Geçen gün facebook’ta bir arkadaşımın profilinde iki cümle dikkatimi çekti: Kimse pahalıdan satmasın kendini, biz biliriz herkesin indirimli günlerini...
Aslında çok doğru bir cümle gibi geldi bana. Günümüz şartlarında baktığımızda… Kimse ahlakla ilgili olarak bu cümlelerin arkasında durduğumu düşünmesin. Evet, ahlak da var işin içinde ama iş hayatında, sosyal hayatlarda, özel hayatlarda cümle cuk oturmuyor mu?
Bu cümleler, ilk bakışta diğer insanlara karşı bir gözdağı gibi görünebilir. “Ben herkesin açığını biliyorum” der gibi görünebilir. Ama genel anlamda baktığınızda, kimsenin kimseye söz etmemesi gerektiğini de anlatıyor olamaz mı? (söz karşıdakinin anladığı kadar anlamlıdır ya)… Başkalarının hayatları hakkında yorum yapma hakkımız olmadığını, hepimizin hayatında yaşanmışlıklar arasında yadırganacak detaylar olabileceğini anlatıyor olabilir mi?
Antalya’yı düşünelim… Küçücük bir şehirdi. Herkes herkesi tanır, en özel yaşananlar bile bir şekilde kulaklarda dolaşırdı. Herkes çok gençti, herkesin kanı bir başka kaynıyordu. Herkes farklı işler yapıyor, herkes farklı hayatlar yaşıyordu…
Gün oldu, günler oldu… Devran döndü… Her şey öyle bir değişti ki… Hayat kiminin servetini aldı elinden, kimini birden bire servet sahibi yaptı. Kimi dalavere peşindeydi ayağına dolandı, kimi çok dürüsttü dolandırıcılığı öğrendi. Kimi acayip hızlıydı, evlendi çocukları oldu. Kimi evliydi, mazbut bir hayattaydı; boşandı, kendini alemlere attı. Kimi yaşamadığını fark etti yaşamaya başladı. Kimi fazla hızlı koştuğunu anladı, frene bastı…
Hepimizin hayatında zaman içinde bir şeyler oldu. Hiç düşünmediğimiz, hayalini bile aklımızdan geçirmediğimiz, planlamadığımız olaylar oldu. Yaşadık… Herkes kendine düşeni yaşadı.
Yani; kimse pahalıdan satmasın kendini, biz biliriz herkesin indirimli günlerini...
Kimse şu anda ya da geçmişte yaşadıklarıyla ilgili ne yerilebilir, ne yargılanabilir. Aslına bakarsanız, kimseyi de ilgilendirmez. Ama kimse de kendini yaşadıklarının aksi bir hayat yaşıyormuş gibi göstermeye kalkmamalı. Kimse kendini dev aynasında da görmemeli. Her çıkışın bir inişi de var unutmamak lazım…
Peki, ne yapmalı? Hani sözde; “kimse pahalıdan satmasın kendini, biz biliriz herkesin indirimli günlerini...” diyor ya. Bence yapılmaması gereken asıl şey; kendimize bir paha biçmemiz. Kimsenin öyle bir şansı yok. Pahanızı, değerinizi çevreniz belirliyor.
Geçmiş ya da gelecek, yaşananlar değil sizin değerinizi belirleyen de… Ne kadar insan olabildiniz, bununla alakalı her şey.
Ne kadar insan olabildiniz ve ne kadar insan biriktirebildiniz bu yaşamda?.. Bütün mesele bu… Dürüstlük ve kaliteli bir yaşam hedefimiz olursa eğer, zaten çok da hata yapmayız gibime geliyor. Siz ne dersiniz?
Sevgiyle kalın…
SABAH AKDENİZ’DEN ALINMIŞTIR