Toplumsal Güçlenme Alanında Kadın

Mart ayına doğru hızla yaklaşıyoruz. Kadınlar için Mart ayrı bir değer ifade ediyor zira Dünya Kadınlar gününe ev sahipliği yapıyor. Bu sene Mart ayı yerel seçimlere de ev sahipliği yapacak olması nedeniyle Kadın ve siyasetin bol konuşulduğu günlerdeyiz. Kadın Belediye Başkanı adaylarındaki azlık, meclis üyeliklerindeki yüzde 10 luk kotalara uygun yerleştirmeler Kadın ve siyaset ilişkisinin hala kadının yüzünü güldürecek bir noktada olmadığını gösteriyor.

Diğer yandan Türkiye’de kadın istihdamı da yüzde 29,6 lık oranıyla kadınların işgücüne katılımının da çok düşük olduğunu anlatıyor. Mart ayını Kadın bakış açısıyla ele alarak bu haftaki yazıma konu yaparken erken bir telaş içinde miyim? Diye düşünmekten kendimi alamadım. Ama toplumun refahının sağlanabilmesi için kadının da toplumsal güçlenme alanları olan eğitim, siyaset ve çalışma hayatında güçlenmesi olmazsa olmazların başında gelmektedir. Gözden kaçırmamak durumunda olduğumuz önemli bir noktada uluslar arası rekabet ortamında ülkemizin rekabet edebilirliği için de kadının güçlenmesi gereklidir.

Bendenizin de alakadarları arasında bulunduğum TOBB Antalya İl Kadın Girişimciler Kurulu da 2014 yılına gelecek vizyonunu ortaya koyarak bir “Hedefler” arama konferansı ile başladı. Çok sayıda görüşme, fikir alış verişi, kadının potansiyelini fark etmesi ve kullanması için önündeki engellerin kaldırılması için üretildi.  Elbette demokrasi, insan hakları, ekonomideki gelişme ile kadınlar eğitimde, çalışma hayatında, siyasette hak ettikleri  yeri edinebilecekler. Bu bakımdan Mart ayı heyecanımı pek de erken bir telaş olmadığını anlıyorum.

 Şimdi paylaşacağım veri tüm dünyada genel ortalaması yüzde 5 olan kadın üst düzey yönetici çalıştıran ülke sıralamasında Türkiye yüzde 12 ile Finlandiya’dan sonra ikincilik sırasını Norveç’le paylaşıyor. Bu araştırma dünyanın 20 büyük ekonomisine dahil ülkelerde ve 600 şirkette yapılmış. Genel ortalama yüzde 5 olan bir alanda başarımıza bakar mısınız? Buradan keyifle kendi sonucuma ulaşıyorum. “Dünya bunu tercüme ederken Türkiye cümlesinin öznesine KADIN ı yerleştirecektir ”bu acayip keyif alarak kayıt altına aldığım benim sonucum. Ancak ülkemizin genel yapısı içerisinde de değerlendiriyorum ki; Karar mekanizmalarında kadının olması hali  refah ve rekabet gücü arasındaki korelasyonu güçlendiriyor. Eğitimli kadının başarısını ifade eden bu sonuç kadın ve eğitimin önemine vurgu yaparken bir yandan da kız çocuklarının okullaşmasının ötesinde “haydi kızlar üniversiteye”  ye dönüşmesi gereken sloganlara atıf yapıyor. 

Hal böyle olunca; Kadının şirketlerde karar mekanizmalarına katılımlarını, işlerini kurarken desteklerini,  STK larda ve siyasette de tıpkı iş hayatındaki beklenti gibi karar mekanizmalarında yer almalarının önünü tıkayan şartları değiştirmezsek, kadının toplumsal Cinsiyet Eşitliği bir şehir efsanesi olarak kalmaktan öteye gidemeyecektir.

8 Mart 2014  karar mekanizmalarında daha çok kadın için farkında lığın artacağı sürdürülebilir bir sürecin başlangıcı olur umarım.

 

 

Yayın Tarihi
23.02.2014
Bu makale 7351 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!