Erken seçim karmaşası

Erken seçimi konuşanların sayısı giderek arttı. Böylesi bir olasılığın yüksek olduğu söyleniyor. Erken seçim, herkes için sürpriz olacaktır. Mevcut vekiller için bu iyi bir haber sayılmaz.. Çoğu seçmene daha rüştünü ispat edememişti. Ama geçen seçimde listezede olanlar için yeni bir umut demek. “Nerde kalmıştık?” diyerek yeni bir heyecana yelken açacaklar.

Erken seçimin bir başka cephesi de yerel seçimlerin öne alınacak olması. 1999’da olduğu gibi yerel ve genel seçimler bir arada gerçekleşeceği anlaşılıyor. Zamanından önce yapılmış yerel seçim, belediye başkan adaylarının hesaplarında yoktu. Bu nedenle planları alt üst etmiş olacak.

Siyasi partilerde zamanın daralması, sürecin sıkışması yüzünden aday belirleme süreci sıkıntılı olacak. Aday belirlemede fazla seçenek olmayacak. Parti liderlerine, genel merkezlerine gün doğacak. “Ön seçim için zaman yok” denip merkez yoklaması yoluna gidilecek.

Erken yerel seçimde kapatılan belde belediyelerinin durumu ne olacak?

Bu konu tartışmalı. Bilindiği gibi kapatılan beldeler, ilk yerel seçime kadar tüzel kişiliklerini koruyorlar. Bir kesime göre bu tarih, Mart 2009. İlgili yasanın iptali için Anayasa Mahkemesi’ne açılan davadan bir sonuç çıkmazsa, Mart 2009’da tarih olacaklar.

Bu görüştekilere göre; erken seçim, bu yılın ekim, kasım aylarına olursa haklarında kapatılma kararı olan belde belediyeleri hala tüzel kişiliklerini koruyor olacak.

Hafta sonunda Malatya’nın Hasançelebi Beldesi’nde konuşan CHP lideri Deniz Baykal, bu yönde bir saptamada bulundu. Kapatılacak 863 belde belediyesi arasında yer alan Hasançelebililere, “Erken seçimde belediye başkanı seçeceksiniz” müjdesi verdi.

Baykal’ın öngörüsü doğru ise alın size bir tartışma konusu daha.

Böyle bir şey olursa Antalya’da köye dönüştürülen 24 belde için ümit ışığı doğacak. Şu anda görevde olan belediye başkanları, “Son Başkan” olamayacaklar. “Son Başkan”, erken seçimde seçilecek. Bu karmaşada herhalde Mart 2009’a kadar görev yapacak.

Ondan sonrası Allah kerim. Ünvanları başkanlıktan muhtarlığa mı döner, yoksa yasa iptal edilir de başkanlıkları devam mı eder bilinmez.

Yeni kurulan Antalya’nın 5 ilçesi ile ilgili belirsizlik işin bir başka tarafı. Kaymakam atamaları yapılıyor ama nedense siyasi partiler bir türlü ilçe teşkilatlarını kurmuyorlar. Söze geldiği zaman tüm partilerin yetkilileri, “İlçe teşkilatlarımız hazır” diyorlar ama nedense açıklayanını görmedik. Merkez ilçe başkanları hala görevde. Onlar da ne olacağını bilemiyor.

Tahmin ediyoruz siyasi partilerin gözleri Anayasa Mahkemesi’nde. Oradan çıkacak karara göre tavır sergileyecekler.

Sözün kısası, ilçe ve belde olayları iyice karmaşık hale geldi. Tıpkı Türkiye’nin siyasi durumu gibi. Binmişiz bir alamete, gidiyoruz kıyamete.