ANTALYANIN KAHYASI

Kel başa şimşir tarak…

“Ülkemiz turizmde çok önemli bir şey başardı, bugün 7 uçak şirketi, yaklaşık 4.500 acente ve 3 bin konaklama tesisine sahibiz. Dünyada ciddi bir yeri var bugün Türk turizm sektörünün. Yine beş altı yıldır sürdürülen çabalarla gelen turist sayısı 12-13 milyondan 25 milyona erişti. Kültür ve Turizm Bakanlığımız ciddi bir hedef koydu, doğru bir hedef koydu. 2023 yılında cumhuriyetimizin 100’üncü kuruluş yıl dönümünde 50 milyon turist, 50 milyar dolar turizm geliri...“

Bu sözler Antalya Milletvekili Sadık Badak’a ait. Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesi görüşülürken TBMM kürsüsünden yaptığı konuşmasından alıntı… Şöyle devam ediyor:

“Şu anda Kültür Turizm Bakanlığı elindeki imkânlarla 100-150 milyon dolar, yan gelirlerle beraber, bir tanıtım faaliyeti yapıyor fakat bu 4.500 acente 3 bin konaklama tesisinin içinde olacağı bir kamu özel sektör iş birliğiyle meydana getirilecek yeni bir mekanizma, yeni bir güç kanaatimce milyar dolar mertebesinde bir tanıtım bütçesi sağlayabilecektir”

Demesi şu ki, turistik işletmeler yıldızı ile orantılı olarak Türkiye’nin tanıtım  bütçesi büyütmek için oluşturulacak bir havuza para versinler…

Şimdi eğri oturup, doğru konuşalım.

Koskoca bir Devlet yılda 23 milyar dolarlık bir miktarda girdi sağlayan sektörün daha da iyileşmesini istiyor da, tanıtım için sadece bütçesinden yüzde biri bile olmayan bir rakam ayırıyor. Tanıtım için, gelirin ikiyüzde biri kadar 125 milyon dolar gibi komik bir rakamı reva görüyor.

Bu mu hükümetin turizm anlayışı, bu mu devletin turizm politikası. Daha doğrusu bu ne perhiz bu ne lahana turşusu…

Şimdi bir de madalyonun diğer yüzü var. Siyasi yüzü... Aynı hükümetin sırf oy uğruna kentlerimizin, başka ülkelerde değil, kendi ülkemizde sözde tanıtımı için yaptığı yardımlara… Sözünü ettiğim belediyelerin siyaset uğruna “festival” adı altında düzenlediği etkinliklere dökülen paralara bir bakın…

Yine TBMM çatısı ve yine aynı milletvekili Sadık Badak’ın konuşmasından vereyim isterseniz birkaç cümle:

“ 7 film festivaline 12 milyon 162 bin yeni Türk lirası Kültür Turizm Bakanlığı bütçesinden vermiş bulunuyorsunuz. Ben Antalya Film Festivalinden biliyorum Bakanlıktan aldıkları bütçenin en az 2 katı bu belediyelerin kendi başka kaynaklardan elde ettikleri bütçeler var. Ne kadar doğrudur bilmiyorum, bir araştırma yaptırdım bizim ülkemizde 2007 yılında 1.328 festival yapılmış. 1328 festival, Adana’da 11, Adıyaman’da 3, Afyonkarahisar’da 30, sıralanıyor. Bunların mütevazi bir rakamla her birine 200 bin yeni Türk lirası harcanmış olsa 266 milyon yeni Türk lirası gibi yılda bir para harcanıyor, on yılda 2,7 milyar YTL eder. On yılda 2,7 milyar YTL’ye biz yirmi tane tam teşekküllü üniversite kurabiliriz. Festivaller tabii ki yapılmalı ama harcanan rakamın önemini ifade etmek için bu benzetmeyi, bu mukayeseyi yaptım”

Anlaşıldı mı efendim acaba?

 

Maliye Bakanımızın usta ellerinde şekillenen 2009 yılı bütçesi aynen meclisten geçecek. 2008'e göre yüzde 21.6 oranında artış gösteren Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın bütçesini harcama kalemlerine göre dağıtırken, tanıtım harcamasının artırmak bir yana, yarı yarıya indirmesine bir akıl erdiren varsa beri gelsin.

Etkilerinin 2009’da daha da artacağı tahmin edilen küresel krizden kurtuluş yolu olarak görülen, ihracatımızın bir numaralı kalemi turizme; bir hükümet ve bu yapılanlara itiraz etmeyerek üstelik övünürcesine sadaka niteliğindeki bütçeyi öven bir bakan, ancak bu kadar ihanet edebilir.

Şimdi sıra sektör temsilcilerinde… Bu bütçeye nasıl tepki gösterecekler bekliyorum. Ve bir de onların bu yıl ülkeye 23 milyar dolarlık girdi sağlarken, başta bastırdıkları kataloglar olmak üzere Türkiye’ye turist getirmek için fuarlarda ne kadar para harcadıklarını açıklamaya davet ediyorum. 

 

BİRAZ DA GÜLELİM

 

70'lik eş

70lik eşlerin evine adamın 40 yıllık arkadaşı gelmiş. Adam karısına hep canım, cicim, tatlım gibi sözler kullanıyormuş. Misafir merak etmiş ve  sormuş:
- Yahu biz senle 20 yıllık arkadaşız sen karına hep güzel sözler söyledin niye hiç ismiyle çağırmadın?
Adam:
- İsmini hatırlasam çağıracağım.

 

Evlenirken Neredeydin?
Adamın işi varmış, Ankara'ya gidiyormuş, tam uçağa binerken kulağında bir ses:
- 'Binme, bu uçak düşecek!
Dönmüş, bakmış, kimse yok, ama içine de bir kurt düşmüş, binmemiş. İkinci uçağı beklerken kara haber ulaşmış:
- Uçak düştü kurtulan olmadı .
Koşmuş Haydarpaşa'ya, bilet almış, tam trene binecek, aynı ses kulağında:
- 'Binme bu trene, raydan çıkacak!
Dönmüş, bakmış yine kimse yok, trene binmemiş, gelmiş eve, sabah gazeteyi açınca tüyleri ürpermiş:
 - Tren Eskişehir'de raydan çıktı şu kadar ölü, şu kadar yaralı...
Allahına şükretmiş, koşup otobüse bilet almış, tam binerken yine o ses:
- 'Bu otobüse binme, freni patlayacak!
Dönmüş yine kimse yok! Dayanamamış, sormuş:
- 'Sen kimsin yahu?'
- 'Ben senin iyilik meleğinim!
Adam iyice kızmış:
- Ulan evlenirken neredeydin?!

 

GÜNÜN SÖZÜ

Okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okuma bilmeyenlerden de hakikati gören hakiki alimler çıkabilir.

Atatürk

Yayın Tarihi
25.12.2008
Bu makale 661 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!