Dünyada
olduğu gibi ülkemizde de çeşitli nedenlerin ortaya çıkardığı, kırsal kesimden
kentlere veya bir kentten diğerine göç , kent ve kentlileşme,kentlilik bilinci
gibi kavramları hayatımıza soktu.
Antalya
gibi bir kentte yaşıyorsanız eğer; hem kırsaldan hem başka kentlerden ve hem de
hiç azımsanmayacak kadar dış ülkelerden yönelen göç hareketlerinin tümüne
tanıklık edersiniz. Bu sadece insan sayısının arttığına tanıklık değildir, Antalya
Merkez ve ilçelerinde nüfusun hızla artması kadar, nüfusun sosyal, ekonomik ve
kültürel yapısında değişimlere de yol açtığına da tanıklıktır..
Ben
bu yazıyı kaleme alırken hafta içinde kentin önemli aktörlerinden ATSO Başkanı
Çetin Osman Budak’la Toplumsal Ekonomik Araştırmalar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı
Dr. Ali Yılmaz ve aralarında bendenizin de bulunduğu yönetim kurulu üyelerinin
Kent, kültür ve sürdürülebilirlik üzerine yaptığı görüşmenin notlarından
faydalanıyorum.
Görüşme
ATSO ‘nun 2023 Antalya Vizyon çalışması Arama konferansları ve karar konferansı
üzerinden yürüdü. Zira TEAM vizyonu Kent Kültürü ve Kentlilik bilincinin
sağlandığı sürdürülebilir Antalya kenti ile ifadesini buluyor. Bu vizyon 21.
Yüzyıl kent yönetimlerinin olmazsa olmazı, üniversitelerin, hemşerilerin, sivil
toplum örgütlerinin ve sendikalar gibi kurumsal ilgi gruplarının kente yönelik
kararlarda rol almalarının önünü açacak bilinci oluşturmakla başarılabilinir.
Bu bakımdan ATSO’nun 2023 vizyon çalışması,
üzerinde çalışılan konuları ve çıkan sonuçlarından daha da önemli bulduğum KENTLİLİK BİLİNCİNİ Kavramdan gerçekliğe
dönüştürecek bir eylem
olmasıdır. TEAM vizyonu ile ortak paydasıdır.
Yeni
zamanın Kentlerinden sürdürülebilirlik ve yaşanabilirliği sağlama başarısında,
bulundukları yerelden başlayarak bölgesel ve ulusal refah artışını
desteklemeleri bekleniyor. Antalya’nın bu beklentiye cevap vermesi, özgün
kimliğinin devamlılığının sağlanması, aldığı yoğun göçle yaşanan sosyal,
fiziksel ve kültürel erozyonun önlenmesi, kendini yaşadığı kente ait hisseden
bireylerin oluşması ve kültürel mirasın yeni nesillere aktarılması,
sürdürülebilirliğin sağlanması ile mümkün olacaktır.
Bu
da ancak; Kentte yaşayanların kentlerine sahip çıkmaları ve o kentin kendi iç
dinamikleriyle ve de yerleşiklerin bilinç düzeyinin arttırılmasıyla mümkündür.
Bunun için önde duran, önde gelen, eşraf, sen sen, ben ben gibi kısırlaştırıcı
söylemleri aşarak katılımcılığı desteklemek bilincinin de yerleşmesi önemli. Bu
söylemler belli geleneksel kalıplara uygun olarak biçimlendirilmiş kapalı
yapılara ait. Bu yapılarla eski kültür politikalarına devam edilir ne
kentlileşme, ne kent kültürü ne de kentlilik bilinci başarılamaz. Günümüz
koşullarında eski kültür politikaları sürdürülemez hale gelmiştir ki ülke
genelinde kentle ilgili-eskiden olduğu gibi ben yaptım oldular kabul
görmemektedir- kararlara katılma isteği daha gür sesle söylenmeye başlanmıştır.
Antalya’da
kararlı bir şekilde kısırlaştırıcı dogmalarından bir an evvel uzaklaşarak 2023
Vizyonunu gerçekleştirecek kent olmak girişimini başarmalıdır.
Hermes
ne demiş: Bilmek,istemek,girişmek,susmak
gerek.