ANTALYANIN KAHYASI

Bu nasıl bir politikadır?

ERDOĞAN KAHYA

Amaç tasarruf mu, yoksa lüks tüketimi artırarak, artacak ithalat gideri nedeniyle cari açığı yükseltmek mi? Şahsen bu sorunun cevabını ararken, cep telefonlarında taksit sayısının 6’dan 12’ye çıkarıldığını öğreniyorum.

Merak edip araştırdım:

TÜİK verilerine göre, Türkiye'nin 2007 ve sonrası cep telefonu ithalatı için ödediği tutar dikkat çekici boyutlarda… Türkiye'de, 2007-2017 döneminde ithal edilen cep telefonu için ödenen tutar, İstanbul Yeni Havalimanı maliyetinin yaklaşık 2 katı…

İthal edilen telefon sayısı bu dönemde 142,4 milyona ulaşırken, ödenen tutar ise 23 milyar 708 milyon 146 bin dolar oldu. Yanlış okumadınız tam tamına 23,7 milyar dolar. Neredeyse cari açığımız kadar…

En fazla cep telefonu ithalatı 15 milyon 811 bin 936 adetle 2007'de gerçekleştirildi. En fazla ödeme yapılan yıl ise 3 milyar 136 milyon 596 bin dolarla 2015 oldu.

Cep telefonu konusunda ihracatımız yok demeyelim. O da var. Türkiye, 2007-2017 yıllarında toplam 3 milyon 374 bin 449 cep telefonu ihraç ederken, elde edilen gelir 297 milyon 474 bin 478 doları buldu. Yani ithalat için ödediğimiz paranın yüzde 1,25’i kadar bir şey…

Peki bizim için cep telefonu bu kadar önemli ve elzem bir tüketim aracı mı?

Her evde asgariden 4 cep telefonunun olduğunu ve özellikle gençlerin, ailesine baskı kurarak 2 yılda bir telefon değiştirdiğini düşünürsek, hiç de öyle görünmüyor.

Peki o zaman biz; enflasyonla, pahalılıkla; ithalatı artırarak nasıl topyekün mücadele edeceğiz?

Cari açığı azaltmak mı, yoksa artırmak mı niyetimiz?

O zaman neden tüketim meylimizin en yüksek olan cep telefonlarının satışını artırmak için tüketici daha çok meyletsin diyerek cep telefonlarının taksit sayısını artırıyoruz?

Özeti; gençlerimize para kazanmayı değil, para harcamayı öğreten başka bir toplum var mıdır bilemiyorum.

Bu nasıl bir kafa ve bu nasıl bir ekonomik politikadır?

Bunu da anlamış değilim…

***

Kadınlarımız

CHP’li Kadınlarımız 5 Aralık’da hak aramak için yürüyecekler. Atatürk’ün armağan ettiği seçme ve seçilme haklarının yıldönümü de bu vesile ile kutlayacaklar.

Aslında istedikleri politikada eşitlik. Parlamentoda vekil sayısının sadece yüzde 4’ü kadın. Bunu artırmak için yasal düzenleme ve kadın erkek sayısının eşit olmasını istiyorlar.

Gelin beni dinleyin önce siz ayırımcılık yapmak için kurduğunuz, siyasi partilerdeki kadın kollarını bir kapatın, erkeklerle önce partinizde eşit olun ki mücadele şansınız olsun…