Önceki gün bir grup genç Konyaaltı sahilinde Çocuk tacizlerini protesto ederken, sahilde bir sapığın iki küçük kıza sarkıntılık eyleminde bulunduğu ortaya çıktı. Bu sapıkların dini-imanı kalmamış. Toplumdan gelen onca tepkiye rağmen hala emellerine ulaşmak için bir gayret ve eylem içindeler. Allahtan görevli özel güvenlik güçleri ailelerin şikâyeti üzerine bu sapığı yakalayıp güvenlik kuvvetlerine teslim etmişler.
Bu arada sahilde güneşlenen ve denize girenlerden hiç ses seda yok tabi… Onlar sadece seyrediyor, sonra hiçbir şey olmamış gibi denize giriyorlar…
**
Malatya’da düğün fotoğrafçısı Onur Albayrak, fotoğraf çekmek için gittiği bir salonda gelinin yaşı küçük olduğunu fark etmiş. Ve kaç yaşında olduğunu sormuş. 15 yaşında olduğunu öğrenince de bir “çocuk gelin” vakası ile karşı karşıya olduğunu fark etmiş. “Ben bu düğünün ve çocuk gelinin fotoğraflarını çekmem” deyince damat beyle tartışmaya girmiş, kavga-gürültü, damadın burnu kırılmış. Sonuçta fotoğraf çekilmemiş ama düğün tamamlanmış ve çocuk gelin, yaşı küçük olmasına rağmen evlendirilmiş.
Düğüne katılanlar, kavgayı izleyenler, olan-biteni seyredenlerden “tık” yok…
**
Sokak ortasında bir erkek, yanındaki kadının saçlarından tutmuş evire-çevire dövüyor. Yumruk üstüne yumruk, tokat üstüne tokat. Allahtan elinde bıçak, silah, kesici bir alet yok. Kadın kurtulmak için çırpınıyor, bas bas bağırıyor… Nafile.
Etrafta toplanan insanlardan ses seda yok. Kimse müdahale etmiyor, “yapma” demiyor. Sadece seyrediyorlar. Arada bir “ah, vah” çeken kadınlar var.
**
Çorlu’da tren kazası. Buna ‘kaza’ denmez aslın basbayağı ihmal, sorumsuzluk, ya da bile bile ölüme davetiye… Olan 24 cana oldu.
Sadece iki makinist mi suçlu? Hani bu işi yapan müteahhit? Yapı çok eski ise onarmayan yetkili, ödenek ayırmayan yönetici kim? İşi savsaklayan, ya da oluruna bırakıp onca cana mal olan kazaya davetiye çıkaranlar nerede?
Hiç biri yok ortada. Sadece iki makinist gözaltında, ayrıca, ‘kamuoyu bu olup bitenleri görmesin’ diye koskoca devletin başka işi kalmamış bir de Yayın Yasağı…
Tren rayların altında beton olmadığı için raydan çıkmış, 24 kişi ölmüş, 100’ün üzerinde yolcu yaralanmış. Belki daha beter ama bir Terör olayı değil, basın kanlı manzarayı zaten çekmez-çekemez, ortada katil yok neyin yayın yasağı bu?
**
Maalesef toplum olarak kültürümüzdeki yardımlaşma, komşuluk, dostluk, arkadaşlık, insanlık ilişkileri, ortak tepki, ortak eylem gibi hasletlerimizi kaybetmişiz. Herkes ‘Bana dokunmayan yılan bin yaşasın’ demeyi tercih ediyor. Ateş sadece düştüğü yeri yakıyor. Unutmuşuz üzüntü, keder, sıkıntı paylaşıldıkça azalır, sevinç, mutluluk, sevgi paylaşıldıkça çoğalır…
Unutmuşuz maalesef…