İktidar partisinin Antalya il örgütü, uzun bir aradan sonra basın açıklaması vardı. Konu; Antalya’daki orman yangınları.
AKP İl Başkanı Hüseyin Samani, yanına milletvekilleri Abdurrahman Arıcı, Yusuf Ziya İrbeç, Merkez İlçe Başkanı Bahattin Bayraktar’ı da alarak basın toplantısı düzenledi. Serik-Manavgat Yangını’nın bilançosunu ve alınan önlemleri açıkladı.
Öncelikle Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’nın yaptırdığı “Hasar Tespit Raporu”nu öncelikle valilikten duymamız gerekmez miydi? Bizce öyle olmalıydı.
Orası susunca boşluğu iktidar partisi İl Başkanı doldurmuş gibi oldu.
Sayın Samani’nin açıklamasından TOKİ’nin, Karataş Köyü’ndeki yanan evleri bu yılın sonuna kadar yapıp sahiplerine teslim edeceğini öğrendik. Açıkta kalan köylüler adına sevindirici bir durum.
Ayrıca canlı hayvan, tarım malzemesi gibi yardımların da yapılmaya başlanması da iyi.
Samani, “İktidar partisi teşkilatı olarak üzerlerine düşeni yaptıkları” inancında.
Bu kısımlar bittikten sonra Hüseyin Samani’nin siyasi eleştirileri başladı. Bazı kesimlerin (ki bunlar CHP’liler oluyor) yangını “siyasi rant aracı” yapmak istediklerini söyledi.
Özellikle Büyükşehir Belediye Başkanı’na yönelik seviyesiz açıklamalar yapıldığını belirtti. Ardından da salonda bulunan partililerinden alkış alan sözünü patlattı:
“Bu açıklamayı yapan zihniyet (Türel’i yangın sırasında Çeşme’de tatil yaptığı için eleştiren CHP’liler demek istiyor) milletvekilleri ile il, ilçe başkanları ile karnavalda eğlendiler. Güzellik yarışması düzenleyip havai fişek gösterisi yaptılar.”
Hüseyin Samani’nin bu açıklaması bize rahmetli Hamza Taş’ı anımsattı. Onun gibi taşı gediğine koyuverdi..
Bu ağır yanıt karşısında CHP’liler ne diyecek? “Hayır öyle değildi. Bizim başkanımız Konyaaltı’na kül yağarken, Antalya’nın doğusu alev alev yanarken, konu ülke gündeminde birinci sırada iken şenlik yapmadı” mı diyecekler? Daha doğrusu diyebilecekler mi?
AKP İl Başkanı Samani, Ömer Melli ve Yıldıray Sapan’ın kalesine gönderdiği gollük topu önce durdurdu. Sonra karşıya, CHP’nin kalesine geri gönderdi. Durum bu kadar açık.
Aslında AKP’li Menderes Türel ile CHP’li Muhittin Böcek, birbirlerini kurtardılar. Aksi halde CHP’liler ve tüm muhalefetin elinde büyük bir koz olacaktı. Türel’e deyim uygun düşerse dünyayı dar edeceklerdi.
Muhittin Böcek, hata yapmakta Türel’den geri kalmayarak onu kurtardı. Şimdi AKP’liler ancak, “Bizim başkan tatile çıktı ama en azından Büyükşehir ekipleri çalışıyordu” zorlama savunmasını yapabiliyorlar. Tam anlamı ile savunamıyorlar..
Muhittin Böcek’e zamanında tavır alamayan CHP milletvekilleri ve örgüt yöneticilerinin bu durumda hareket sahaları çok daraldı.
Diğer taraftan Türel, yangın sırasında tatile çıkmasaydı Muhittin Böcek’in ve CHP’lilerin çekeceği vardı. Durum en azından berabere sayılır. Buradan kimseye de ekmek çıkmaz.