Yetkili kim ne derse desin, ülkede ki dış ülkelerden turizm amaçlı gelen turist, gümrük kapılarından sayısal girdilere bakarak övünmeyeceğiz.
Ülke’ye giren döviz resmi girdilerinde bakacağız.
Ülkede turizm yatırımcılar ve işletmeciler ile temas kurulup fikir ve tanıtım, pazarlama konusunda görüşleri alınıyor mu?
Ülkede ekonomisin de ki, enflasyon, hayat pahalılığı, iş hizmet ücretlerinin turistik tesis konaklama fiyatlarının artması, AB’deki rakip ülkelerinin üzerine çıkması, söz konusu görünen en büyük etken olmuştur.
Diğer önemli bir etken ise yatak kapasitesi düşük olan küçük konaklama tesislerinin, internet sistemi ile (AirBnb) pazarlama yapan birçok apartman dairelerinin ev pansiyonculuğuna, günü birlik, haftalık konaklama tesislerine düşük fiyatlarla dönüşmesine, düşük gelirli gelen turistlerinin bavul turizmine dönüşmesine neden olmuştur.
Ülke yönetim şekline, dış ülke her türlü yatırımcılarının, işletmecilerin ve tatilci turistlerin güven duymaması açısından AB ülkelerinin turist sayısını azaltması ikinci sıradaki Rus- Ukrayna savaşı sebebi ile bu iki ülke turistin azalması nedeni de en büyük etkendir.
Ayrıca, turistik alan ve merkezlerde maden arama, taş ocaklarına tahsisler ağaç kesimleri, ormanlık alanların katliam yapılması, doğanın yok olması turistin doğa sevgi kaybına neden olmuştur.
Kültür ve Turizm Bakanlığının yeterli liyakatli kadrolarla tarihine, kültürüne ne de turizmine sahip çıkamaması, turistik tesislerinde yaşanan ölümlü yangınlar nedeni ile ülkenin ciddi imaj kaybına neden olmasına sebep olmuştur. Turistik tesislerde plan, proje denetimlerin yapılamaması, yangın konularında eksiklerin tespit edilmemesi, uyarılmaması kesinlikle etkin nedenlerdir.
Anlaşılacağı gibi son yirmi yıla yakın zamanda Ülke kültürü ve turizmi önemsenmemiş başı boz bırakılarak önüne gelen firmalara yatırım konusunda peşkeş çekilmiştir.
Ülkenin geçmiş yıllar da kalkınmasında üç (T) olarak tabir edilen Tarım, Ticaret ve Turizm sektörlerindeki planlaması, projelendirilmesi, kalkınması için tohum, hayvancılık, gübre, ulaşımda petrol varlıkları başta olmak üzere teşvikler ile sektörlerin önünün açılmasına yer verilmemiştir,
Lüzumsuz otobanlar, tüneller, köprüler, hava limanları yapılarak ülkenin kaynakları firmalara peşkeş çekilerek ülke bütçe kaynakları heba edilmiştir.
Başta Turizm ile istihdama, vergi ve döviz kaybına, Tarım ile üretime, ihracata, hayvancılığa, ticaret ile tekstil sanayisinde üretilen giyim ürünleri ve diğer makine parça üretimler ile fabrika tesislerinde ki ihracata en büyük darbe vurulmuştur.