Şimdi “ben yazmıştım zaten. Nedir bu temayül yoklaması diye” desem haklı çıktığımı kabul edenleriniz mutlaka olacaktır. Özellikle AKP’de ilçe belediye başkan adayları açıklandığında ne temayülün, ne teşkilat görüşünün önemi olmadığı, anket sonuçlarının kısmen dikkate alındığı, asıl ikili ve perde arkası görüşmelerin sonucu belirlediği gerçeği ortaya çıktı. Özellikle de listelerde Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ağırlığının milletvekillerinin önüne geçtiği, Türel’in başta Döşemealtı olmak üzere bazı ilçelerde ağırlığını koyduğu ayan-beyan ortada. Bir de AKP üzerindeki tarikat baskısının giderek azalmaya başladığı gerçeği…
Bakın bunun örnekleri var:
Kepez’de Erdal Öner hem temayülde, hem anketlerde birinciydi… Üstelik partisinin Kurucular Kurulundaki 40 üyesinden biriydi. Yeniden aday olamadı. Herkes şaşırdı.
Alanya’da temayülde ve ankette Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. İsmail Başaran ilk sıradaydı, İkinci Milli Hakem Kuddusi Müftüoğlu’na rağmen, 3. sıradaki RTÜK Başkanı Zahit Akman’ın arkadaşı Kerim Kılıç aday oldu.
Muratpaşa’da temayül ve anket sonuçlarına bakan bile olmadı, temayüle bile girmeyen AESOB Başkanı Orhan Tolunay aday gösterildi.
Bu temayül yoklaması ya da teşkilat görüşü denen ne menem bir şeydir ki; Aksu’da, Finike’de, Elmalı’da, Kemer’de, Manavgat’da da hoşnutsuzluklara yol açtı. Anlayacağınız parti teşkilatının görüşlerine değer vermesi ile ünlenen AKP, bu kez teşkilat yerine kişileri etkili kıldı.
Şimdi AKP’de, erken davranıp ayrılarak soluğu MHP’de alan İsmail Erten gibi güçlü isimlerin partilerinden ayrılarak küskünlüklerini ve sitemlerini bir şekilde ifade etmeleri bekleniyor.
Ya CHP’ye ne demeli?
Hadi diyelim ki, AKP yeni bir parti sayılır, yöneticileri tecrübesizdir. Atatürk’ün partisi CHP’ye özellikle partiiçi demokrasi savunuculuğunu bir kenara bırakıp, genel başkan diktası ile yeni yönetim tarzına?...
CHP’de şüphesiz Büyükşehir seçimi çok önemli. Başka bir ifade ile Deniz Baykal memleketinde kazanmak istiyor, ya da zorunda. Siz hangisini kabul ederseniz.
Önce merkez sağın dağılan oyları da düşünülerek Hasan Subaşı’na teklif götürüldü. Subaşı nazik adam, “kabul etmedim” demiyor ama bu formül olmadı. Sonra aday adayları çıktı ortaya. Hatta aday adaylarından Akdeniz Üniversitesi eski Rektörü Prof. Dr. Mustafa Akaydın, görevinden Deniz Baykal’ın isteği ile istifa ettiğini açıkladı. Diğer aday adayları Dr. Arif Bulut ve eski Kaymakam Mehmet Yılmaz’ın önüne geçerek tıpkı aday gibi ziyaretler yapmaya başladı. Teşkilatta boy göstermeye, sivil toplum örgütlerini yanına çekmeye... Son günlerin haber bültenlerinden Akaydın’la ilgili bazı başlıklar:
“Aleviler Akaydın dedi”, “Ahıska Türkleri Akaydın’ın yanında”, “Akaydın’a kadın desteği”, “Akaydın için Facebook’da Akaydın’ı destekliyorum grubu kuruldu”,
O da konuştukça konuştu, coştıukça coştu:
''Antalya'yı Dubai, Barselona yapma iddiasıyla gelmiyorum. Her geçen gün ayağımızın altından kayan Antalya'yı yeniden Antalya yapma için geliyorum''
Alevi kardeşlerimizle aşure yeyip sohbet eden Mustafa Akaydın;
“30 Mart günü güneş Antalya’nın üzerine farklı doğacak”
Ve bütün bunlar olup biterken, CHP hala Büyükşehir ve ilçe Belediye Başkan adaylarını açıklamıyor. Üstelik rakibi, AKP’nin bütün riskleri göze alarak güçlü Kepez Belediye Başkanını değiştirmesine rağmen…
“Şimdi ne olacak?” diye bana sorarsanız CHP’den müthiş bir sürpriz beklediğimi söylemeliyim.
Baykal bu kadar beklediğine göre bir sürpriz yapacak. Örneğin, Akaydın’ın bunca çabasına rağmen anketlerde, hatta AKP’nin anketlerinde önde çıktığı söylenen Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek’i Büyükşehir adayı gösterir mi göstermez mi? Vallahi Baykal bu, sürprizi sever ve de gösterebilir.
Çavuşoğlu aradı
Son yazımda AKP Antalya Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu, Alanya’da hedef tahtasıhaline geldiğini yazmış, örnekleri ile Çavuşoğlu’nun 3-0 mağlup duruma düştüğünü söylediklerini dile getirmiştim.
Çavuşoğlu Ankara’dan aradı. Yazının yayınlandığı gün üstelik sabah erkendi. 3-0’lık mağlubiyet iddiaları o’nu gerçekten üzmüş.
Birincisi İlçe Başkanlığı için Hüseyin Güney’in tek aday olarak ortaya çıktığını, hatta çıkmak isteyenlerin önünü kestiklerini söyleyerek, “Birbirimize inancımız tam” diyor.
ALTSO seçimlerinde kimseyi tutmadığını, söylüyor ve “Adaylardan biri çıksın, ya da bir Allahın kulu şunu destekledi desin, siyaseti bırakırım. Üstelik ALTSO seçimi parti meselesi de değil” diyerek iddialı konuşuyor.
Çavuşoğlu üçüncü gol konusunda, ise; “Evet Mahmutlar’da Alaaddin’e karşıyım. Ama henüz aday olarak açıklanmadığına göre golü de yemedim” diye ekliyor.
Biraz da Gülelim
Dursun Temel'e sormuş
- Uşağum oruçlu oruçlu kaç hamsi yiyepilursun? Temel
- 100 tane demiş. Dursun
- Hadi oradan yesen yesen 1 tane yersin geriye kalan 99 hamsiyi oruçsuz yersin demiş.
Bu espri Temel'in çok hoşuna gitmiş. Yolda Cemal'i görmüş ve hemen sormuş
- Uşağum oruçlu oruçlu kaç hamsi yiyepilursun ? Cemal
- 50 demiş.
-“Ha uşağum 100 deseydun sana müthiş bir espiri yapacaktum” demiş.
GÜNÜN SÖZÜ
Oyunu kaybederseniz kuralı değiştirin.
Murphy