Neden? Neden?

Türban mevzusu neden hortlatıldı, bir bileniniz var mı? Günlerce kamuoyu oyalandı ve sonuçta bir yasa çıktı, falan oldu, filan oldu… Ama neden oldu?

Okuduğum bir çok şey var ama bunlardan en çok dikkatimi çeken şey, bir oran… Türban yasağı nedeniyle okuyamadığını öne sürenlerin oranı yüzde 1’miş… Gazetelerin yalancısıyım. Yüzde 1…

Şimdi bütün bu yaygara, bütün bu bağırış çağırış yüzde 1 için miydi? Peki başka haklar isteyen yüzde 10, yüzde 20, yüzde 30’lar ne olacak? Mesela daha ferah şartlarda, daha yüksek gelir, daha fazla alım gücü isteyen yüzde bilmem kaçlar ne olacak? Neden onlara da bir çare aranmıyor acaba? Mesela kat be kat daha fazla oranı bulmuş işsizlik için de yeni bir kanun düzenlemesi düşünülüyor mu? Peki, türban yüzünden değil de ekonomik imkansızlıklardan dolayı okuyamayan, tedavi göremeyen hatta ölüme terk edilen yüzdeler? Faturayı ödeyemediği için hastanelerde rehin kalanlar? Onlar için de var mı bir çalışma?

Geçtiğimiz Pazar bir gazetede dikkatimi çeken bir yazı oldu. Bu yazıda bugün hükümette önemli görevler üstlenmiş kişilerin türbanlı eşlerinin nasıl kapandıklarının hikayelerinden oluşan bir kitaptan bahsediliyor ve bu hikayelerden birkaç örnek veriliyordu. Verilen birkaç örneği dikkatle okudum. Cumhurbaşkanı, Başbakan, birçok bakan ve daha birçok örnek var. Eşlerinin neredeyse tamamı, evlendikleri için türbana girmişler. İşlerinden ayrılanlar, okullarını yarım bırakanlar, hatta evleneceksin ve kapanacaksın denildiğinde intiharı düşünenler olmuş (mesela Başbakanımızın eşi, 15 yaşında örtünmesi söylendiğinde intiharı düşünmüş, o güne kadar son derece modern bir genç kızken, giyimine özen gösterirken, aile baskısıyla örtünmüş ve okulunu bırakmış). Samimiyetle anlatmışlar işte, daha ne olsun?

Peki, bugün okuyamıyoruz diye ortalığı birbirine katan o türbanlı genç kızların kaçı acaba durup dururken, kendi isteğiyle kapanmış dersiniz? Onların hikayeleri ne kadar farklı olabilir ki? Onlar da muhafazakar ailelerin kızları oldukları için, başka bir seçenekleri olmadığı için kapanmış olmasınlar sakın? Başka bir soru da, okuyan türbanlı genç kız örneklerine… Neden çalışmıyorlar? Okumuşlar, eğitim görmüşler, neden çalışmıyorlar? Cumhurbaşkanımızın kızı Bilkent Üniversitesi mezunu… Okulu bitirir bitirmez evlendirilmiş, çalışıyor mu? Hayır! Başbakanımızın kızı, ABD’de Indiana Üniversitesi’nde okumuş, çalışıyor mu? Hayır! Necmettin Erbakan’ın kızları? Biri Bilkent, biri ODTÜ mezunu… Başları açık okudukları için eleştirilmişler ama okulu bitirmişler. Çalışıyorlar mı? Hayır! Liste uzadıkça uzuyor ama sonuç değişmiyor. Okuyorlar, mezun oluyorlar ve evleniyorlar. Çalışmıyorlar, ev hanımı oluyorlar… Peki, bu yaygara ne için o zaman?

Aslında düşünüyorum da, evet, dindar kadınlar, üniversiteye gitsinler. Mümkün olduğunca çabuk ve çok… Ve sorgulamaya başlasınlar kendilerine yaşatılan hayatı. Neden erkek nesli değil de kadın nesli? Neden o kapılardan içeri giremeyenler erkekler değil de kadınlar olmuş hep? İslam neden erkekler için de giyim-kuşam düzenlemesi getirmemiş? İslami erkek giyimi diye bir şey varsa da neden dindar erkekler bu giyimi terk etmiş? Erkeğin takım elbise-kravata geçişi neden “ibadet kısıtlaması” başlığında ele alınmamış? Neden sadece kadınlar? Neden iffet sadece kadının konusu olmuş? Neden namus sadece kadının, yegane kavgası haline gelmiş? Neden?

Kadını değil, İslam’ı örten bu örtüyü göremiyor muyuz? Peki, kadınlar bunu neden göremiyorlar?

Sevgiyle kalın…