Sadece televizyonların dün akşam haber bültenlerini izleyenler beni onaylayacaktır. Başlıklar şöyleydi:
- Önce sipiker uyarıyor: 'çocuklarınızı ekrandan uzak tutun' Sonda devam ediyor: TBMM'nde milletvekilleri birbirine girdi, merdivenlerden aşağıya itilen bir milletvekili ölümden döndü. Yaralı vekiller var.
- Özgecan'ın daha acısı dinmeden Antalya'da araç içinde kendisini döven sevgilisinden kaçan genç kız, araçtan düşüp sürüklenerek öldü. Özgecan'ın babası yine ekranlarda ''Bir Özgecan varmış, bir Özgecan yokmuş"... Kahredici...
- Ege Üniversitesi'nde öğrenci Başkanı PKK'lılar tarafından öldürüldü, şehit ilan edildi...
- Tarafsız Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan her akşam olduğu gibi?
"Bu meclisin görevi Yasa çıkarmaktır, İç Güvenlik Paketini çıkarın"
"Değişim hayatın bir gerçeği, bu sistem Türkiye'ye artık dar geliyor. Türkiye'yi ileri götürecek sistem: Başkanlık sistemidir"
- Bir önceki Cumhurbaşkanı Gül, "Başkanlık sistemi ABD'deki gibi olacaksa olsun, bize özgü sistem olmaz"
- İktidar partisi AKP'de milletvekilliği adaylık başvurusu sona erdi. 500'ü bayan 1500 kişi aday adaylığı için başvurdu
***
Hiç bir karar alamayan, kavgadan ve birbirlerini dövmekten başka hiç bir işi beceremeyen milletvekillerini toplumda o kadar çok beğenen var ki, onlar gibi olabilmek için sadece iktidar partisinden aday adayı olmak için başvuranların sayısı parlamentonun 4 misli. Kontenjanlar ve genel merkezin göstereceği adayların bunun dışında... Diğer partilerde de durum pek farklı değil...
Ne yapacaklarını sanıyorlar dersiniz, hangi parti olursa olsun, ellerini indir-kaldır dışında. Tabii ki 12 -13 bin liralık maaş fena değil gibi. Sonrasında 9 bin liralık emekli maaşı da...
***
- Ülkede insanlar birbirini öldürüyor, tepki koyanlar kim olursa olsun, gazla, copla, polis gücü ile susturuluyor. Özellikle gençlik ve kamu çalışanları tepkisini ortaya koyamamanın sancısını yaşıyor... Konuşmayan, düşünmeyen, sorgulamayan ve yazmayan bir toplum yaratılmaya çalışılıyor.
- Ekonomi dip yapmış, dolar tavan... Cari açık önlenemez yükseliş içinde. Bağımsız Merkez Bankası Devleti yönetenlerin müdahaleleri yüzünden işini yapamaz hale gelmiş. Enflasyon yükseliyor, gizli bir devalüasyon ülkeyi uçuruma doğru sürüklüyor.Ama herşey güllük-gülistanlık gösteriliyor...
- Yıllardır çözülmesi gereken en önemli sorun olarak karşımızda duran işsizlik tavan yapmış, üniversite bitiren işsiz, bir yanda öğretmen açığı, diğer yanda okul bitirdikleri halde hala sınava tabi tutulan işsiz binlerce öğretmen...
- PKK/Güneydoğu sorunu halktan gizlenmeye çalışılmasına rağmen Kendi topraklarımızda güvenlik güçleri belli bölgelere giremez hale gelmiş, Çözüm adı altında bazı gerçekler halktan gizleniyor, sırf seçim kazanmak uğruna kimsenin bilmediği tavizler veriliyor, PKK silah bırakmaya çağırılıyor, cevabı hepimizi kahrediyor: ''TC silah bıraksın..."
- Kürt sorununa sözde çözüm aranırken, farkında olmadan bir Türk sorunu ortaya çıkmak üzere.
- İfade ve basın özgürlüğü yok edilmiş, basın patronları maliye baskısında. ''Ya taraf olursun, ya da bertaraf...'' tehdidi altında....Gazetecinin editoryal bağımsızlığı ise hak getire...
- Yasama, Yürütme ve Yargı erkleri birbirine girmiş, yargının bağımsızlığı tartışılıyor, daha doğrusu yargıya güven kalmamış, iktidar bağımsızlığını yitiren yargıyı ele geçirme yarışını kazanmış...
- Ülke yolsuzluklarla çalkalanırken, suç. yolsuzluk iddialarını ortaya atan ve adına "Paralel" denen grubuna atılmış, diğerleri sütten çıkmış ak kaşık olmuş...Yolsuz bakanlar, suçsuz...
- Bütün bunlar olup biterken, anlı-şanlı Atatürk'ün kurduğu CHP hala kendi iç kavgaları ile uğraşıyor, son günlerde uğraş konusu kimin vekil seçileceği... Oysa başta Genel Başkanları olmak üzere hiç biri asılın (Halkın) onlara kızgınlığını göremiyorlar.
- Muhalefetin diğer kanadında değişen bir şey yok. Lideri sadece camdan okuma sanatını iyi öğrendiği ve yeni kasetler çıkmadığı için mutlu görünüyor. Bırakın iktidarı ana muhalefet olmaya bile gerek görmüyor.
- Herhalde bu durumdan en karlı çıkacak olan, söylemleri ile halkı kandırmayı iyi beceren HDP olacak. Yüzde 10 barajını geçerlerse de kazançlılar, geçemezlerse de hem anarşiyi yeniden körüklemek, hem de uluslararası platforma Türkiye'yi şikayet ederek, ''Biz barış için elimizden geleni yaptık, ama bizim için koydukları barajı geçemedik'' diye puan toplayacaklar...
Aday adaylar ile başladık nerelere geldik.
Aralarında dostlarım, arkadaşlarım da var, eğer şimdikiler gibi vekillik yapacaksanız aday filan olmayın, ülkeniz için, halk için vekillik yapacaksanız bunu belli edin... Aksi halde bizler, ülkesini seven insanlar siyasi partilere bu seçimde oy vermeyeceğiz...
Haberiniz ola...