Tarafsız gazetecilik!

Antalyaspor-Beşiktaş maçı öncesi ve sonrası çıkan olayların yankıları sürüyor. İki gündür televizyonların spor programlarında, ana haber bültenlerinde konu epeyce işlendi.

Birkaç ulusal çapta yayın yapan televizyonun haberlerinde suçlu bulundu: Kırmızı beyazlı giysili Antalyaspor taraftarları. Olayın diğer tarafındaki Beşiktaşlılar masum (!) ilan edildi.

Haberleri izleyince, “Bu kadarı da olmaz” demeden geçemedik. Birazcık araştırma yapılsa terazi ortadan tutulabilirdi. Objektiflik bunu gerektirirdi. Ama nerde?..

Yayınlanan görüntülere bakılırsa, Antalyaspor formalı, atkılı gençler Beşiktaş otobüsüne saldırıyor. Otobüstekiler masum.

Oysa gerçek öyle mi? Bir şekilde güzergah dışına çıkarak kent içinde dolaşan Beşiktaş taraftarını taşıyan otobüstekilerin yaptıkları masum bir turistik tur muydu?

Sahi, Beşiktaşlıların gürültülü kent içi turunu Mobese kameraları neden tespit edemedi? Her an olay çıkarma potansiyeline sahip koskoca otobüs neden durdurulmadı?

Bunlar kafalarda soru işaretleri yaratıyor.

Televizyon haberlerine baktığımızda, bıçaklanan Antalyaspor taraftarı gencin kendi kendini yaraladığını düşündük. Ama bu işi sırtına yakın bir bölgeden nasıl gerçekleştirdiğini anlamakta zorlandık.

Durum böyle olmayacağına göre, Antalyaspor taraftarını bıçaklayan Beşiktaşlı saldırgan nerede? Otobüs enterne edilip içindeki saldırgan belirlenemez miydi?

Sporda şiddetin her türlüsüne, hangi renkten gelirse gelsen tepki göstermemiz gerekir. Ama olayların kamuoyuna objektif yansıtılması da son derece önemli.

Antalya’daki olayda bir grup Beşiktaşlı taraf olmuştur. Bir grup Antalyasporlu karşılık vermiştir. Güvenlik güçlerinin ciddi bir ihmali söz konusudur. Maç sonunda, Beşiktaşlı taraftarlarının, evsahibi takımın taraftarları ile aynı anda tribünden bırakılması bir başka hatadır. Herkesin bundan ders çıkarması gerekiyor. Olaya objektif bakılmalı. Bundan sonra benzeri üzücü olayların yaşanmaması için herkes üzerine düşeni yapmalı.

Baykal geldi gitti

CHP lideri Deniz Baykal, sık sık Antalya’ya gelip gitmeye başladı. Haftasonunda Afyon’daki parti çalışmasının ardından geldiğini, bir gün kaldıktan sonra Antalya’dan ayrıldığını öğrendik.

İşin ilginç tarafı Baykal’ın Antalya’ya geliş gidişlerinin çoğundan örgüt yöneticilerinin haberi olmuyor. Parti yöneticilerini bilemeyiz ama gönüllerinden adaylık geçenlerin en büyük dileği Baykal’ı Antalya’da görebilmek. Onu karşılayıp uğurlayabilmek. Ama haberleri olmadığı için bunu yapamıyorlar.