Antalya’da günlük yaşamak

‘Günlük yaşanan şehirler’ diye bir liste yapılmaya kalkılsaydı, sanırım Antalya’yı en başa yazmak gerekirdi...

Neden mi? Ben dünyada, hem bu kadar rutin bir yapılanmaya sahip, hem de bu kadar değişken bir sosyal yaşamı içinde barındıran başka bir şehir olabileceğine inanmıyorum da ondan...

Bakıyorsunuz, sokaklar aynı, mekanların yeri aynı, dekoru neredeyse aynı, o mekanlara gelen insanlar aynı ama olan mekanların isimleri neredeyse ayda bir değişiyor, o mekanlarda program yapan sanatçılar durmadan köşe kapmaca oynuyor... Yetişmenin imkanı yok...

Dergi çıkarıyorum, e dolayısıyla gece hayatındaki mekanların haberlerini yapıyorum, sayfa bittiğinde bir bakıyorum, o mekan kapanmış, sanatçısı bilmem hangi bara gitmiş. Haydi bakalım, boz sayfayı, yeniden yap... Gerçekten akıl sır erdirmek zor...

Belki de krizin yansımalarından biri de bu diyeceğim ama, kriz öncesini de biliyoruz... Dünyanın parasını yatırıp, farklı tarz, farklı konsept diye işe başlayanların, kısa bir süre sonra işyerlerini devretmek zorunda kaldıklarını görmedik mi? Bu mekanlara biz mi sahip çıkamıyoruz, biz mi yaşatamıyoruz, yoksa işletme sahipleri mi hata yapıyor, neden oluyor, bir türlü anlayamadım. Ama bildiğim bir şey var ki, yiyecek içecek sektörü, hizmet sektörü, Antalya’da hiç de istikrarlı görünmüyor...

İşte bu yüzden Antalya’da günlük yaşamak gerekiyor. Uzun vadeli planlar yapmayacaksınız. Mesela on gün öncesinde bir mekana gitmek için sözleşmeyeceksiniz. Bir gün önce karar verip, vakit kaybetmeden gideceksiniz. Yoksa ya mekan başka mekan, ya sanatçı başka sanatçı olarak karşınıza çıkabiliyor...

Şöyle 100 yıllık binalarda, 50 yıllık işletmeler görmek neredeyse imkansız... Bir Yedi Mehmet Restaurant’ı biliyorum, şu an başka da bir isim de gelmiyor aklıma... Sizin geliyorsa, varsa böyle mekanlar benim bilmediğim, lütfen bana söyler misiniz? En azından yanılıyorsam, yanılmışım deyip rahat bir nefes alayım...

Ha, bütün mekanlar böyle demiyorum tabi ki. Elbette içlerinde istikrarlı mekanlar ve istikrarlı sanatçı dostlarımız da var.

Ve iyi ki de varlar...

Ama ne yazık ki, çok azlar...

Antalya’nın tüm Türkiye’de, hatta dünyada, kaliteli hizmeti, özel lezzetleri ve anlatılmaya değer eğlencesi ile ön plana çıkan, bilinen ve merak edilen mekanlara ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Sırf bu mekanlar için insanların Antalya’ya gelmesi gerektiğine ve biz Antalya’da nefes alanların, dünyanın en güzel şehirlerinden birinde yaşıyor olduğumuzu daha iyi hissediyor olmamız gerektiğine inanıyorum. Siz ne dersiniz?

Sevgiyle kalın...

Yayın Tarihi
10.02.2009
Bu makale 6067 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!