EĞİTİMCİ GÖZÜYLE

Duygu Psikolojisi -1-

Öncelikle birbirine en sık karıştırılan ve farklı anlamları olan, duygulanım ( affect), duygu (emotion) ve duygu durumu (mood) kavramlarının anlaşılması gerekecektir.

Duygu, anlık ve yoğun bir tepki olup, değişken değişimlerle birlikte ortaya çıkar.

Duygu durumu, daha uzun süreli ve genel bir duygusal haldir; birden fazla duygunun birleşimi olabilir. Örneğin Heyecanla birlikte kaygı, heyecanla birlikte korku veya sevinç ya da memnuniyet gibi olumlu ve olumsuz duygular iç içe geçebilir.

Duygulanım, daha kapsamlı bir kavram olup, bireyin duygusal tepki verme becerisini ifade eder.

Duygu, bir olaya karşı hissedilen tepkidir. Öfke, korku, üzüntü, sevinç, şaşırma, kaygı gibi.

Duygu durumu, daha uzun süreli bir duygusal arka plandır. Birkaç gün boyunca devam edebilen moral bozukluğu (duygu durumu)

Genel olarak başarısızlıklara nasıl tepki verildiği (duygulanım)

Duygu ve duygu durumları birbirini etkiler. Duyguların yeterince güçlü ve derinse bir duygu durumuna dönüşebilir. Sizi oldukça fazla sevindiren bir olay karşısında oluşan sevinç duygusu, birkaç gün duygu durumu olarak devam edebilir.

Duygu durumu bir den fazla duygu içerebilir, heyecanla birlikte sevinç ya da heyecanla birlikte kaygı duygusu içerebilir. Veya heyecan kaygı korku gibi birkaç farklı duygu değişik oranlarda içerebilir.

Sevinç, heyecan, hoşnutluk memnuniyet, neşe duygusu bir dönem devam edebilen bir duygu durumuna eşlik eden ve birbirine yakın ve farklı dozlarda duygulardır.

Duygu durumu tek bir duygunun azalarak sabit veya çoğalarak devam etmesi gibi değişik oranlarda ve dozda birkaç duygunun iç içe bir süre devam etmesidir.

Olumsuz duygu ya da duygu durumunun yarattığı stres, ruhsal dayanıklılığı azaltabilir. Olumsuz bir olayın olduğu daha sakin ve daha rahat bir dönemde daha az tepki verdiğiniz halde rahat olamadığımız gerginleşen dönemlerimizde ani patlamalar gelişebilir.

Örnek: “Uğradığım haksızlıktan dolayı çok öfkelenmiştim(duygu)

Bu nedenle iki gündür zaten canım sıkkın, moralim bozuktu (duygu durumu),

Üstüne üstlük bir de bugün maruz kaldığım bu sorun beni çileden çıkarttı; elimde olmadan çok bağırdım hakaret ettim. (duygulanım)

Duygular ve İşlevleri

Aşk, insanlar arasında güçlü bağlar kuran derin bir duygudur. Aşkın işlevi, bireyleri bir arada tutarak uzun süreli ve güvene dayalı ilişkilerin temelini oluşturur. Romantik aşk, insanın evrimsel süreçte çiftler arasında bağlılık kurmasını sağlayarak aile yapısını ve toplumsal devamlılığı destekler. Aynı zamanda fiziksel ve duygusal tatmini artırır, kişisel gelişim ve mutluluk sağlar. Örnek: Bir çift birbirine aşık olduğunda, zamanla aralarındaki bağ güçlenir ve güven oluşur. Bu duygu, onları sadece bir arada tutmakla kalmaz, aynı zamanda hayatlarında daha fazla sorumluluk almaya, birbirlerine destek olmaya ve ortak hedefler doğrultusunda hareket etmeye teşvik eder.

Sevgi, sadece romantik ilişkilerde değil, aile, arkadaşlık ve diğer sosyal bağlarda da görülen evrensel bir duygudur. Sevgi, toplumsal ilişkilerin devamlılığını ve sosyal dayanışmayı destekler. Aynı zamanda insanları koruyucu, şefkatli ve başkalarına karşı yardımsever olmaya yönlendirir. Sevgi, bireyler arasında duygusal yakınlık oluşturur ve sağlıklı ilişkiler geliştirmeye yardımcı olur.
Örnek: Bir ebeveynin çocuğuna duyduğu sevgi, çocuğun güven içinde büyümesini sağlar. Ebeveyn, çocuğunun ihtiyaçlarını karşılamak için şefkat ve fedakarlık gösterir. Bu sevgi, çocuğun kendine olan güvenini artırır ve gelişimini olumlu yönde etkiler.

