CHP Antalya Milletvekili Hüsnü Çöllü, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın cevaplandırması istemiyle TBMM Başkanlığına sunduğu önergede, Selimiye ve Kovanlık köyleri sınırları içindeki tarım arazilerine kurulmak istenen doğal gaz çevrim santrali inşaatının mühürlenmesine rağmen nasıl sürdürülebildiğini sormuş.
Çiçeği henüz burnunda sayın vekilimizin moralini bozman istemem ama; Çöllü’ye ben de yukarıdaki veciz sözü hatırlatırım.” Kel başa şimşir tarak”… Bu sözü daha da geliştirip, değiştirebiliriz de… Biz de o kadar veciz Atasözü var ki; Örneğin bu işe uygun; “Anasına bak,kızını al” benzeri, “iktidarı ne ki, müteahhidi farklı olsun…” diyebileceğimiz gibi, şarkılara bile söz olmuş, “ben sizin babanızım, ben ne dersem o olur” da diyebiliriz. Ancak bu konudaki en güzel söz ise “Baş nereye giderse ayak da oraya gider…” olsa gerek…
Sevgili Çöllü, siz AKP iktidarı döneminde yerel ve merkezi yönetimlerin şimdiye kadar hukuka rağmen, olumsuz raporlara ve kamuoyunun tepkilerine rağmen hangi projeden vazgeçtiğini gördünüz? İşte o yönetimlerin müteahhidi de böyle olacaktır. 'Tarım İl Müdürlüğünün, doğal gaz çevrim santrali yapımı için belirlenen alanın 'Mutlak tarım arazisi' olması nedeniyle uygun görüş vermemesine, köylünün değil pijamalı, çıplak tepkisine, dünyada sadece bu iktidar döneminde sorumluluk duygusuna sahip oldukları için sürekli azarlanan sivil insiyatife rağmen bu inşaat devam edecektir. Çünkü onlar için önemli olan Selimiye ve Kovanlık köylülerinin mutluluğu değil, sermayenin gücüdür.
Selahattin Çiçek adlı bir adam (!)
O’nu ilk tanıdığımda; yerinde duramayan, fırıl fırıl, etrafına sürekli enerji ve sevgi dağıtan, en önemlisi yaptığı işi çevresine anlatarak inandırabilmek için olmadık şaklabanlıklar yapan ve yüzünde gülücükler hiç eksik olmayan tam bir köy çocuğuydu… Sözünü ettiğim kişi Antalya’nın ilk Vakıf okulunun müdürü Selahattin Çiçek di. Rakipleri güçlüydü, her şeyden önce bu işte profesyoneldi. Ancak karşılarındaki amatör ruhlu adam da bir insan sarrafıydı ve insanları teker teker avlıyordu…
Şimdi bu adam; gerçekten adam gibi adam Selahattin Hoca, Yönetim Kurulu Başkanlığı’na kadar yükseldiği Antalya Kültür ve Eğitim Vakfı (AKEV) in kuracağı Antalya’nın ilk özel üniversitesinin kurulabilmesinin son, belki de en önemli ayağı olan Akdeniz Üniversitesi’nden “garantörlük” belgesini de aldı.
Antalya Üniversitesi şimdiden hayırlı olsun. Tebrikler Selahattin Çiçek… Sen istemez ve beklemesin ama, Eğitime verdiğin bu katkılar için umarım bu üniversitede senin bir heykelini dikerler…
Başkanla vekili görüşmüyorlar mı?
Piyasada bazı şeyler konuşuluyor ama, bu köşe dedikodu köşesi değil. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) yönetiminde bir şeyler mi oluyor? Organize Sanayi Bölgesi yönetim kurulu seçiminde kavgalar yaşandığı söylendi. Kemal Özgem aynı zamanda Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) yönetiminde de görev aldığı için, işlerinin yoğunluğunu gerekçe gösterdi ama, ATSO çevrelerinde OSB seçiminde, Kemal Özgen’in yönetim kurulunda aday olmamasının istendiği öne sürüldü.
Son olarak Ankara Ticaret odası’nın bir araştırmasına göre Antalya, Türkiye’nin borçlar sıralamasında üçüncü gösterildi. ATSO Yönetim Kurulu başkan Vekili Çetin Osman Budak bu verileri doğrulayıp, hatta gelir sıralamasında da sekizinci olduğumuzu söylerken, Başkan Özgen de, bu araştırmaya karşı çıkarak aslında borçluluk araştırmasında geriye dönmeyen kredilerin esas alınmadığını söyleyerek, Antalya’nın aslında 5. sırada olduğunu açıkladı. Bu son olay da akıllara, “başkanla, vekili görüşmüyorlar mı?” sorusunu akla getirdi.
GÜNÜN SÖZÜ
Yenilmesi gereken ilk düşmanlar öfke ve umutsuzluktur…
Alain