Başbakan Recep Tayyip Erdoğan uzun aradan sonra büyükşehiri ana muhalefete kaptırdığı Antalya’da halkla buluştu.
Bu buluşma ile ilgili olarak dikkatimi çeken bazı konuları sizlerle paylaşmak istedim.
Neden Kepez?
Erdoğan, ya da kurmayları Miting alanı olarak, merkez yerine Ak Parti’nin hakim göründüğü Kepez’i tercih ettiler. Bunda biraz da Kepez’in AKP’li Belediye Başkanı Av. Hakan Tütüncü’nün öz evlat oluşunun da etkisi, biraz da Baykal’ın memleketinde refüze olmak ta vardı. Bu düşünce ile işi garantiye almak adına şapkası ve elindeki bayrakları ile tek tip giyimli belediye çalışanları ve fanatik partililer ön saflarda yerini almışlardı.
Miting alanı bir meydan olmasa da AKP’lilere göre 20 bin kişi vardı. Bana göre ise 4-5 bin civarında bir izleyici topladı başbakan. Bunda havanın sıcak ve nemin yüksek oluşunun da şüphesiz etkisi vardı. Bu yüzden başbakanın zaman zaman konuşma performansı da düştü.
Kim informe etti?
Nitekim; kendisini kimin informe ettiğini bilmiyorum ama yanlış bilgiler verdi bazen. Başbakan Antalyalılara sordu:
- Hava kirliliği kaldı mı Antalya’da?
Kiralık koro hep bir ağızdan, kış aylarında kötü kömürden özellikle Kepez halkının yaşadığı hava kirliliğini unutmuşçasına haykırdı:
- Hayır…
Devam etti Başbakan:
- Tabii ki kalmaz Doğalgazı var artık Antalya’nın… Antalya’ya Doğalgazı kim getirdi?
Başbakan aynı yüksek tempo ile bir yanıt bekledi ama, ön sıralardakilerin yüksek “Siz” sesi kalabalık içinde cılız çıktı biraz…
Çünkü meydanı dolduran onca kişi Antalya’ya doğalgaz geldiğini bilmiyordu, Daha doğrusu henüz gelmediğini biliyordu.
Tursun’a yakıştı…
Antalya’da günlerdir oldukça gürültü koparılarak, sürpriz bir transfer olarak ilan edilen, hatta bazılarının “Bu kadar sürpriz ise herhalde Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek AKP’ye geçecek” dediği o büyük transfer herkesin beklediği eski AKP’li Döşemealtı’nın CHP’li belediye Başkanı Nurettin Tursun ile CHP’ye transfer olurken, şart koştuğu kendisi gibi eski AKP’li 7 meclis üyesi çıktı. Bağımsız Manavgat’ın Çolaklı Belediye Başkanı Hasan Coşkun da zaten son seçimde AKP kendisini Manavgat adayı kabul etmediği için bağımsız aday olmuştu, geri döndü. Taşağıl’ın DP’li Belediye Başkanı Ahmet Alp’de partisinden umut kestiği için olsa gerek AKP’ye geçti. Şimdi, sorunların çözümünde o’na göre işler daha tıkırında yürüyecek.
Burada Döşemealtı Belediye Başkanı Nurettin Tursun’a bir çift sözüm olacak.
Son yerel seçimlerde AKP’den hem Yeşilbayır, hem de Döşemealtı başkanları aday oldu. AKP Yeşilbayır Başkanı Hasan Akalın’ı tercih etti. Belki kaşı-gözü için değil ama CHP Tursun’a kendi adayını çekerek sahip çıktı ve aday gösterdi.
Şimdi Tursun’un yaptığı na ne denir?
Siyaset mi?
Vefasızlık mı?
Uyumsuzluk mu?
İhanet mi?
Sizce hangi şık uygunsa o’nu kabul edin.
Bu parti değiştirenlerin kararlarını verirken, kendilerine oy veren insanları ne duruma düşürdüklerini biliyorlar mı acaba? Bunun vicdan muhasebesini hiç yapıyorlar mı?
Kim bilir?
Menderes Türel ve Hasan Akalın
Tursun’u AKP’de aday olarak istemeyen ve arkadaşı Hasan Akalın için ısrarcı olan ve aday gösteren Menderes Türel, seçim yenilgisinin ardından Başbakan Erdoğan’la ilişkilerini uzun süre iyi götürdü. Önceki gelişlerinde Erdoğan’ın yanından ayrılmayan Türel’i bu mitingde yakınlarında göremedik. Hasan Akalın ise hiç yoktu.
Duyumlarımıza göre AKP’deki Döşemealtı Operasyonunu Menderes Türel’in yardımcılığını yaptığı, işadamı Fettah Tamince yönetti ve gerçekleştirdi. Bu Bölgede Uluslararası Antalya Üniversitesi’ni kuran Tamince’nin Nurettin Tursun’un projelerinin gerçekleşmesi için Başbakan’dan söz aldığı, Tursun’a da kefil olduğu söyleniyor. Türel ile Tamince’nin birlikte çalışmasını isteyen Başbakan’ın bundan böyle Tamince’ye parti içinde de yeni ve de önemli görevler vereceği sanılıyor.