Korku, tehlikelerden kaçınmamıza yardımcı olan temel bir duygudur. Hayatta kalma içgüdümüzü tetikler, bizi koruyacak savunma mekanizmalarını harekete geçirir. Korku, bilinçli ya da bilinçsiz olarak bizi riskli durumlardan uzak durmaya teşvik eder.
Örnek: Gece karanlık bir sokakta yürürken aniden bir ses duyduğunuzda korku hissedersiniz. Bu his, sizi daha dikkatli ve hızlı hareket etmeye teşvik eder, tehlikeli olabilecek bir durumdan kaçınmanızı sağlar.

Kaygı (Anksiyete), gelecekte oluşabilecek potansiyel tehditlere karşı bizi hazırlayan bir uyarı sistemidir. Zihinsel olarak tetikte kalmamıza ve olası sorunlara çözüm bulmamıza yardımcı olur. , önceden önlem almamızı sağlayarak olumsuz durumlarla başa çıkma yeteneğimizi artırır.
Örnek: Yaklaşan bir iş görüşmesi öncesi kaygı hissedebilirsiniz. Bu kaygı, görüşmeye iyi hazırlanmanızı sağlar, sorulara nasıl cevap vereceğinizi önceden düşünmenize yardımcı olur ve böylece daha iyi bir performans sergilersiniz

Öfke, sınırlarımızın ihlal edildiğini ya da adaletsiz bir durumla karşılaştığımızı hissettiğimizde ortaya çıkar. Bu duygu, duruma karşı güçlü bir tepki vermemize, gerektiğinde haklarımızı savunmamıza yardımcı olabilir. Ancak kontrolsüz öfke, olumsuz sonuçlar doğurabilir.
Örnek: Trafikte biri aniden önünüze kırdığında öfke hissedebilirsiniz. Bu duygu, tepki vermenize ve belki de karşı tarafı dikkatsiz davranışı konusunda uyarmanıza neden olur, böylece gelecekte daha dikkatli olmasını sağlayabilirsiniz.

Üzüntü, bir kayıp ya da hayal kırıklığına verilen doğal bir tepkidir. Duygusal olarak yaşanan zor durumlarla başa çıkmamıza yardımcı olur ve iyileşme sürecini başlatır. Üzüntü, çevremizden duygusal destek almamız için de bir sinyal olabilir.
Örnek: Sevdiğiniz bir kişinin vefatı üzerine hissettiğiniz üzüntü, kaybı kabullenme ve yas sürecini başlatır. Aynı zamanda çevrenizden duygusal destek aramanıza ve iyileşme sürecinde başkalarıyla daha derin bağlar kurmanıza olanak tanır

Şaşırma, olumlu olaylar karşısında yaşanan bir duygudur ve insanlara hayatta kalmanın ötesinde anlam ve tatmin sağlar. Bu duygu, sosyal bağları güçlendirir, yaratıcı ve üretken olmayı teşvik eder, genel iyilik halini artırır. Örnek: Başarıyla tamamladığınız bir projeden sonra hissettiğiniz sevinç, sizi daha fazla çaba göstermeye ve benzer başarılar elde etmek için motive eder. Ayrıca bu başarıyı başkalarıyla paylaşmak, sosyal ilişkilerinizi güçlendirir
Örnek, beklenmedik bir olay karşısında verilen ani bir tepkidir. Bu duygunun işlevi, bireyi bilinmeyen ya da beklenmeyen bir duruma hızlıca uyum sağlamaya teşvik etmektir. Şaşırma, dikkat odağımızı bir olaya çeker ve o anki durumu hızlıca analiz etmemize olanak tanır. Bu sayede çevredeki değişikliklere daha çabuk tepki verebiliriz. Örnek: Bir doğum günü partisinde hiç beklemediğiniz bir anda arkadaşlarınızın sürpriz yaparak kutlama düzenlemesi, şaşırmanıza neden olur. Bu şaşkınlık anında, tüm dikkatiniz bu olaya yönelir ve çevrenizde olup biteni daha hızlı anlamlandırırsınız. Şaşırmanın ardından genellikle sevinç ya da minnettarlık gibi olumlu duygular gelir.

Yayın Tarihi
25.09.2024
Bu makale 180 kişi tarafından okunmuştur.
Bu Haber İçin Yorum Yapın
NOT: E-Mail adresiniz web sitemiz üzerinde yayınlanmayacaktır.
CAPTCHA Image
Bu makaleye ilk yorumu yazan siz olun.

Yazara Ait Diğer Makaleler

Çerez Kullanımı

Kullandığımız çerezler hakkında bilgi almak ve haklarınızı öğrenmek için Çerez Politikamıza bakabilirsiniz.

Daha Fazla

Arama Yap!