumu yarattığı yandaş canavarlarını hırsları yüzünden doymazlar. Ey siyaset kurumu, ey hükümet size sesleniyorum: Artık kentlerin geleceğinden elinizi çekin, karartmayın… Mimarlar Odası yöneticileri siz ısrarınıza devam edin Antalya kamuoyu arkanızdadır.