Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal, 3’üncü Antalya Yörük Türkmen Çalıştay’ı kapanış oturumunda Yörük Beyleri ve derneklerine “Siyasi partinin arka bahçesi olmayalım. Buna gerek de yok” diyerek bir siyasetçiden öte, ülkenin geleceğini düşünen bir lider, tarafsız bir yerel yönetici gibi konuştu. Asıl önemlisi STK’ların Demokrasi’nin geleceği açısından önemine vurgu yaptı.
Son yıllarda siyaset kurumunu temsil eden partilerden ve liderlerden böylesi sözler yerine, her türlü siyasi görüşten insanların olması gereken sivil toplum örgütlerini ele geçirme ve kendi arka bahçesine dönüştürme çabalarına tanık oluyoruz.
Özellikle yoğun üye potansiyeli olan geliri de yüksek STK’larda seçimli genel kurul toplantılarında hemen tüm siyasi partiler kendi adaylarını çıkarma gayreti içindedir. Siyasetle ilgisi olmayan adayları bile partili yapmak için çabaya girerler. Destek verdikleri aday seçimi kazandıktan sonra, arka bahçeye hemencecik yerleşirler. STK’ların başındaki bazı egoso yüksek kişiler de, Milletvekilliği, belediye başkanlığı gibi etiket sevdası ile yanıp tutuşurlar, siyasetçiler ne derlerse o’nu yaparlar, salvolar ve taklalar atarlar… Oysa bilmezler ki; siyasetçiler için parlementoda, ya da belediyelerde onların yeri yoktur, çünkü onlar yalakalık hastalığına yakalanmışlardır...
***
Rahmetli Süleyman Demirel’in Adalet Partisi (AP) Genel Başkanı olduktan sonra ilk yaptığı eylemlerden biri, Oda ve Borsa yönetimlerini ele geçirmek olmuş, bu yolla da esnaf ve tüccar ile kırsal kesimi kontrol ve denetimi altına almıştı. En büyük rakibi Ecevit’in kooperatifler yolu ile köylere girme girişimi ise fayda vermemişti. Bu süreçte MHP’nin ise gençlere yönelik örgütleme çabası ve çalışması uzun vadede Ülkü ocakları ile kendini göstermişti. Ancak Üniversitelerde başlayan ve 1980 öncesinde sağ-sol kavgasında da bu örgütlenme etkili olmuştu.
***
Ancak son yıllarda siyasetçiler için STK’lar “Bizden olanlar ve bizden olmayanlar” şeklinde keskin hatlarla bölündü. Ülkenin gündemindeki konular ve özellikle de meslek kuruluşlarının işleri ile ilgili yaptıkları açıklamalar şüphesiz siyaset meydanındaki bazı partileri mutlu etmiyor. Mutlu olmayanlar ellerindeki yetkilerle STK’ları manevi bir baskı altına alıyorlar. Tabii ki, siyasi parti gibi açıklamalar yapan sivil toplum örgütlerinin yöneticilerini bu sınıftan saymıyorum.
İşin özetine gelince; Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal son yıllarda toplumda yaşanan önemli bir rahatsızlığı ve korku nedenini böylesi bir çalıştay da gündeme getirip, siyasetçi kimliğini, bir kenara bırakması nedeniyle kutlamak istiyorum.
İkincisi STK’ların önce varlık sebebi üyelerine hizmet vermeye çalışırken, yok olmaya yüz tutmuş meslek onuru ve kimliğine sahip çıkmalarını, bunu yaparken de siyaset kurumunun arka bahçesi olmamalarını öneririm. STK’larda herkesin bir siyasi fikri olacaktır. Ancak, STK’da görev alacak kişiler, siyasi görüşünü derneğin dışına bırakarak görev yapmalıdır. Ya da; o görevini bırakıp siyaset meydanına çıkmalıdırlar.
Böyle giderse Anayasa’mızda yer alan “Devletimizin Milleti ile bölünmez bütünlüğü” zarar görecektir. Bu ülke hepimizin, A veya B partisini yönetenlerin değil. Onların bizim vekillerimiz olduğunu ve bizlerin asıl olduğumuzu lütfen unutmayın. Aslolan Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk Milleti’dir…