Dün Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idam edilişinin 36’ncı yıldönümü idi. Denizler, her 6 Mayıs’ta anılıyor. Ama bu yıl bir başka. Nedeni ise atv’de yayınlanan “Hatırla Sevgili” dizisi. Bu dizi ile yakın tarihimizi, çalkantılı yılları yeniden hatırladık Kenan Evren’i ressam sanan 1980’lerin kuşağı, o dönemi kısmen de olsa öğrendi.
“Tam Bağımsız Türkiye” şiarı ile yola çıkan, Deniz Gezmiş ve arkadaşları bir kişinin burnunu kanatmadan idam sehpasına gönderildiler. İşte bu üç fidan, idamlarının yıldönümlerinde Antalya’daki etkinlerle da anıldı. CHP ve 78’liler Girişimi, iki ayrı etkinlik düzenledi..
Anma törerleri bizi gerilere götürdü. O dönemlerde ortaokul öğrencisiyiz. Doğal olarak politik bir görüşümüzün oluşması da söz konusu değildi. Olayları gazetelerden ve radyodan izleyebiliyorduk. Mahalle bakkalından ekmek alırken, uzun boylu iki genç geldi. Ülkü Ocakları’ndan olduklarını söylediler. Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamı için imza kampanyası düzenlemişler. Mahalle bakkalı hemen imzaladı. Bizden de imza istediler ama yanaşmadık. Belki idam bize hoş gelmemişti. Ülkücüler bize kızdılar ama belki çocuk yaşta olmuşumuz yüzünden fazla üstelemediler. Homurdanıp gittiler.
Yıllar sonra Ülkü Ocakları başkanlığını yapmış bir kişinin, “Biz Deniz Gezmiş’i yanlış tanımışız” özeleştirisini duyduk. Biz de çocuk yaşlarda, sadece insani içgüdülerle gösterdiğimiz tepkiden bir kez daha gururlandık
Bugün, bir kişi bile açık açık Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamını savunamıyor. Onları idam edenleri de kimse iyi niyetle anmıyor.
Aydın Kanza Parkı’nda CHP’nin düzenlediği anma toplantısında, iki önemli konuk vardı. Beyaz perdede Deniz Gezmiş’i canlandıran Berhan Şimşek, bu kez davudi sesi ile Deniz ve arkadaşlarını anlattı.
Diğer konuk, Yusuf Aslan’ın ablası Emel Bilik idi. Yusuf Aslan’ın emekli öğretmen olan ablasının Antalya’da yaşadığını da öğrenmiş olduk. Emel Bilik, konuşmakta zorlandı. Cezaevi ziyaretlerinde onlarla ilgili anılarını anlatırken herkesi duygulandırdı.
Keşke politik nedenlerle idamlar olmasaydı. Ne Adnan Menderes, ne de Deniz Gezmiş ve arkadaşları idam edilseydi. Ne diyelim ışık içinde yatsınlar.
Öfke ve korku
Antkart olayı hala yerine oturmadı. Tartışmalar, suçlamalar sürüyor. Şimdi gündemde kartı olmayan yurttaşların ulaşım hakkının engellendiği iddiası var.
Otobüs sahipleri ve şoförler, ellerinde kart bulunmayan yurttaşların. “Paramı nasıl kabul etmezsiniz” diyerek sert tepki gösterdiğini, hatta kendilerine karşı kaba kuvvete başvurduğunu söylüyorlar. Onlara anlayış gösterdiklerinde ise belediye görevlilerinin araçlarını bağladığını iddia ediyorlar. İşin ilginç tarafı bunları yana yakıla anlatanların isim vermeye yanaşmamaları. Öfkeliler ama, “ekmeğimizden oluruz” korkusu daha ağır basıyor.