Zevk ve hoşlanma

ANSİAD kuruluşunun 23. Yılını kutladı ve Geleneksel Ödüllerini verdi. İki yılda bir yapılan yönetim Kurulu ve Başkanın seçimi ile yeni bir solukla hizmetlerine devam edecek. Eminim bu giriş haber tadında ve pek de ruhsuz gelecektir okurlarıma. Geçen haftaki yazı konum “bencillik” den devamla benim için hiç de öyle boş bir anlam ifade etmiyor. Bir sivil toplum kuruluşunun sürdürülebilirlik takıntılı bendeniz tarafından yeni bir döneme başlamasından müthiş keyif alıyorum. -bu 23 yılın 19 yılına tanıklık etmemin de etkisi yadsınamaz- Aidiyet duygusu da denilebilinir, bir faninin hayatından anlamlı kesitler de denilebilinir. Her neyse benim için önemli olan Antalya’nın ve bölgenin ekonomik hayatına duyarlı bir sivil toplum örgütünün dokundukları, katkı koydukları, değişimi, dönüşümü, çoğalmasını ifade eden bu rakamlar, rakam olmanın ötesinde bir hoşluk bir hoşlanma duygusudur. Hoşlanarak hayatın değerini artırmanın kolaylaştığını deney imliyorum. Bir başka önem atfettiğim durum daha var ki hoşlanarak; hayatın yaşamaya değer olduğunu hissetmek, uğrunda mücadele edebileceğim yeni çabaların içine girmek için hazır olduğum motivasyonu(mu) sağlıyor. ANSİAD Geleneksel Ödülleri bu bakımdan hem ödüle, övgüye layık olanları hem de Ödül sahiplerinin mutluluğunu paylaşanlara zevk veriyor. Yılın İşadamı Ödülü bu yıl Hakan Külahçı’ya hakkıyla gitti. Konuşmasını yaparken, salonda ailesi ve dostları ile paylaşırken bana geçen “zevk” alıyor olmalarıydı. Zevk almanın insan için taşıdığı “metafizik” anlamından olsa gerek benim Hakan Külahçı’nın konuşması içindeki sözlerinden daha fazla kürsü duruşu ve mimikleri ilgilendirdi. Zira benim tercih ettiğim bakış açımdan, Külahçı’nın zevk alıyor olması, hoşlanması, kendi başarısının, değerlerini başarmasının, hayatta olmasının doğrudan tecrübesine ortak olabileceğimiz bir zemin hazırladı. Elbette görevini Başarıyla tamamlayan ANSİAD geçmiş dönem Başkanı Hakkı Ergin Civan ve yeni seçilen ANSİAD Başkanı Ali Eroğlu’nun konuşmalarını izlerken onların da zevk alıyor olduklarını görmekten çok memnun oldum. Yaşamın kendinde var olan “zevk alma” özelliğinin esas itibariyle başarılı davranışların ödülü ve sonucu olması bilgime işaret etmesi bakımdan da ben de çok “zevk” aldım. Ali Eroğlu’nun konuşmasında söylediği “ANSİAD öğrenen ve öğreten bir örgüttür” tanımlamasını teyit edercesine hafızamın kıvrımlarında bulunan “zevk alma” felsefesinin tümcelerini kazındıkları dehlizlerden çıkardım ve “insanın varoluşunun değerine ulaştıran duygusal bir yakıt olduğunu” öğrendim. Tüm ödül alanların bana(bencilce) zevk veren başarılarından dolayı payıma düşen duygusal yakıtı fazlasıyla aldım. İYİ HAFTALAR
Yayın Tarihi
15.01.2013
Bu makale 6807 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!